bugün

daha yeni yeni açıklanan ingiliz gizli belgelerinden bir alıntı yapıyorum.

--spoiler--
Baskı gizlice sürmeli: 14 Aralık 1981 tarihli bir raporda da Türklerin kendilerinin en büyük düşmanı durumunda bulundukları yorumuna yer verilmiş. Raporda ayrıca, siyasi partilerin kapatılması ve Ecevitin mahkumiyeti kurucu meclisin yeni bir demokratik anayasa yapmak için toplanmasıyla yaratılan bütün etkiyi ortadan kaldırmaktadır denilerek, Ecevitin adeta generalleri kendisini hapse atmaya davet ettiği yorumuna da yer veriliyor ve o politik pozisyonunu yeniden konumlandırırken, generaller de bu oyuna gelecek kadar aptallardıdeniliyor.
- Raporda, Türkiye;de durumu kontrol altında tutmanın zorluğudan söz edilerek, gerçek tehlike NATO kapsamı dışında Türklerin yabancılaştırılmasıdır. Kamuoyu önünde olmaktan ziyade gizlice baskıyı sürdürmek en iyi yöntemdir. Biz üzerimize düşeni yapıyoruz, Amerikalıların da kendi paylarına düşeni yapmasını istiyoruz denmiş
--spoiler--

bu alıntı 1980 yılındaki darbeye ait ingiliz dış işleri bakanlığından açıklanmıştır.

baskı gizlice sürdürülmeli deniyor.

ve bakın 1995 yılında cıa eski türkiye masası şefine diyordu:
"orta doğu ve rusyadaki bütün ajanlarımızı türkiye'ye kaydırıyoruz yakında bu ülkede çok büyük karışıklıklar çıkacak"

abd ankara büyük elçisi abromowitz 1995 yılıdna bir rapor hazırlıyordu :
"türkiye parçalanabilir bunun için etnik köken ve din kullanılabilir."

ve recep tayyip erdoğan bugün "biz türkiye'deki 30 etnik kökendenbir mozaik yaratacağız senin ne mutlu türküm deme hakkın varsa onun da ne mutlu kürdüm deme hakkı vardır."
diyebiliyordu.
turgut özal1980 lerde: "şu ermeni tasarısını kabul etsek de bu iş bitse ya" demiyor muydu?
adnan menderes, ülkenin sorumluluğunu ve ekonomisini abd'ye teslim etmemiş miydi?
ismet inönü bizi 12 mart 1947 antlaşmasıyla abd mandasına sokmamış mıydı?

ve eski cumhurbaşkanı süleyman demirel değil miydi:

"batı servi istiyor. bunun sonu parçalanmaktır." diyen.

türk halkı bugün çaresizliğe itiliyor. devleti ona dışarıdaki düşmanlardan daha da düşman. devleti ve gelen her hükümet dışarıya verdiği vaadlerle iktidara geliyor ve dışarının sözünden çıkınca bir şekilde iktidardan indiriliyor.

örneğin adnan menderes sovyetlerden borç almak isteyince darbe oluyor.
ismet inönü 1964'de kıbrıs'da abd ile anlaşamayınca "amerika'nın sorumluluğuna inanmıştım yanılmışım." diyor ve ardından iktidardan düşüyor.
eski başbakan ecevit yerli sanayi kurulmasına karar veriyor. yerli sinah sanayisini geliştiriyor. ve kıbrıs harekatını da yapınca ambargo konuluyor ve o da iktidardan iniyor.

pkk paçavralarıyla süslenmiş bir festivalde ne diyordu bdp vekili:

"ey iktidar bize verdiğiniz sözü tutmazsanız bu halk bunun hesabını sorar!"

acaba iktidar kime ne söz vermişti ki...

bugün türk milleti, kendi seçtiği siyasetçiden dahi ihanet görüyor. ve giderek birbirine düşürülüyor. sizce uludere katliamını geçmişte hitler'in yahudilere ve 88 demokrat vekile karşı kurduğu ve karışıklık çıkarmak için düzenlediği katliamlar gibi bir komplo olamaz mıydı? pkk paçavralarıyla gömülen ve facebook hesaplarında dahi pkk paylaşımları yapan bu insanlardan bazıları geçmişte de katırlarla sınırı geçen ve terörist değil zannedildikten sonra askerimize kurşun sıkanlardan olamaz mıydı?

tabii ki olabilirdi. ancak bugün türk milletinin parçalanılması için içte ve dışta her tarafta elden ne geliyorsa yapılıyor...
(bkz: devlet düşmanı)
akp iktidar olunca aniden gündeme gelen konudur cumhuriyeti kurduklarından beri bu böyleydi devlet hep ayrı tutmustur kendisini askeriye dahildir buna ki bunu gördük generaller amiraller filan .

devlet cumhuriyetin kuruldugundan beri bazı güçlerin etkisi altına alınmıştır sebebide budur .

neyseki bu iktidar buna karşı çıktı .

osmanlı gibi bir imparatorlugu yıkıp böyle ucuz bir sistemi getirenler o sistemin altında kaldılar ezildiler rezil oldular 80 senede rezil oldular herkes perişan oldu demokrasi diye diye bu milletin kanını emdiler adi serefsizler .

allah bunun hesabını soracaktır devir değişti bi söz vardır derviş dervişin arkasına sırayla geçermiş diye .

malum hayat tekerrürden ibaretse osmanlının gelmesi kaçınılmaz sondur .

noldu atatürkü el üstünde tutan generallere amirallere it gibi kaçacak delik arıyorlar simdi kimsenin yaptıgı yanına kalmaz bu millet bilmiyordu ama allah görüyordu biliyordu bu kansız soysuz parlakları .

atatürk kimsenin tekelinde değil bunu böyle en ince hücrelerini kadar hissedecekler atatürkcüymüş beyefendiler atatürkün adını leş gibi ağızlarına almasınlar bari .

atatürkünde adını lekelediler atatürk orduya sızın bu milletinin kanını emin mi dedi bu it soylarına .

bu millet her sistemle başa geçer kendi silahlarıyla kendileri vurdular haberleri yok daha .

burası demokratik bir ülke burda seçme ve seçilme hakkı var halkın seçtiği partinin borusu öterdi bak şimdi boru nasıl öttürülüyormuş .

size bi mehter marşı okusunlarda aklınız başınıza gelsin nerden geldiğinizi hatırlarsınız belki ucuz batı özentileri .

batı bu ülkeye giremez ne noel baba şeklinde nede başka bir şekilde ama dileyen batıya gidebilir mesut yılmaz tansu çiller bedrettin dalan vs. gibi .

akıllı insanlarmış baktılar bütün kirli çamaşırlar masaya dökülüyor en iyisi gidip şöyle bir batıyı gezelim ee demokratik liderlerdi tabi lazım .

onları seçenlerin paralarıyla şimdi ne güzel yaşanır varya paris miami londra .