ural akbulut

kimya bölümündeki odasının kapısının hep açık olmasıyla takdir toplayan eski odtü rektörü.

bilim adamı yüksek ve kutsal hüviyeti vasıtası ile kendisine kayıtsız şartsız itaat etmemiz gerektiği düşüncelerini görünce; türkiye'nin en büyük politik irade topluluğu üniversite gençliğinin bir parçası olarak, bu kadar kayıtsız ve soyut tasfir edilmemi; umursamamama ancak daha çokça kızmama neden veren şahıs. ozaman zannımca düşünsel olarak hiyerarşik bir yapı var ülkemizde. dolayısıyla odtü rektörü konuştuğu zaman akan suların durması gibi varsayımda var. bize konuşmak düşmez avam tabakasıyız ne de olsa. öncelikle şunu da belirtmeli ki o zatı muhrteremi odtü rektölüğüne taşıyan mecra ve yetkilileri de ben adil bulmuyorum.

ne de olsa bilim adamı diye bütün hepsini ayırt etmeksizin ardında hem de kayıtsız olarak durulması gerekmez mi. veya tüm bilim adamları yegane dogrulara erişmiş veya onları bulabilecek muhteviyattaki insanlarmı. ozaman hepsi neden tekdüze değil de ayrı şeyleri doğru bulabiliyorlar. düşünce farkı sıfat tanımıyormu yoksa. ama fazla söz etme yetkimiz yokmuş bu kast sisteminde. ne de olsa bilim adamı...

kendisi o kadar değerli bir bilim adamıdır ki,
kendisine normal şartlar altında herhangi bir üniversite de, hatta şu anda da avrupa veya amerikan üniversitelerinden herhangi birinde bırakın rektörlüğü öğretim görevlisi olarak bile iş vermezler.

ha illa görüşleri yüzündenmi?
hayır. seviye ve akıldan yoksun çıkışları nedeniyle.
(ki görüşleride yeterince iğrençtir zaten.)

not:şu hani bir gözü kalk gidelim, diğer gözü b.k yeme otur diyen adam* varya o işte.

birikimli bir bilim insanı. kendisi gerçek bir türk aydını ve kendisinin odtü rektörlüğü bu yüzden 20 wattları rahatsız ediyor.

melih gökçek e yalakalık yapmayan, okulunu koruyan rektör, bilim adamı.

şu aralar dünyanın merkezi olmakla meşgul; bilimum toplumsal olayları kendi insiyatiflerine mal etmiş, kendi fikirlerini ülkenin meşruları sanan ünvanından menkul itici mahluk.

(bkz: tipe bakıp kriz geçirmek)

yaptigi tespit sicmigina inat yurt disi diplomami alip gozune sokmak istedigim rektorumsu.
odtu'yu her konusmasinda birinci lanse eden zekasi hacettepe'yi nereye koyar bilinmez ama yeterince duzgundur heralde.*
son olarak ne zaman insanlar sadece acik ogretim kazandi belgesiyle yurt disinda egitim alabilir olmus *,
boyle luksumuz oldugunu bilseydik inan oss, dershane diye ugrasmazdik.

başörtülülerin iyi üniversitelerde okuyamayacak kadar kapasitesiz olduğunu keşfeden ve bu akademik başarısıyla nobelaik ödülüne aday gösterilmesi gereken laikçi odtü rektörü.

görev süresinin bu yaz dolacak olması ülkemizin en saygın üniversitelerinden olan odtü ve tüm türkiye için üniversiteleri tekrar akademik çalışma yuvalarına dönüştürme yolunda büyük bir fırsattır.

"Ben 40 yıllık öğretim üyesiyim, çocuk değilim. Türkiye'de türbanlılar ODTÜ'ye Bilkent'e girecek kadar puan alamıyor. Bu öğrenciler, bu üniversitelere girip türbandan dolayı okullarını bırakarak başka ülkelere gitmiyorlar. Genelde bu öğrenciler Açık Öğretim'e giriyorlar. Buradaki düzgün üniversiteleri kazanıp bırakıp yurt dışına giden yok"

http://internethaber.com/...00&uniq_id=1190981611

bu açıklamadan bir kez daha anlıyoruz ki türkiyenin çağdaşlaşmasının önündeki en büyük engel türban ve islam dır. yoksa ural bey gibi aydınlar bu zeka bu akıl ile memleketi çoktan uzaya uçurmuştu, şu yobaz müslümanlar yok mu ama...

kendisi başörtüsü ile öss yi kazanma arasındaki ilişkiyi bir açıklasada ögrensek nereyi ne kadar örtmek gerekiyor, organ organ söylerse not alalımda ezberliyelim, bir de biz erkekler ne yapıcaz ?

bu arada tüm sorunuda çözmüştür kendisi madem başörtülüler kazanamıyor yasağı kaldırın , nasıl olsa kazanamıycaklar...

sözde solcu bir partinin grup toplantısında ; cübbesiyle yani bağımsızl olması gereken bir makam nişanıyla ; muhtıraya destek veren salyalı konuşmalarını -işte eğitimi bu hale getiren zihniyet - düşüncesiyle izlediğim organizma.

bir gözü diğer gözünden büyük olan rektörümüz.

eski dev-yolcu olmakla birlikte şu an sosyal demokrattır.

dolmuşta giderken bir star yarışmasında jüri olduğunu duyup, odtü poşedimi saklamama neden olan rektörümüz.

"başarımızın altında yatan bizim değişebilme cesaretimizdir" diyen odtü rektörü