bugün

yeniler neyse ne de en az iki üç yıl türkiye'de bulunduğu halde hala tercüman aracılığı ile konuşan futbolculardır. spor röportajlarının üç beş kelime etrafında dönmesine rağmen bunlar ısrarla anlamamazlıktan gelirler, bön bön bakarlar. diyeceğin üç cümle, iyi oynadık, önümüzdeki maçlara bakacağız, türkiyeyi seviyorum, şiş kebap yahu. bir günlüğüne gelen modellere bile ezberletiyorlar bunları.
konu ile ilgili en iyi örnek her ne kadar futbolcu değil,teknik direktör de olsa gordon milne'dir. adam 10 yıl türkiye'de kalıp bir kelime türkçe konuşmamıştır. son döneminde türkçe sorulan sorulara tercümanın çevirmesine zaman bırakmadan ingilizce cevap vermesi ise ayrı bir dumur olaydır.
(bkz: uche)
ne kasacamzihniyetindeki elemanlardır.
böyle heriflere komphela ve coulybaly örnek gösterilmelidir. (bkz: bana pejevenk dedi)
cıvık ve palavracı türk medyasıyla muhattap olmamak için, haklı sayılabilecek bir yönteme başvuran futbolcudur.
büyük ihtimalle denizlispor(!)da top koşturuyordur. Polemiklerden uzak duruyordur ve sadece işini yapıyordur.
(bkz: gheorghe hagi)
türkiye'ye futbolcu olarak gelmese de gordon milne bu olayın suyunu çıkaran kişidir.
güncel Önemli Başlıklar