bugün

türkiye ekonomisi'nin dünya piyasalarında yaşanan sıkıntılara rağmen 2008 yılında büyümeye devam etmesidir.

yılın ilk çeyreğinde yakalanan yüzde 6,6'lık bir büyüme yakalanmıştır.

yılın ikinci çeyreği ile ilgili büyümenin devam ettiğine yönelik işaretler bütçe gelirlerinin 102,5 miyar ytl'ye ulaşması ile anlaşılabilir. zira bu gelirlerin büyük bir kısmı vergi gelirleridir.

yani insanlar işlerini büyütüyor ve ödediği vergiler de artıyor denilebilir.( tabii petrol fiyatlarında meydana gelen artış nedeni ile ithalat vergisi gelirinin artmasının da bütçeye getirisinin dikkate alınması gerekir.)

ekonomi yönetiminin yıl sonu büyüme hedefi yüzde5,5'dir. uluslararası kuruluşların türkiye ekonomisi için büyüme tahmini ise yüzde 4,5 civarındadır.

tabii dünya ekonomisinde de yüzde 4 civarında bir büyüme beklenirken türkiye ekonomisinin yüzde 4,5 büyümesi ne kadar başarıdır o tartışılır.
(bkz: açım ben)
nominal büyüme mi reel büyümemi sorusunu akla getiren büyümedir.
(bkz: surekli buyuyor efendim durduramiyoruz)*
dış borç, faiz ve ticaret açığı kadar fazla büyüyemeyen bir büyümedir.
açıklanan rakamlar enflasyondan arındırılmış şekilde açıklanan yani reel rakamlardır.

dış borç , faiz giderleri ve ticaret açığı büyümektedir yüzde açısından bakıldığı zaman doğru olabilir.

ancak rakamsal bakıldığında durum böyle değidir. şöyle ki;

gsmh'yı 700 milyar dolar kabul edelim. yüzde 5 büyüme ile 35 milyar dolar büyümüştür.

borçları ise 400 milyar dolar kabul edelim . yüzde 7 artma ile 28 dolar milyar artmıştır.

yani borçlar yüzde olarak ekonomik büyümeden fazla artmıştır ancak rakamsal bakıldığı zaman ekonomik büyümenin altındadır.

faiz ödemeleri ve dış ticaret açığı içinde aynı durum geçerlidir.
kağıt üzerindeki büyüme, sadece zaten zengin olanlara yaradığı için, zengin olmayanlara doğal olarak yaramayan büyümedir.
siz daha ekonomi büyüyor bilmem ne oluyor diye devam edin.
biz bu tarz büyümelere zenginin daha zengin fakirin daha fakir olması diyoruz.
artık anlayana...
tabii ekonomik büyüme ve kalkınma kavramlarını birbirinden ayrı tutmak lazımdır. yani bir ekonomi yüzde 7 büyüyebilir ancak bu ülkenin yüzde 7 kalkındığı anlamına gelmez.

ancak nihayetinde açıklanan ekonomik büyüme rakamlarına inanmak durumundayız.

zengin'in daha zengin fakir'in daha fakir olduğu konusu ise eleştirilmesi ve düzeltilmesi gereken durumdur ancak bu ekonominin büyümesi sağlanarak da yapılabilir.

ayrıca diğer bir sorunda ekonomi büyümesine rağmen işsizlik rakamlarının azalmaması. bunun da ciddi anlamda eleştirilmesi gerekir ancak bu da ekonomi büyürken düzeltilebilecek sorudur.
türkiye'de ekonomi büyür ama vatandaş hala açtır.

türkiye'de ekonomi öylesine büyür ki devlet memurlarının neredeyse tamamı açlık sınırının altında maaş alırlar.

türkiye'de ekonomi öylesine büyür ki nedense hala devlet nereyi özelleştirsem diye uğraşır durur.

türkiye'de ekonomi öyle bir büyümüştür ki dış borçlar 1924-2003 arasını 2003-2008 arası ikiye katlanmıştır.

türkiye'de ekonomi öyle bir büyümüştür ki borsanın %71'i bankaların %42'si yabancıların eline geçmiştir.

türkiye'de ekonomi öyle büyümüştür ki başbakan maaşıyla oğluna "gemicik"ler almaktadır.

.

(bkz: geriden)

horozun resmini çizip altına 72 dilde horoz yazmanın lüzumu yoktur. dünyanın neresine gidilirse gidilsin, hep aynıdır.

