turkiye nin yemekteyiz i hak ediyor olmasi

kendisine sunulan en seviyesiz programı bile reyting rekortmeni haline getiren, hakkında sözlükte onlarca sayfa entry girerek, ekrandaki rezilliği normal, hatta komik bir şeymiş gibi karşılayan türk insanının, bu ve bunun gibi programları hak ediyor olması durumudur.

talep bu olduğu sürece, arz edilen de bu olacaktır.

turkiye hala mehmet ali erbil izliyor demekten kendimi alıkoyamadığım bir önerme.

çok doğru bir tespit. desti izdivaç'la aynı kulvarda.

(bkz: muro)
(bkz: recep ivedik)
(bkz: mehmet ali erbil)
(bkz: acun ılıcalı) (bkz: var mısın yok musun)
(bkz: esra ceyhan)
(bkz: kurtlar vadisi)
(bkz: recep tayyip erdoğan)
(bkz: show tv ana haber)vs vs vs

(bkz: bunların hepsi senin yüzünden kenan evren)

Belkide türk insanın içinde birazda olsa kalite, kültür birikimi kaldığının kanıtıdır.

delileri izlemekten vazgeçemeyen bir milletin zevkine uzatılan dildir. Seviyoruz ulen delileri hoşumuza da gidiyor izlemek.
hepsi aklı başında olsa orada gerçekten yemeklerin kalitesinden bahsediliyor olsa sen kendin izleyecek miydin diye sorulabilir bu sözü sarfedene.

talep etmeyen izlemesin olsun bitsin..
recep ivedik'e anırarak gülerken türkiyenin ne hakettiği kimin umrundaydı..

(bkz: levent kırca hala sarhoş mu)

sivri zekalıların yorumudur. kimin neyi seyrettiği kimin umurundaki.
sözkonusu programı takip ediyorum ben. kime nedir? olsa bbg onu da seyretmezsem şerefsizim. ama bunları seyretmem benim açıp kitap okumama engel mi? asla.

kimse kimseyi belli formattaki yapımları izliyor diye kınayamaz. kızdığım karşı geldiğim nokta bu. bunu diyenin tek araştırabildiğim yönü olan sözlükteki entrylerine bakarım acaba bize hangi derin bilgileri sunmuş? bir bok sunmamış tabi açıp baktım. hebele hübele. ama sosyal tespit yapmaya gelince herkes entel herkes hıncal herkes uluç bu memlekette.

türkiye yemekteyiz'i hakediyor.bir siz the phantom of the opera yı hakediyorsunuz aq.
bu arada sanmayın ki dünya national, discovery ya da rai 4 veya zdf 4 seyrediyor. *
buyrun bir nevi buzda dans;

http://www.telegraph.co.u...ost-viewed-programme.html

işi bittiği anda opera bale salonlarına koşan, hacet giderirken bile klasik müzik dinleyen elit insanlarımızın hayıflanma cümlesi. kendilerine layık bir ülke isterler, gece yattıklarında "i have a dream" diye inleyerek uyurlar. ben de ağza yapışmayan sakız istedimdi bir aralar ama yetkililer sessiz kaldılar bu isteğime. ne yapalım insanın her dilediği olmuyor nedense.

herkes herkesi, belli formatta yapımları izliyor diye, hatta daha da genişletelim, x sebepten dolayı kınayabilir, eleştirebilir. bu demokratik hakla sivri zeka(!) kişinin bir kesimi/programı naçizane eleştirisidir. bu bir.

yemekteyiz'i izliyorsun diye kimse sana kültürsüz de demedi, cahil de demedi. kitap okumuyorsun hiç demedi. neden okuduğun kitabı söyleme ihtiyacını hissettin onu da anlamadık. tek söylenen, seviyesiz yapımlara prim verenler, daha seviyesiz yapımlar ile karşılaşacaklar ve bunu hak ediyor olacaklar. bu iki.

üçüncüsü ve asıl en önemli olan ise; kardeşim neden bu kadar çok koyuyor izlediğin programı hak ediyorsun denmesi? o programı bana savunduğuna göre hak ediyorsun. ha hak etmiyorsan izleme.

(bkz: türkiyenin gülmeyi hak etmesi)