bugün

evet türkçeyi doğru kullanmayan yazarlar bu sözlükte yazmasın. gitsinler nerede yazarlarsa yazsınlar ama burada yazmasınlar. dahi anlamına gelen de yi birleşik yazan, -ki ekini doğru düzgün kullanamayan, aq. gibi ne türkçe ne ingilizce olan sözcükleri kullanan, tabii ki diyeceğine tabikide diyen, anlatım bozukluğu yapan ve bu konudaki uyarılara da ters ters cevap verip benim tarzım bu sen ne karışıyon diyen yazarlar buradan lütfen gitsinler. hayır efendi gibi tamam yanlışlık olmuştur, düzeltiriz dese ne güzel olacak.

edit: farkında olmadan ben de yazım yanlışlıkları yapmış olabilirim.
bu konuda uyarılarınızı gönderirseniz sevinirim.

not: sevgili saygılı finally free isimli yazarımız açtığım başlığın hatalı olduğunu söylemiştir. haklıdır. türkçe'yi olacaktı orada, gözümden kaçmış, türkçe'nin doğru kullanımını destekleyen tüm yazarlardan özür dilerim.

auger isimli yazarımız ise başlığı doğru yazdığımı söylüyor.
çünkü yapım eklerinden sonra gelen çekim ekleri kesme işaretiyle ayrılmıyormuş.

işin esasını yarın öğrenip sözlükle paylaşacağım.

edit: şeytan diyor sil şu entry i başlığı başlarına yıkıp kaç...*
(bkz: türkçeyi doğru kullanamayan yazar bizden değildir)
biraz ağır olmasına rağmen güzel bir düşünce. yalnız sözlüğün de türkçeyi güzel kullanmamıza ya da tam kullanmamıza izin vermesi lazım. ben; ''bolumunu sevmeyen ogrenci'' değil, ''bölümünü sevmeyen öğrenci'' olmak istiyorum.
sözlüğün*, maalesef, türkçe olmamasından dolayı kendi kendini çürüten istek.

(bkz: entry)
(bkz: frame)
(bkz: faq)
(bkz: u)
çok havada kalan bir emir cümlesi.
türkçeyi kimin doğru, kimin yanlış yazdığını kim belirleyecek?
doğru yazan yanlış yazana bunu nasıl anlatacak?
bu başlığı görünce kim üzerine alınacak?
adam zaten türkçeyi doğru kullanamıyor. neden üzerine alınsın ki?
kimse "yoğurdum ekşi" demeyeceğine göre, insanları ikna etmek oldukça zor olacak.
"türkçeyi doğru yazamayanlar, sözlükte daha dikkatli yazsın" dense,insanlar daha bir olumlu yanaşabilirmiş sanki!
ya da;
"türkçeyi düzgün yazamayanları asalım." deseydik. hiç olmazsa gönüllü imha timimiz olurdu.

(bkz: gezme ceylan bu dağlarda seni avlarlar)
türkçe'yi sözlükte doğru kullanamayan yazarların kovulma denemesidir.

dili dil yapan harf değil seslerdir. Ses de düşüncedir. Yani dili dil yapan canım kardeşim, düşüncendir. de yi ayrı yazmışım çok görme. Düşüncemi aktaramazsam o zaman kız bana.

Yanlış yazmaktan değil, yanlış düşünmekten korkarım.

Ayrıca "gitsinler nerede yazarlarsa yazsınlar" denilmiştir.

Bence de. gidip kitap yazsınlar. Misal (bkz: aşağılama ilişkileri üzerine tezler).
sözlüğü edebi metinle karıştırma durumu *

eğitim sisteminde bile olmayan öneridir. Ortalama not alana tasdiknamemi verilmelid.

Ayrıca türkiye cumhuriyeti vatandaşı olup, ana dili türkçe olmayan yazarlarımız da var.

olmadı Sözlüğe yazar alımında türkçe sınavı yapılsın
Hangi türkçe'yi sorusunun cevabına göre yanlış açılan başlık.

Öyle atlamayın, bilimsel şekilde yanıtlayacağım.

Walter Ong, sözlü ve yazılı kültür kitabında matbaa sayesinde yerel bir dilin ulusal dil haline geldiğini söyler. Ulusal dil düzeyine gelen de o ülkenin ekonomik olarak etkili yerel bölgesidir.

Örneğin ingilizce yek pare ada'nın tamamında kullanılan ingilizce değildir. Oxford bölgesinin ingilizcesi'dir.

Yani bizim şuan "türkçemiz" denilen istanbul türkçesidir.

Yani eğer ekonomik anlamda ve kültürel anlamda trabzon merkez olsaydı, muhtemel başlık şöyle olurdu: turkceyu dogru kullanmayan sozlukte yazmasun da

Buna göre başlığın zorunlu doğru hali istanbul turkcesini dogru kullanmayan sozlukte yazmasin olmalıdır.