(bkz: #2986776)
(bkz: #2978255)
(bkz: #2978341)

bu verilerin ışığında nasıl büyüyormuş bizim ekonomi, geriden.
(#3733268)
grönland 'ta bulunan buz kütleleri suyun altında büyümeye devam eder. * *
kocaman bir balonun içine biraz daha nefes üflenmesinden ibaret olan büyümedir.

bir insan için kan ne ise, bir ekonomi için sıcak para odur. 2001 yılında kanımızın nasıl ve ne için çekildiğini gördük.

bu ekonomi masallarını uzatmasıyla beraber 5 yıl okuttular bu bünyeye. soyulurken nasıl büyüdüğüme de inandıracaklardı az kalsın.

ülkesi ticaret ve sanayi odalarından ibaret olan bir uğraştır iktisat. haritalarında kâr ırmaklarını kızılla seyredersiniz, optimum dağlar, marjinal ovalar vardır.

Ve bilim olduğuna inandığınız anda serumu takarlar şah damarınıza...

sonra tekrarlaryıp durursunuz, ekonomi ilk altı ayda...

Paşa babam, benim hayatımı istatistiklerle ifade etme allah aşkına. bu da sana hediye olsun iktisat...

istifa Mektubu

"Kurban Bayramı için çıktığım seyahatte, Sivas-Yozgat arasında sabah 4’te verilen molada karşıma çıkan çöpçünün kıymetli hatırasına"

Pür karanlığa büründüğünde etraf
Kör ayazda her gün, ben uyurken
Çöp toplayan bir adam varmış meğer
(Paragraf)

Adaletinden kendi namıma şikâyet ettiysem
Affet beni Tanrım, affet beni Tanrım
O dilsiz garip bir sigara isteyince
Çok utandım kendimden, çok utandım.
(Ünlem)

Biliyorum benim nefsim fütursuz
Üstüme palto, ayağıma çizme giyerim
Ne onu nasipsiz bırak ne beni şükürsüz
iktisattan istifamdır, arz ederim.
(imza)

Ankara, 15 Şubat 2005
dünya ekonomisi'nin aksine türkiye'nin daha hızlı büyümeye ihtiyacı vardır bu açıdan sevindiricidir.
türkiye'de her metrekarenin * devlet büyükleri tarafından(!) satıldığını düşünürsek, doğru olması muhtemel önermedir. az değil midir aslında? bu alım satım sürecinde dünyanın devi olmamız gerekmez miydi?
ogretmenlerin dedigine gore.1950 lerden beri buyumeye devam ediyoruz. * * *
türkiye ekonomisi'nin geçmişine bakılırsa 1923'ten günümüze kadar ortalama yüzde 5'in altında büyümüşüz.

ancak belirli yıllarda 1979'da petrol krizi , 1994 krizi , 2001 krizi ekonomik krizler yaşamşız. bu dönemler de çok hızlı küçülmüş ekonomi.

bu sebeten bazı yıllarda çok hzılı büyümüşüz, bazı yıllarda da çok hızlı küçülmüşüz.ancak ortalamaya bakıldığında yüzde ekonomi büyümüş.

ancak dünya ekonomisi'nin büyümesine bakıldığında biz bu krizlerle uğraşırken ,bazı ülkeler çok hızlı büyümüş ve bizim ekonomimizle arasını açmıştır.
2008 yılının ilk 6 ayında %4.2 büyüme göstermesi ile devam etmiş durum.
türkiye'deki beyinlerin küçüldüğü, dış siyasetin allah'a emanet olduğu olduğu ortamda çok umursanmayacak gelişme.

(bkz: hayal mahsulusunuz hayal)
(bkz: öyle bir büyümek ki kabına sığmamak)
(bkz: rosava nın harikulade iyimserliği)
temmuz ve ağustos aylarındaki vergi gelirlerinde görülen artışla ekonomik büyümenin devam ettiğine dair görüştür.

insanlar işlerini büyütmüşler ve vergi gelirlerinde artış meydana gelmiş şeklinde yorumlanabilir.
sevinilmektedir. devam edecek ve bu büyüme çok hızla geri alınmayacaksa iyiyiz. çünkü pek hissedilmesede halk ta bundan faydalanmaktadır.
maalesef ki alım gücü yükselmedikçe sadece şişme olarak kalacak bir durumdur.
vatandaşa yansıması için vatandaşın yoğunlukla kullandığı ürünlerdeki vergi oranlarında indirim vesaire gibi önlemlerle yapılabilecek durumdur.

ancak bu düzenlemeler , ekonomideki sıkıntılar düzeltmek ekonomi büyürken de yapılabilir.