bugün

dini konulara dayalı film anlayışı.
yaratık olan filmlerdir. her yaratığın olduğu filmin korku için yeterli olacağını düşünürler.
cinin olduğu yerde korku vardır.
paranormal activity'i izleyememeyişimin en büyük sebebide budur.
Türklerin %95'inden fazlası müslüman'dır. Müslümanlık'ta cin, dabbe, ruh, şeytan kavramları vardır. Türkler'de bunları kullanıp film yapmasını iyi biliyor. ama benden tavsiye cinden falan korkmanıza gerek yok imanınız tam olsun yeter.
yeni ufuklara açılmalı.
(bkz: inli cinli filmler)
cin gelir, musallat olur, genelde bu kişi kızdır. sonra kızın suratında yaralar çıkar, geçtiğinde beni kurtarın der, aniden bişiler kırılır, düşer falan. en sonu klişe zaten mutlu son, üç harfliden kurtulurlar falan filan.
daha korkutucu olması genellikle üç harflilere dayanır. korku filmi de anlyışıda bizde pek gelişmemiştir. komediye ağırlık verilmelidir.
cinleri, şeytanları kullanarak prim yapılmaya çalışılan ama hiç bir zaman tutmayan anlayıştır. içinde ''öcü'' barındıran her film korku filmi değildir efendim anlayın artık bunu. olmuyor yapamıyoruz biz bu korku işini zorlamayın.
soba borularından bi uzaylı..ben cok korkmuştum acaba böyle başka film var mı diye
yusuf yusuf
ben acayip tırsıyorum aga anlayışımda korku filmi izlemek yok.
en eski türk korku filmlerinden biri şeytan diye bir şeydi sanırım.
hatırlar gibiyim az. kafası geriye dönen bir kadın vardı.şeytanmış işte.

sonraları da ki son zamanlarda bu tarz filmler artmaya başladı ama yaratıcılıktan uzak.
bahsi geçtiği gibi cin çarpması musallat olması işte bilmem nesi tarzında hep boyut üstü varlıkların konu edilmesiyle yapılan filmler bunlar.

ama zaten neyle korkutacaksın ki insanları?

allien mı?
at bombayı lağıma patlasın hepsi.
dışarı mı çıktı al duvardan babadan kalma çifteyi yarım metre kala sık kafasına iki fişek. ama yok illa biri muhatap olacak onlarla. inecek lağıma kaçan topunu aramaya.hangar gibi lağımlar saolsunlar çok film geçer oralarda. * korkmayın bizim giderlere poşet bile takılır bırak allienı.

predatör diye de bişi çıktı sonra.
korkmadık ama izledik işte garip uzaylıyı.
ormanda katletmedik adam bırakmadı.
bizim ormanlara girse bu yaratık yaşaması imkansız korkmayın zaten. imara açmak için yakılan ormanda soyu kurur ya da idolü şahin ka olanların elinde madara olur. eşşeğe acımayıp tavuğu bile kaçırmayan insanların elinden kim kurtaracak predatörcüğü. sonra etek giydirip beyoğlunda ayı diye oynatırlar.

freddy krueger?
harcarlar efendim.
bizim insan bi rüyalananıversinde bi bak noluyo kim kalıyo.
toplumun durumu malum onu bile mahvederler. verilmiş nimet.
hem lusid diye bişi var rüyanı kontrol ediyosun uçar kaçarsın.

tepenin gözleriymiş.
o yaratıklar karadeniz dağlarına bi düşsün de bak ordu kurmuyor mu karadeniz insanı.
herkesin belinde tabanca. hele bide birisi anarşistler dağı sarmış desinlerde bi görün.

hal böyle olunca neyden korkucan ki. hem her filmin sonunda bu yartıklar geberiyor.
ses ve görüntü efektleriyle insanlar irkiltiliyor buna da korku deniyor.

insan doğaüstünden korkuyorsa yapımcı, yönetmen napsın?
hele birde söz konusu türklerse..
bütün ırkların korku filmi anlayışıyla aynıdır aslında. genelde din ve bilinmeyen ögeler işlenir. pek yadırgamamak gerekir.
Cinlerle prim yapan anlayış.
pek severler cinleri. pek severler büyüleri. aman aman olmazsa olmaz hankıkababa büyüsü.