turgut özal ın zehirlenmediğinin açıklanması

son dakika televizyonlara giren haberdir. adli tıp kurumunun açıklaması ile merhum cumhurbaşkanı özal zehirlenmediği belirtildi. savcılağa rapor gönderlicektir.

4 adet zehir bulunduğu bilgisiyle beraber verilerek mantığın dibine vurulmuştur.

--spoiler--
özalın vücudunda zehir var ama zehirlendi mi bilmiyoruz
--spoiler--

şaka maksatlı açıklama olmalı.

4 adet zehirin özal'ın cesedinde öldürecek kadar bol miktarda bulunduğu da iddalar arasında.

süleyman demirel i haklı çıkartan açıklamadır. - safsata bunlar safsata. demişti.

adli tıpa sızan ergenekoncuların sahte raporlarla kararttığı olaydır. *

tatmin etmeyen açıklamadır.

Aziz Yıldırımın askere gitmemek için aldığı rapor kadar inandırıcıdır.

ak rezaletlerden biridir.
Sırf işi "Ergenekon'a bağlayacağız" diye adamın mezarını açtılar seneler sonra.
kılavuzu cemaat olanın burnu boktan kurtulmuyor işte.

Verilen açiklama samimi veya halk galeyana gelmesin diye yumusatilmis olsun hic muhim degil, onemli olan gundemin ölmüş bir insan vasitasiyla degistirilmis olmasidir.

ben turgut özal' ı sevmem, vefatına da sevinmiş değilim ama ortaya birşey getirdiniz madem- amacın da ne olduğu pek açık- sonunu da tam getirin. ya da herşeyden elinizi çekin de nefes almaya başlayalım!

(bkz: turgut özal ın adli tıp raporu sonucu)

geçmişe dair bir olayın gündeme cuk' diye oturmasıdır, önüne bakan gençlerimiz olsa ya efenim.

bugün açıklanmış olan raporda varılan sonuçtur. bu raporda, özal'ın naaşında kadmiyum ve ddt gibi kimyasallara rastlandığı, ancak bu maddelerin ölümüne neden olduğunun söylenemeyeceği sonucuna varılmıştır. kadmiyum ve ddt, çevresel kirlenme kavramı içinde sıkça rastlanılan maddelerdir.

DDT yıllar önce yasaklanmış bir böcek öldürücüdür. fakat bugün bile 35-40 yaşlarını geçmiş insanlarda DDT'den kaynaklanan hastalıklara hala rastlanmaktadır. Çünkü yıllar önce kullanılan DDT vücuda girdikten sonra hiç bir şekilde etkisini kaybetmiyor. Kalıntılar hücrelerde toplandığı için bütün hayatı boyunca vücut onu dışarı atamıyor.

keza, kadmiyum da, ağır bir metal olarak vücutta yavaş yavaş birikiyor ve atılamıyor.

bu maddelere rastlandığının raporda belirtilmesi gereklidir. ancak, ölümüne yol açıp açmadığı yönünde kararsız kalınması ve kimi yerleri yarı memnun edecek ve kuşku yaratacak bir şekilde rapor hazırlanması kabul edilemez. bu rapor, bilimsellikten uzaktır. ancak, bir bardak suda kopartılan fırtınayı dindirmeye yeterlidir.

2009'dan beri ısıtılıp ısıtılıp dillendirilen komplo teorisiydi.

özellikle altına odunu veren kürtçü cemaat ve cemaatin desteğiyle 2. kez cumhurbaşkanı olmak isteyen abdullah gül'ün devlet denetleme kurulu da dahil olmak üzere emniyet, mit, trt gibi tüm devlet kurumlarıyla "özal zehirlendi" iddiası pazarlanmaya çalışıldı.

burda atıp tutan çoğu kimsenin bilmediği duymadığı şeyler döndü.

2 sene boyunca her hafta devletin kanalında özal suikastı diye program yapıldı. program anonsları "özal suikastında tanıkların ifadeleri" "özal'ın doktorundan suikastle ilgili açıklamalar" diye yapıldı.

suikast ile ilgili yargıya gitmiş bir iddia dahi yokken...

o programlardan birine özal'ın doktoru çıkarıldı, sunuculuk yapan dallama 40 takla attı adamın ağzından "şüpheli" benzeri bir laf alabilmek için adam delikanlıymış bilimsel şekilde açık açık anlattı. tetkikleri, arazları vs vs... istedikleri suikast balonuna dair ifadeyi alamadıkları için oraya yorumcu diye katılmış sıfatsızlar doktora neredeyse küfrettiler. yaveri bağladılar olmadı, doktoru bağladılar olmadı olmadı olmadı...

en son bir hizmetli bulup geldiler. adam iki kelimeyi yan yana getiremiyordu belli ki ezberletmişler söyleyeceklerini o da olmadı...

2 sene boyunca program başına 40-50-100 bin ödedikleri tetikçilerle trt ekranından kamuoyu yaratmaya çalıştılar... savcılar, imamın ordusu, devlet denetleme kurulu, mit işi gücü bıraktı bu işle uğraştı. harcanan para 100 milyon doları geçti...

babalarının kesesinden değil senin benim param...

tek başına olmayınca muhsin yazıcıoğlu'nun helikopteri de düşürüldü ikisini de aynı güçler yaptı diye ortaya karışık yaptılar. helikopterden çok önemli bir delili söküp hasıraltı eden emniyetçilerin fotoğrafları ortaya döküldü, kepaze oldular. en son hrant dink suikastini de işin içine katmaya kalktılar. abdullah gül ve bu komplonun arkasındaki amerikan istihbaratı ve cemaatçi gladio baktı ki böyle olmuyor delilsiz desteksiz, kamuoyu desteği de olmadan tam tiyatro bir soruşturma başlattı...

amaç dışarda kalan son muhalif ve türkçü kesimi de toplamak, geri kalana da gözdağı vermekti. kaderin cilvesine bakın ki bu operasyona dur demeyi abdullah gül'ün elinin kuvvetlenmesini istemeyen ve cemaatçi gladio'nun bu denli güçlenmesinden çok rahatsız olan recep tayyip erdoğan ve çevresindeki bazı milli görüşçülerle cemaatten uzaklaşıp erdoğan'ın ulufelerine yakınlaşanlar başardı...

ancak operasyon bitmedi...

ankaradaki özel amerikan operasyon birimi, çankaya ve cemaatçi gladio ikinci bir saldırıya hazırlanıyor. kamuoyunda gazete, televizyon ve benzer propaganda araçlarıyla bir "özal suikasti" myth'i yaratmak için daha profesyonel bir plan hazırlandı. bunun için bir film dahi çekilecek...

yani daha tehlike geçmedi...

(bkz: turgut özal ın zehirlenerek öldürülmesi)