bugün

sagopa kajmerin bir pesimistin gözyaşları albümündeki fevkalade güzel şarkılardan biri,belkide en iyisi.kajmerin karamsar tarzına rağmen insanın içini umutla dolduran ender şarkılarından biridir.
Tam sözleri aşağıdaki gibi olan şarkı.*

kaldırımlar ezdik, yıllar aldı başını vurdu duvara, rüşvetiydi kaderin ilk görüşte aşk!... ve tasmalarda kalbin, yosmalarda şiirin, çok şirinki, sihirin etkisinde zikri, koşar adımla telaşa doğru körpe fikri, ruhsal arbedeyle randevuydu bu, su gibi akarak aldı yolunu, hırsız kaptı tüm kolu ve serüven oldu iki hayat, birisi hırsız rolüne bürünür oldu diğeri hep bakan bir kör, birisi acıyı çekti, öteki acıyı servis etti. şarkılar yazıldı ikisi üzerine ve birisi bitti diğeri çaldı, şarkılar kesilmedi çok elveda demişti birisi, diğeri yaşama verdi istifa dilekçesi ki tanrı çekti reddi, seddi kurdu kalbine, kalbi sedyelerde taşıdı, harbi tek nefeste yaşadı, zor bir deneyim oldu, kördü yoktu güneşi, zordu, çoktu çilesi (yo!)

nakarat
ben zebani tarlasında yabani meleğim, yabancı hancı, sancı evreninde zancı, tutuklu avcı, kolları kelepçeler diyarı, riyalı mutluluklar yadigarı, uğurla bahtiyarları!...
saç telimde öldü, doğdu, sularda boğdu kendini, güneş yakarken kendini, bir kalemde yazdım tüm şiirleri, nefesi bitti sigaramın, yaşama soktum yenisini,çektim içime!...

hangimiz varız(yo!), hangimiz yokuz? kavalyem olsa öpebilir miyim ölümü? yıldönümü pembe dünya gezegeninde kışların siftahı, yüzbin akçe meyve verse getiremezki aşkımı, ben yolumda molama hep bir sigara nefesi alarak adımı attım, zilimi çal da uyanayım!... dün de okulu astım. duvara çiviler çaktım. baktım ellerimde hep resimle dolanır olmuşum, hayra yordum. zorunluyum ki buradayım, kuşatmasında kaldım, hapsim ömre, aldım payıma düşeni, rayına koydum hayatımın tek vagonlu trenini, gitme gelme aleminde tek ve son seferdeyim. boş mu kalbin? doldur o zaman ansızın durabilir, defedebilir, hatır konuşmasıyla dile getir. her satırda çıkarı virgül etme kompozisyona, bin zebani tarlasında tek ve son seferdesin...
(bkz: daha iyisini yapabilecek varsa cıksın uleyn)
en güzel sagopa kajmer şarkılarından.
--spoiler--
her satırda çıkarı virgül etme kompozisyona, bin zebani tarlasında tek ve son seferdesin...
--spoiler--

dizesi, "en papaz şairler geçsin karşıma!!" der gibi işliyor kulaklarımıza...
(bkz: yo ne lan)

edit: ibnecim anlamını biliyorsan yaz. kötüledin de eline ne geçti.
neyin kafasını yaşıyorsun sago* diye sormak istenilen soruların sebebi olarak en başta gelmekte olan şarkı.

--spoiler--
bir kalemde yazdım tüm şiirleri, nefesi bitti sigaramın, yaşama soktum yenisini,çektim içime!...
--spoiler--
'serüven oldu iki hayat, birisi hırsız rolüne bürünür oldu diğeri hep bakan bir kör..
birisi acıyı çekti, öteki acıyı servis etti, şarkılar yazıldı ikisi üzerine..
ve birisi bitti diğeri çaldı, şarkılar kesilmedi
çok elveda demişti birisi
diğeri yaşama verdi istifa dilekçesi ki tanrı çekti reddi, seddi kurdu kalbine, kalbi sedyelerde taşıdı, harbi tek nefeste yaşadı, zor bir deneyim oldu, kördü yoktu güneşi, zordu çoktu çilesi '

bir aşkı, iki hayatı anlatır. dile dolanır, melodisi kafada milyon kez tekrarlanır.. (bkz: budur)
Bülent Ortaçgil'in yüzsekiz şarkısını kendine sample edinmiş şarkı;

Susmaya görsün gönül ağacı
Yıldızlar gizli bulutların üstünde
Ay ışığı nazlı hiç görünmüyor
Susmaya görsün gönül ağacı
Şeker bile tatsız denizler sessiz
Geceler insafsız hiç konuşmuyor
Susmaya görsün gönül ağacı
ilişkiler kaçamak anılar hiç dost değil
Son şarkılar güzeL ama hiç çalınmıyor
Susmaya görsün

şeklindedir 108'in sözleri.

