bugün

sadece türklerde görülen ölme şekilleridir. misal:

parça tesirli iftar topu tarafından vurularak ölmek.
(bkz: şakka lan şakka)
motoruyla tarlaya giden amcaya eşi üşütmesin diye montunu ters giydiriyor.yani montun sırt kısmı amcanın göğüs kısmında.yolda kaza yapan amcaya komşu köyden köylüler yardıma koşuyor."boynu dönmüş" diye feryat figan amcanın boynu 180 derece döndürülmek suretiyle kırılıyor ve adam oracıkta can veriyor.*
belediye çukuruna düşüp ölmek. (bkz: orhan veli kanık)
yemekten boğularak ölmek yaşanmıştır.
elektirik direğine işemek suretiyle çarpılarak ölmek.
komutanının eline tutuşturduğu, pimi çekilmiş el bombası ile ölmenin de maalesef ki literatürüne geçtine tanık olduğumuz ölüm şekilleridir.
bilmediği bir benzinciden benzin alan yurdum insanının benzin deposunu çakmakla kontrol etmesi sonucu ölmesi.
yanlışlıkla sinek yutunca, sinek ölsün diye sinek ilacı içip ölmek. *
trafonun açık kapısını görüp içine girmek ve kapısını kapayıp oraya bir güzel işemek. (bkz: bok yoluna gitmek)
çalıların arasında kuşburnu toplayan ninenin domuz sanılırak vurularak öldürülmesi.

(bkz: karadeniz)
dikkatsizlik ve eğitimsizlikten kaynaklı hayvanlığın sebebiyet verdiği ölümlerdir.

tıpkı aşağıdaki linkte görüldüğü gibi...

http://www.radikal.com.tr...08.2009&CategoryID=77
sulama kanalında yüzerken, olmayan akıntıya kapılıp boğularak ölmek. herhalde bir tek bizim türklerde vardır hem sulama kanalına giren, hemde sulama kanalında boğularak ölen insan.
iftar vakti caddeler boş olmasına rağmen bariyerleri geçip kanala düşen asi pikap şoförünün ölümüdür.
"Fıkra Değil Kaza !

Rizeli Yılmaz, tutması için kardeşi Turan'a çatıdan buzdolabı attı. "Altında Ezildi"

Diğer eşyaları da çatıdan atan Yılmaz, sıra buzdolabına gelince onuda çatıdan

kardeşine tutması için attı 200 kilodan fazla ağırlıkta olan buzdolabının altında

kalan Turan...."
doğmadan ölmek.
(bkz: bebek ölümleri)
haddehanede sigara yakmaya çalışan kardeşimizin ölüm şeklidir. ve de yaşanmıştır.

görsel
düşünün artık!
şaka olsun diye arkadaşın götüne hidrofor sokmak ve gelen hava basıncıyla bağırsakların parçalanması.
karnına iki kurşun yedikden sonra slow motion bir halde karnını tutar ve daha sonra elindeki kanlara bakar. akabinde can alıcı cümlesini söyler dizlerinin üstüne düşerken. ve en sonunda yere düşüp elleri iki yana açılarak can verir.

-kestik! olmadı cüneyt bey daha slow lütfen. (bkz: türk film klişeleri)
mermiyle ölmek; cüneyt abimizden görünce, allah hepimize nasip eylesin dediğimiz ölüm şekli. ağızda yanmakta olan samsun cigarası, elde de kese kağıdına konmuş, çekirdek aileye yetecek kadar yiyecek ve son olarak ayakta ölmek.
işte budur bir türke yakışacak ölüm şekli. tek geçerim. he bide son sözünü söyleyemeden hıgk diye ölüm var, valla süpriz olabilir.
demir-çelik fabrikasında çalışan ustabaşının sigarasını yakacak ateş bulamayıp ağzındaki sigarayı erimiş demirle yakmak istemesi sonucu kafasının yok olması.
soykırım yaparken toplu şekilde mezara konarak ölmek.
bekleyerek ölmek, ölümü beklemeden... bazen banka sırasında, bazen otobüs durağında, bazen polis nezaretinde beklerken ölmek ama ölümü beklemeden...
Seçenekler arasında en azından amerikalı'lar gibi hapisanede düzüle düzüle ölmek yok.
düğünde, maçta ve bilimum kutlamalarda sarhoş sakarlığı ile ölmek. yani maganda kurşununa kurban gitmek.