türk kültürüne özgü şeyler

türk milletinin yaşam biçimini oluşturan ve şekillendiren her şeydir.
babaya anneye sonuna dek saygı
alınan sorumluluğu yerine getirebilmek için ciddi fedakarlık yapabilme
emanete saygı
türk kahvesi ve içiş şekli...

birçok insanın sandığından ziyade aslında tam olarak bütünü türk kültürüyle bağdaştırılamayacak çizemlerdir.

bugün hayatımızda oln ve bizim kültürümüz, örfümüz, adetimiz, geleneklerimiz diye genellediğimiz birçok şey, türklerin islamiyeti kabulünden sonra büyük oranda şekillenerek bugünkü halini almıştır.

öte yandan diğer toplumlarla olan etkileşimin ve iletişimin gelenek göreneklerimize olan katkıları de yadsınamayacak bir gerçektir.

türk kültürü, tarihi bağlamda şamanizm denilen gelenek-görenekleri temel almış, daha sonra islamla sentezlenip osmanlıdan günümüze dek birçok toplumla içiçe yaşayarak bugünkü halini almıştır.

çizgili pijama, balkonda mangal keyfi, sofraya ''ölümü gör'' diyerek adam oturtma, hesap ödeme sırasında çok sert ve kati bir şekilkde yanındakine hesap ödettirmeme.

Otobanda gaz pedalına tuğla koymak. *

ilaçlar buzdolabında saklanır. Buzdolabının kola, su, gazoz yerleştirilen kısmı ilaçlara yetmeyince, ilaçlar yumurtaların bulundugu alanda, kurumuş yarım limonlara komşuluk yapar. kendine özgü tedavi yöntemleri vardır; ağrı ve acılarda salça, diş macunu, yoğurt, hamur, zeytin çiğnemek, ekmek çiğnemek ve yaralı ağrılı yerlere o tükürüklü ilaçları ! sürmek gibi... sıcak tuğlalar, bardaklarla sırt çekme, göze sarımsak sürmek gibi, kanayan yaraya tuz, tütün gibi bilimum şeyler basmak, burkulan yere çiğ et sarmak gibi... gelinin beline kırmızı kuşak bağlanır, bekaretin temsilcisi olarak, damadın geçmişi kesinlikle önemli değildir... misafirlikte kolonya ikram etmek büyüklerin ellerine, çocukların kafalarına dökmek... şehirlerarası yolculuklarda bayan yanına tanınmayan erkek oturtulmaz, yemek yerken ısrar edilir hatta abartılıp "allah'ın adını verdim" gibi klişelerle midesi tıka basa dolu olsa da zorla yemek sofrasına oturtulma çabalarından vazgeçmeyiz... öğrencilik yıllarında ilköğretimden üniversiteye kadar sınav kağıtları dağıtılırken "hocam istediğimiz sorudan başlayabilir miyiz ? hangi üniteden, kaçıncı sayfaya kadar sorumluyuz hocam ? klişeleri yine bizdedir. hesabı erkek öder; öderken de ne kadar olduğunu gizleme çabaları hep vardır...

küp şekeri ısırarak ikiye ayırmaki yarısını çayın içine, diğer yarısını şekerliğe geri koymak.

soykırım yapmak'tır efenim.

ermeniler, rumlar, kürtler, anzaklar, sırplar, hırvatlar, romenler, gagauzlar, lidyalılar, mayalar, amazonlar, eski mısırlılar, yeni mısırlılar... hatta lut kavmi'ni de türkler soykırdı. evet.

başlık parası
kahvehane kültürü
tüm babaların aynı olması
kebap
rakı
çiğköfte
kurnazlık
milliyetçi olmak
her ne yaşanmış olursa olsun zor zamanlarda bir millet olarak bütün halien gelmemizdir.

yoğurt kabından saksı yapmak.
yemeğin etini sona saklamak.

edit: aklıma şimdi geldi, sakızı kullandıktan sonra tekrar çiğnemek için tülbentte saklamak. *

kına gecesi.
kolbastı.

düğünlerde davetlilerden birini oyun oynasın diye kolundan tutup zorla piste getirmek.

her türk erkeğinin askerde bazuka kullanmış olması, komutana kafa tutması.

madem doğurdunuz bakacaksınız arkadaş. ( bkz. hayatta başarılı olamamış ergenin son haykırışları.)

Bağdaç kurarak oturmak.

Yazları beyaz atlet giyen dayıları da unutmamak gereklidir.

Eve gelen misafirin gitmeden en az 10 kilo almasını sağlamak.

içmek yani alkol tüketmek.

kibarlığı mallık olarak algılamak. gayet gerçek.

buzdolabinin kapagina yarim limon koyup kuruyana kadar atmamak.

Tanımadığı kişilerle senli benli olmaktır. Sinir olurum.

gelen misafire yemesi için sürekli ısrar etmek.

Aksiyon alırken mantık arama. Allah büyük, nasılsa sana birşey olmaz.

eve temizliğe gündelikçi kadın gelecek diye,
evde temizlik yapmak.

Seviştikten sonra partnerlerin birbirine hayırlı geceler dilemesi.