bugün

illegal şey. yapmayın.

özlemi ister bir özel isim olarak algıla ya da burnunun direğini sızlatan bir hissiyat. ikisi de aynı yere varır. özlemek can yakar zira, kadınlar da...

uyku deyip geçme, ölümün provasıdır uyku. ölü olma durumu ise sonsuza kadar sürecek bir şey. o halde sonsuza kadar yapılacak bir şey ciddiye alınmalı. öss'ye hazırlandığımızdan fazla ölüme hazırlanmalıyız aslında ama güvender izin vermiyor. güvenderin soruları bu kadar zor olmamalı, konu açılmışken sosyal mesajı çakayım dedim.

http://www.youtube.com/watch?v=0W3MpOU3OUU

uyku dediğimiz, kimseyle muhatap olmadan, özgürce kendimizi dinlediğimiz zamanlar. nası bi şey biliyo musun? bi kızı çok sevmişsin mesela. gecenin bir yarısı içip içip sokağına gidiyorsun. adlarınızı, 3. sınıf bir spreyle asfalta kazıyorsun ama polis yakalamıyor, kızın babası "genç ya bunlar diyor", kızın komşusu "off bu sevilin gidişi gidiş değil heee. yollu olur bu" diye sevgilinin dedikodusunu yapmıyor.

uyku böyle olmalı işte. kendi hükümranlığını sürdüğün bir yer. hatta çoğumuz için "tek" yer.

oysa bir özlem ya da özlemek nezaret ediyor senin gecelerine. varsa yoksa o. özlem, özlemek.

olmaz ki. apaçık adaletsizlik bu. çok üstümüze gelmiyorlar mı zaten? iş, para, kurallar, gelecek kaygısı, askerlik, doğru adamla evlenmek, sünnet, ulu orta osuramamak, sevdiğin kıza "yalarım" diyememek, iktisatı anlamama ihtimali, instagram, lig tv, pergel ve daha nicesi.

öğrettikleriyle, öğrenmek zorunda olduklarımızla bizi esir almış durumda değiller mi zaten?

bari uyuyaydık hafız. bari çokça sevdiğimiz, her şeyden çok sevdiğimiz insan rahat bırakayı da uyuyaydık.

tüm özlemlere o halde, tüm özlemeklere susuz kayalım bugün. günün en alakasız saatinde susuz kayalım ve yalvaralım onlara:

"bırakın uyuyalım amına koyayım!".

uyarı ve gerekirse özür: arkadaşlar ben işin uzmanı, mevzunun kompedanı değilim. alınmayın, gücenmeyin. kırdığım birileri varsa özür dilerim.