turkiye cahiliye devrindedir

kuş beyinlinin birinin* yaptığı önermedir. sebebisini ise şöyle açıklamaktadır. bilgi almanın kısıtlı ya da, yönlendirilmiş bilgi almanın farkına varamamanın etkisiyle, insanların az bilginin ne kadar tehlikeli olduğunun farkına varamamaları sonucu, her şey hakkında yargıda bulunmalarıdır.
evet durum ona göre aynen de bu şekildir. genç yaştakilerin iki kitap okudum her şeyi öğrendim tecrübesizliği, ileri yaşlardakilerin bizim zamanımızda böyleydi geriliği sebebiyle şu anki durum iç açıçı değildir maalesef.
2+2=4 doğru mu? doğru
1+1+1+1=4 doğru mu? doğru
8/2=4 doğru mu? doğru
sonsuz tane doğruyu bulma yolu varken bunlardan sadece 1 tanesinin doğru lduğunu savunmak ve diğerlerinden diğer yöntemlerin doğruluğunu iddia etmeleri yüzünden nefret etmelerinin başkaca bir izahı kuş beynine gelmemektedir.
bir tane daha
2+2=5 doğru mu? bu da doğru. işletme derslerinde sinerjiyi açıklarken kullanılan formüldür. hayat seçenekler bütünüdür. bu seçeneklerin kendimizce uygun olanlarını seçer ve yaşarız.
bir diğeri başka seçenekleri seçmişse, sırf farklı olduğu için onu kötü yapmaz.

bununla birlikte bazı seçemnekler vardır ki, bunların seçenek olmaktan kaldırılması uygulanmasının ağır cezalarla engellenmesi gerekir. bunlar tecaviz, hırsızlık, insan hayatına kast gibi maddelerdir. bunları insan denen zayıf iradeleli yaratıklara seçenek adıyla yutmuşlar kimisi de uygulamaya geçirmiştir.

yukarıdaki istisnai durumlar haricinde farklılaşmanın hayatın renkleri olduğunu farkedemeyen türk insanı maalesefki cahiliyenin ipiçinde farkına varamadan debelenmektedir. ha o arada osunu almışlar busunu gasp etmişler, ruhu duymamaktadır. olsun bir gün donunu aldıklarında alttan vuran serin hava, aklı başa getirir.

doğrudur, akp nin göreve gelmesiyle başlamış devirdir ve son açılımlarla türkiye nin gerileme devri ne girmiş bulunmaktayız. sonrası meçhul olmakla birlikte artık dünyanın geri kalanı ile birlikte anarşi ve devrim dönemiyle sonlanacak bir sürece girimektedir.

dogru bir önermedir, taş devrine doğru hızla ilerlemekte devam ediyoruz.

bankaları, durakları, yoldan geçen araçları taşlayan bir nesil yetişiyor. cahiliye tabiri hafif kalır.

millet icq'yu tarihe gömdü, bizimkiler mektuplaşmaya yeni başladı. yakında baykal akp genel merkezinin altında kuş gibi ıslık çalıp rte'yi çağırır. beraber tekerleği icat edip ülkeye cumhurbaşkanı yaparlar. ayrıca ideolojileri savunmanın taşla sopayla olması da ayrı bir trajedi.

Rahmetli Özal, kendi döneminde (bkz: Çağ atlıyoruz) demişti de,
yine sizinle aynı olduğuna inandığım muhtemelen atalarınız olan zihniyet onun yaptıkları için evet evet şimdiden cilalı taş dönemine filann atladık demişti.

Aynı lafları aynı sözleri babalarınız, dedeleriniz, söylüyordu başka iktidarlar için.

Sizlerde sözlükte söylüyorsunuz.
E teknoloji tabi, yararlanmak şart.

Her nekadar geriye gitsekte bunu fikir olarak yayabileceğimiz en yeni haberleşme araçlarına sahibiz.
Ve bunları isim vererek yazabilecek kadar özgürüz.

(bkz: rahatlığın göte batması)
(bkz: ironiden kurtulamayan muhalafet sendromu)

Kurulduğu günden itibaren, önce asker devletin asker eğitimine, sonra batılı burjuvazinin vasat, çarpık ve hayalci eğitim sistemine daha sonra ise halen devam eden gerici zihniyetin taraflı eğitim yöntemlerine maruz kalmış bir ülke Türkiye. Öğrencilerin kitaplarının değil kıyafetlerinin, öğrenim yöntemleri yerine disiplin kurallarının, etimlerine destek yerine toplanacak harçlerın tartışıldığı, erkek egemen, kışla zihniyetinde, bilimsellikten çok uzak eğitim kurumlarına sıkışmış öğrencilerin ülkesi Türkiye. Yıllarca eğitim görmüşlerin cahillkleri bir yana birde hiç eğitim görmemiş, görmeleri istenmemiş insanlar yığının yaşadığı bir yer Türkiye. Kullanmak, kandırmak için yaratılmış bir sistemle aslında Türkiye herzaman cahildi.

sokaktan geçen on insandan sadece birinin demokrasiye doğru tanımı yapabildiğini düşünürsek gayet mantıklı gelen durum.