bugün

dizilerde ve sinema filmlerinde kendini gösteren yobazlıktır.
bakarsın karakterlere, komünistler sevgi kelebeği, kusursuz insan, hep iyilik peşinde.
sağcı, ülkücü karakterlere bakarsın, hep kötülük peşinde, çirkin suratlı, paspal.

dolarla seks yapmaya başladınız ama hala komünist yobazlığınız devam ediyor.
o pıtırcıklar kaç masum insanın kanına girdi belli değil.
az kaldı neslinizin tükenmesine. aynen dinazorlar gibi olacak sonunuz.

edit: seri eksileme bile yobazlığınızın kanıtı.
devam edin.
komünistlerin sağcı, ülkücü karakterlerden daha çok okuyup bir yere geldiğini gösterir. sonuçta herkes taraf olduğu kesimi yazar, oynatır. gomünisler kitap okurken sağcı, ülkücü karakterler de silah yağlıyordu demek ki.
şu üstteki iki entry türk siyasetiin ve seçmeninin röntgeni gibi...

70 tane ideoloji veya siyasi tavır var ama adam cumhuriyetçiye de gomonist diyor, marksiste de, liberale de. diğeri elinde tuzluk o tanım üzerinden "sağcı ülkücü de rererö" diye koşturuyor...

ve bunlardan yaklaşık 40 milyon tane var...

oy kullanıyorlar...

beni yönetecek adamları seçiyorlar...

acı çektiriyorlar...
gerçeği yannsıtan durumdur. dizilere filmlere lüzum yok bugün sağcı ülkücü arkadaşların arasına girince tefeciye gelmiş gibi hissedersin konuşmaya bile hakkın olmaz başındaki abi senin yerine karar verir beğenmezsen topuğa yersin mazallah.
ama komünist arkadaşlar düşünen birlikte hareket eden fikirlerin rahatça söylenebildiği bir ortamda bulunurlar. medeniyet de denebilir. pusup bi köşede kalmazsın. yüreklenirsin, eşitliğe olan inancın artar. birilerinin sana abilik yapmasına ihtiyacın da yoktur. silah değil kitaptır aslolan. kabadayılık değil, insan olmaktır önemli olan. insanca konuşabilmektir.

"ben bir komünist değilim ama bizi onlardan başka anlayan da olmadı." demiş mandela. ne de güzel demiş.
Komünistler herkesin eşitliğini ister nasıl kötü birsey olabilir. Emperyalizme karsıdır amerika'ya karsıdır. Nasıl kötü birsey olabilir. Gibi...