bugün

ali tayyar önder'in kitabı.yanılmıyorsam 2002 yılında çıkmıştı.kitabı okumadım ancak okuyanların birçoğundan da olumsuz bir eleştiri görmedim.
Bugün, açıkça görülmektedir ki, etkinlik, sadece Türkiye'nin değil, dünya gündeminin de önemli konularından biri haline getirilmiştir. Öyle ki, adeta bir merkezin talimatıyla, etkinlik aynı zamanlamayla uluslar arası belgelerde, toplantılarda, AB raporlarında, Birleşmiş Milletler'in ilgili kuruluşlarının, uluslar arası sivil toplum örgütlerinin, vakıfların çalışmalarında müstakil bir başlık olarak yer almaktadır.
Uluslar arası yazılı ve görsel medyada etkinlik özel bir konu olarak işlenmektedir. TV'lerde toplumların bilinç altına hitap eden incelikte yayınlarla etkin ayrımcılık konusunda insanların beyinleri şartlandırılmaktadır.

Etnik grupların yanısıra dini gruplar da kollektif, kurumsal haklara sahip azınlıklar haline getirilmek istenmektedir.

Bütün bu belge, bildiri, rapor ve yayınlarda etniklik, etnik grupları daha bağımsız, daha özerk kılacak bir içerik ve tanımla empoze edilmekte, etnik dillerin, etnik kültürlerin geliştirilmesini temine yönelik haklar ayrılıkçı temelde genişletilmektedir.
-Önsöz'den alıntıdır.-
türkiye'nin en büyük sorunu olan olgu. asıl sorunsa tanımlanmamış, tanımlansada kabul görmemiş ve dış güçler denilen yapının en çok aleti olmuş konudur.
genişletilmiş baskısıyla bugünlerde tekrar çok satanlar listesine girmiş, bilimsel verilere dayanan, istatistiki nüfus dağılımlarının yer alması bakımından türkiye'nin etnik yapısı üzerinde bazılarının sahip olduğu pek çok kafa karışıklığını ve yanlış bilgiyi silebilecek özellikte bir kaynak kitap..
ilk baskısı, 1998 yılı kasım ayında yapılmıştır.
türkiye'nin etnik yapısının incelendiği ali tayyar önder'in kitabıdır. gerçekten başarılı bir çalışmadır. bilimsel verilerle türkiye'nin etnik mozaik olmadığını kanıtlayan kitaptır. okunması gerekmektedir.
karışık yapıdır. kurcalamayın bence...
ali tayyar önder in uzun araştırmalar sonucu kaleme aldığı kitabı. okurken bayılabilirsiniz , sürekli aynı cümleler okuyucu sanki kıt beyinliymiş gibi tekrar edilir:

-türkiye etnik bir mozaik değildir.(98654 kez)
-kişinin kendi kabulüne dayanan gerçek grup nüfusu anadil
nüfusunun çok altındadır.(102549 kez)
-zazalar kürt değildir.(106525 kez)
.
.
.
.

işte bu cümleler kitabın yüzde doksandokuzunu meydana getirir. tayyar önder zazaları kürt olarak görenlere karşı çıkar; zazaların türk olduğunu ispat etmeye uğraşır. ama
60 lı yıllardan itibaren büyük şehirlere göç etmeye başlayanların, göç ettikleri yerlerde kendi kökenlerini, dillerini, kimliklerini unutmasına aynı tepkiyi göstermeyip, göç edenlerin türklükle bütünleştikleri ifadesini kullanarak nesnellikten anında ayrılır. göç eden unsur türk olsa ve türklüğünü kaybetse sayın önder hangi ifadeyi kullanırdı acaba?
Türkiye'yi kuran ve Türkiyede yaşayan ahaliye Türk denir. yani Türklük ırki değil kültüreldir. dil, din, tarih, ortak bakış açısı..vs ise kültürün ögeleridir. Türkiye'de ise tek bir ortak kültür hakimdir. ne kadar zorlansada yapısı mozaik olmaya uygun değildir, mümkün de değildir Türkiye'nin. zaten bi kaç bölücü siyasinin yada batılı bi takım odakların dışında hiç bir aklı başında sosyoloğun yada tarihçinin böyle bi iddası da yoktur.