bugün

az önce interlekten beleş han solo filmi açıp izleyeyim dedim. daha ilk sahnede aklıma bu mantıksızlık geldi. ayrıca bu filmde yazıların kaymaması da ayrıca dikkatimi celbetti.

neyse efendim konumuzu çok dağıtmayalım.

uzayda geçen bütün filmlerde hep aynı mantıksızlık, hep aynı düşüncesiz yaklaşım, hep aynı gerizekalı kurgu... eminim şimdiye kadar hiçbiriniz bu detayın farkına varmadınız. aslında detay da değil, dana gözü gibi koskocaman gerçek. ama işte holivut denen götverenler önünüze ne koysa sorgulamadan cumburlop dalıyorsunuz. bir kişi de çıkıp demiyor ki aga bu nedir!

allahtan konu dağılmasın dedim. bu sefer kesin makattan giriyorum konuya. evet.

şimdi kahramanlar hep o gezegen senin, bu gezegen benim, altlarında göt içi kadar gemiyle galaksi galaksi geziyorlar. biz daha eşşek kadar mekiklerle burnumuzun ucundaki aya bir haftada gidebiliyorken bu adamlar 38 galaksi öteye 38 saniyede varıyor. hadi orasını anladık ilerleyen teknoloji, anti madde enerjisi, foton yakıtları, solucan delikleri bok püsür. e be am.na koduklarım, gittiğiniz gezegende bir mekanı gösteriyorsunuz, sanki bütün anasının örekesi kadar gezegenin her yeri aynı.

misal star wars filmlerinde bir gezegene gidilir. orada bir iki ev vardır. koca amk gezegeninde 3 kişi yaşar. onlar da sefalet içinde çul çaput bozması kıyafetler, yok hurda toplayan energizer ayıcıkları.

hadi diyeceksiniz ki o fantastik, gerçekçi filmler de var. kabul. benim izlediğim en gerçekçi uzay filmi yıldızlar arası. orada da bu amk sözde bilim insanları bir gezegene gidiyorlar. her yer su. derinlik belli değil ama yürüyorlar. anlıyorsunuz ki su dize kadar. sonra bir dalga çıkıyor kadin bilim insanı az kalsın geldi bize kadar. sonra diyorlar ki burada yaşanmaz. lan amk dümbüğü, bir iki mahalle gez. belki bir dağ vardır, bir ova vardır. dağlar denize paralel gidiyordur o tsunamiyi almaz içerlere. belki doğu karadeniz ormanları gibi yemyeşil heryer.

bizim dünyamız jüpiter'in neredeyse 1/1400'ü. burada bile 7 farklı kıta var. her bir kıtada onlarca ülke var. her bir ülkenin farklı farklı şehirler, her şehirde değişik değişik semtler var. milyarlarca insan yaşıyor.

misal bizim ankara'da bi çayyoluyla bir yenidoğan, bir çankayayla bir hıdırlık tepe, bir efendime söyleyim incekle çinçin bir mi? birinde para var, birinde hap var cigara var roj var taş var size ne lazım?

bir bilecikte gezerken tattığınız heyecanla bir bingöldeki bir mi? bir ingiltere yağmuruyla bir vietnam yağmuru bir mi? bir maldivler sahiliyle bir kilyos sahili bir mi?

bizim küçücük dünyamızda bile 72.3 millet, 200 küsur tane ülke, 7 kıta, 4 farklı mevsim varken, bu gerizekalı holivut senaristlerinin beynine tüküreyim.

siz de bunu yiyorsunuz ya, ben bişe demiyorum.

şimdi buraya kadar okuduysanız derdimi s.kmeye hak kazanmışsınızdır.

teşekkürler. ben filme dönüyorum.