türk kadınının çok korkak olması

aradiklari sadece guven veren bir iliskidir. maceraya ancak gotlerini saglama aldiktan sonra atilirlar. bu ozellikleriyle incideki piclerin risk budur anlayisini yansitirlar. esleri zenginse ne derse onu yaparlar, fakirse agzina sicarlar. siyasi gorusleri soyle bir ayak serinletecek kadar sıgdır. ihtiyaclari karsilandigi sürece hicbir haksizliga seslerini cikarmazlar. metropollerde bile aksam sokakta kadin sayisi azdir. sicak evlerinden disari cikmazlar. asla ama asla yalniz bir yere gitmezler ve hep karsi taraftan ilgi ve teklif beklerler. es istedikleri halde arkadaslarinin yanindan ayrilmaz, ortalikta adam yok, diye yakinirlar. cinsellikleri yok gibidir. ya ablamizdirlar ya da biz onlarin abileri.

Dünyanın en vahşi erkekleriyle yaşadıkları için tedirgin olmaları normaldir. Ama buna korkaklik demek çok yanlış olur.

hangi Türk kadını diye sorulması gerekir, anadolu nun sert iklim koşullarında tarla süren hayvan otlatan ve haline şükreden Türk kadınımı? Yoksa b.ktan nem kapan zora gelince kadın hakları falan filan diye bişeyler sallayan basit kadınmı? Hangisidir asıl TÜRK KADINI?