bugün

moruk, ilerde ne olacak biliyor musun?
ama belki biz yetişemeyiz; öyle trafik derdi, metroya binip yırtalım, motor alıp kurtulayım bu trafik çilesinden laflarını duyamayacağız. ışınlanma olacak ışınlanma!
diyelim sabah 9 da işbaşı yapıyorsun di mi?
9 a 10 kala kalkıp yüzünü yıkayıp giyineceksin; o kadar..
tam 9 da ışınlanma düğmene basıp viuviiiiiit doğru işyerindeki masana. akşam 7 de mi paydos? bas ışınlanma düğmene viuviiiit evdesin.
ama bunda da sorunlar yaşanır yaşanmaz değil. arada yanlış yerlere felan atar mesela sistem seni.
düşünsene patron sorarmış;

+ oğlum nerdesin ya saat kaç oldu?
- valla efendim sistemsel bir sorun oluştu. keh keh keh

amk sisteme bok atmak asırlar da geçse kaybolmayacak bir olgu. nereye gitsen işlemler yürümediğinde ''sistemsel bir sorun var'' sikecem sistemini!
mesela kafama ne takıldı bak şimdi. savaşlar filan biter lan sanki o zaman. ne yapacaksın adam teroristse ışınlanır gelir yapar yapacağını siktir olur gider. düşünsene usame bin laden ibnesi o zamanlarda yaşasa ikiz kulelere uçakla mı girerdi?
amerika'nın adamı değil miydi lan o?
yavrum örneği bok etmesene mal mısın?
neyse ney işte anla diye örneklendirerek ilerliyoruz mevzuda. kıt!

belkide ışınlanma icat edildiğine göre onu engelliyen bir şeyler de icat ederler aga, ne biliyon.
adam çeker ışınlanma duvarını ülke sınırlarına, yiyosa gir.
çarpar duvara kalırsın valla. her şey olur.
ama sana bir şey diyim mi lan moruk; ben o zamanlarda yaşamak istemezdim. insanın özgürlüğüne gem vurur lan öyle abzürt şeyler. dünyanın dengeleri bozulur amk!

aklına esermiş de şu everestin en tepesine çıkıp bir sigara içip geleyim dermişsin de basarmışsın ışınlanma düğmesine. göz gözü görmüyor aga, sanırsın everest tutuşmuş. ana bir bakmışsın bir milyon türk yayılmış, hepsi mangalların başında.pikniğe gelmiş enayiler.
kimi tavuk kimi sucuk offf. canım çekti lan birden görüyor musun?
aga ordan bir yarım da kıyısından bize ayarla be, yolum uzak. hemşehriyiz ayrıca. vay amk ya. o zamanlarda da bizim şu hemşehricilik ayağı bitmemiş. hiç mi değişmeyiz lan.

gazeteyi alıp okuyorsun. manşetler hep aynı. evet sayın okuyucular dün gece dünyada yaşanan felaketlere bir yenisi daha eklendi; amerika'da düzenlenen oscar ödülleri gecesine 7 milyar insan aynı anda ışınlanınca bir felaket oldu. 3 milyar insan altta kalıp nefessizlikten öldü. 300 milyon insan ise ölmekten son anda ışınlanma düğmesine basarak kurtuldular. hastaneler doldu taştı. vay vay vay!
bırak o kadar milyar insanı bir milyonu osursa ve biri bir sigara yaksa gaz bombası beşinci hiroşimayı yaşatırdı valla. allah muhafaza müdürüm.

şampiyonlar ligi finali oynanıyor; barcelona-beşiktaş.
la durun oğlum hayalin amına koymayın tamam. bir kere o zaman stad olayı kalkar aga. olmaz ki, bir ton adam ışınlanır da çöker lan. düz ovaları ne ararız be o zaman. keklikspor direk birinci lige.
e adamların stadı harran ovasında, bir ton taraftarları, herkese yetecek kadar yerleri de var.

okullarda ana ders ışınlanma bilgisi olurdu mesela. bak evladım öyle her kafanın istediği yere ışınlanamazsın. bu, ölüm tehlikesini bire bir yaşamak demek. bir yere ışınlanacağın zaman eğer gideceğin yer popüler ve herkesin gitmek istediği bir yerse, oraya en az 5 km uzaklıkta bir yere ışınlanıp uzaktan etrafı bir kolaçan etmen ve gerekirse kalan mesafeyi minibüsle ya da otobüsle gitmeni tavsiye ederim.

ee hocam tamam tamam da nerde kaldı bizim trafik sorunu, otobüs, minibüs, trafik derdinden kurtuluyorduk hani?
ışınlanma çağındaydık.
nahh!!!!!
var mı lan öyle üç kuruşa beş köfte. hayallerimizde bile kurtulamayız amk bu trafik çilesinden.
amk bir adaya gidip robinson yavşağı gibi eblek bir hayat yaşamayı bile deneme sakın!

yarışmanın biri gelir biner tepene, mal mal adamlarla aynı havayı solumak zorunda kalır bana da bir ton küfredersin ondan sonra. yok ünlüler adası yok nihat yandan yemiş.
siktir git ve evine dön! bak trafik ufak ufak açılmaya başlıyor.
uzay çağında türklerin kökeni, pardon halleri.
şimdi entryde tanımdan gidecek,
tamam, buldum;
uzay çağında türklerin alleri
alleri
yarim giyer basmadan entari.
uzay çağındayız zaten ve durumumuz ortada.
ışınlanma olsaydı yaşanması çok olası hikaye.
uzay gemisinde bos yer bulunca uzaylilara carpa carpa gidip oturmaya calisirdik.. lan ben allah allah nidalariyla bos koltuk gorunce hucum eden insan gordum daha ne goreyim..

ayrica cikan her uzay gemisini elestrirdik.. istisnasiz ama..