Sagopa yaparsa en iyisini yapar vesselam.
"rüşvetiydi kaderin ilk görüşte aşk" sözüyle insanı kendinden geçiren ve devamında da kendini kaybettiren şarkı. 1000 kere üst üste dinle, 1001.yi istersin.
"boş mu kalbin ha? doldur o zaman." budur.
enfes sözlere sahip, enfes bir sagopa kajmer şarkısı.
şarkının kendisi de harika; dinleme açısından. ancak sözlerini şarkıyı dinlemeden de okuduğunda garip etki bırakıyor insan üzerinde. hiç nokta olmaması, virgül ve üç noktalardan ibaret olmasına da dikkat etmek lazım:

kaldırımlar ezdik, yıllar aldı başını vurdu duvara, rüşvetiydi kaderin ilk görüşte aşk!... ve tasmalarda kalbin, yosmalarda şiirin, çok şirinki, sihirin etkisinde zikri, koşar adımla telaşa doğru körpe fikri, ruhsal arbedeyle randevuydu bu, su gibi akarak aldı yolunu, hırsız kaptı tüm kolu ve serüven oldu iki hayat, birisi hırsız rolüne bürünür oldu diğeri hep bakan bir kör, birisi acıyı çekti, öteki acıyı servis etti. şarkılar yazıldı ikisi üzerine ve birisi bitti diğeri çaldı, şarkılar kesilmedi çok elveda demişti birisi, diğeri yaşama verdi istifa dilekçesi ki tanrı çekti reddi, seddi kurdu kalbine, kalbi sedyelerde taşıdı, harbi tek nefeste yaşadı, zor bir deneyim oldu, kördü yoktu güneşi, zordu, çoktu çilesi...

nakarat:
ben zebani tarlasında yabani meleğim, yabancı hancı, sancı evreninde zancı, tutuklu avcı, kolları kelepçeler diyarı, riyalı mutluluklar yadigarı, uğurla bahtiyarları!...
saç telimde öldü, doğdu, sularda boğdu kendini, güneş yakarken kendini, bir kalemde yazdım tüm şiirleri, nefesi bitti sigaramın, yaşama soktum yenisini,çektim içime!...

hangimiz varız, hangimiz yokuz? kavalyem olsa öpebilir miyim ölümü? yıldönümü pembe dünya gezegeninde kışların siftahı, yüzbin akçe meyve verse getiremezki aşkımı, ben yolumda molama hep bir sigara nefesi alarak adımı attım, zilimi çal da uyanayım!... dün de okulu astım. duvara çiviler çaktım. baktım ellerimde hep resimle dolanır olmuşum, hayra yordum. zorunluyum ki buradayım, kuşatmasında kaldım, hapsim ömre, aldım payıma düşeni, rayına koydum hayatımın tek vagonlu trenini, gitme gelme aleminde tek ve son seferdeyim. boş mu kalbin? doldur o zaman ansızın durabilir, defedebilir, hatır konuşmasıyla dile getir. her satırda çıkarı virgül etme kompozisyona, bin zebani tarlasında tek ve son seferdesin...
(bkz: bütün birikimi sagopa kajmer den ibaret olan insan)
senelerdir her dinlediğimde başka bişeyler bulabildiğim sagopa kajmer şaheseri.

"...zorunluyum ki buradayım, kuşatmasında kaldım, hapsim ömre..."
nefesi bitti sigaramın, yaşama soktum yenisini ve yine şiirler yazmaya başladım. morgdan izinli dönemlerimi anımsarım. aslında hafif halde kısık ateşte pişen aşk olgusunu tema aldım. içten ve hoş bir anlatım oldu ve keyif aldım, umarım sen de alırsın...

-sagopa kajmer-
içe işleyen şarkı.
yıllanmış şarap misali bir şarkı. bpg albümünde olması gerek. uyuyakalmışım kulağımda kulaklıkla, bu şarkının sesiyle uyandım bi yarım saat 45 dakika önce falan. şimdi de gözümü tek elimle bir mal edasıyla ovuştura ovuştura bu entryi giriyorum.
bir satır geçer bu şarkıda hayata bakışını bile değiştirebilir insanın. "zorunluyum ki buradayım, kuşatmasında kaldım hapsim ömre."
moraliniz bozuk olduğunda dinlenilmesi gereken şarkı. özellikle sabaha kadar uyumayıp da güneş doğarken kulağınızda kulaklık, sahile inip bu şarkıyı dinlerseniz iyi geleceğini düşünüyorum.

ben sahile iniyorum galiba sözlük.

''kavalyem olsa öpebilir miyim ölümü?''
çok eski bir sagopa şarkısıdır. eski olduğu kadarda ağırdır. eskiden vcd de bunu dinlerdim. "nefesi bitti sigaramın, yaşama soktum yenisini çektim içime" dediğinde yenisini yakardım. ortaokuldaydım. hayat çok zor geliyordu. öyle bir ruh halindeydimki sanki sanki denizin dibinde oturmuşum bir parıltı bir umut bir medet yok. çok zordu hakikaten sözlerle ifade etmek mümkün değil. çok zordu. iyi ki geçti o günler. kurtuldum sanırım.
güncel Önemli Başlıklar