bugün

bazı kuşlarda (emu, tavuk, devekuşu, vs.), yaşam tarzları nedeniyle kanatların pek fazla bir görevi kalmamıştır. Belirli bir alanda çok izole olarak yaşayan bir kuş türü (örneğin, sadece Avustralya kıtasında yaşayan emu), doğal düşmanları ile çok fazla karşılaşmayacaktır, bu alanda kendisine yeterli besin ve barınak koşullarını da bulabiliyorsa, göç etmesine de gerek kalmayacaktır. Bu nedenle, çok da fazla ihtiyaç duymadığı kanatları, zaman içerisinde körelecek ve uçma işlevini yitirecektir. Ancak bahsettiğimiz körelme, her zaman bir organın tamamen yok olması veya işlevini tamamen yitirmesi anlamına da gelmez. Örneğin tavuklarda da kanat uçma yetisini büyük ölçüde kaybetmiş olmasına rağmen, kısa mesafelerde halen uçma yeteneği gösterebilir.
(bkz: penguen)
(bkz: bir kuş türü olarak penguen)
yavru kuşlardır. abileri onlar da büyüyünce uçacaklar. *
bunların bir de uçmayan kuşlar türü de vardır. onlar da sevgili ilçemin salak güvercinleridir. bu salaklar sanki kuş değilmiş de kedi veya köpekmiş gibi yerlerde yürürler. üstüne doğru gelsen de uçmazlar. üstüne bassan yine uçmazlar. boynuna tasma takıp sokakta gezdiresi gelir insanın. ha kırk yılda bir uçarlar o zamanda insanın üstüne doğru uçup milletin yolda çığlık atıp rezil olmasına sebep olurlar.
(bkz: kuşum aydın)
(bkz: kuş olduğunu bilmeyen kuş)

yalnız geçenlerde rastladığım bir tavuk, köpeğin birine rast gelince şaka maka hafiften uçmaya başlamıştı. köpek kaybolunca tekrar uçmayı unuttu hayvancağız. demekki neymiş? uçmak için korkmak gerekirmiş. (bkz: canım canım canım)
http://en.wikipedia.org/w...Category:Flightless_birds
görsel
Devekuşları, penguenler, Galapagos Karabatakları ve soyu tükenmiş dodolar gibi kuşlarda görülen, artık uçmak için kullanılamayan kanatlardır. Bu kuşların evrimsel geçmişleri incelendiğinde, tüm atalarının ve yakın akrabalarının uçabildiği görülmektedir. Bu kuşlar, eskiden uçabilecekleri kanatlara sahipken, son birkaç milyon yılda bu özelliklerini yitirmişlerdir. Her birinin sebepleri farklıdır: kimi ada ortamında daha fazla uçuşa ihtiyacı olmadığı ve her zaman karada beslendiği için, kimi ise karada aradığı besinlerin tükenmesiyle sulara yönelmesi ve gittikçe suda yaşamaya daha adapte olmaları sonucu bu organlarının işlevlerini yitirmişlerdir. Elbette, yukarıda da açıkladığımız sebeplerle bu kanatlar bir anda yok olmamıştır ve günümüzde farklı işlevlere sahip olacak bir şekilde özelleşmişlerdir. Örneğin devekuşları, hızlı koşuları sırasında kanatlarını bir dengeleyici olarak kullanırken, penguenler ve Galapagos Karabatakları suya daldıkları zaman birer yüzgeç olarak bu kanatlarını kullanmaktadırlar.
Evrimsel sürecin bu şekilde devam edeceği ve çevresel baskıların değişmeyeceği varsayılırsa, güvenle söylenebilir ki bu kanatlar gelecekte yaptıkları işi daha da başarılı bir şekilde yapacak şekilde evrimleşecektir ve belki nesiller sonunda Galapagos Karabatakları'nın kanatları tam bir yüzgece evrimleşecektir. işte o zaman bilim insanları bu kanatlara baktıklarında, anatomik yapısının bir kanat olduğunu; ancak genel morfolojisinin bir yüzgeç ile homolog olduğunu göreceklerdir. Bu, bizlerin pek çok körelmiş organda gördüğümüz bir durumdur.

http://www.evrimagaci.org/makale/271