bugün

genellikle vapur ve tren gibi araçlarda bulunan,"abilerim ablalarım" diyerek söze başlayan ve "bu elimde gördüğünüz şey sadece bir kalem değil.o aynı zamanda bir el feneri,aynı zamanda bir çakmak,aynı zamanda banknot kontrol cihazı,aynı zamanda da bir radyo.tek bir kalem fiyatına hepsine sahip olacaksınız.kaçırmayın abilerim ablalarım.sadece 1 ytl"şeklinde cümlesini tamamlayan satıcılardır.
-çok hızlı ve ezberden konuşurlar.
-sattıkları ürün genelde çin malıdır.
-bulunduğu tren bölümünde hiçbir müşterinin dikkatini çekemediyse,sonraki durakta inerek,trenin başka bölümlerine aktarma yaparlar.
-çoğunlukla 1-2 meraklı müşterinin ilgisini çekerler.
-kolunun altında ağzına kadar sattığı ürün dolu siyah bir bavul taşırlar.
-sattıkları ürünler genellikle çok fonksiyonludur.
-iyi kazanmayanlar sürekli aynı şeyi satarlar:kalem setleri,el feneri,radyo,çerçeve,çalar saat,takı seti.
-iyi kazananlar ve bir miktar sermayesi olanlar teknolojiye ayak uyurup cep telefonu,dijital ingilizce sözlük ve hatta laptop satarlar.
-sınırlı imkanları olmasına rağmen dilenmeyi değil,çalışmayı hem de çok zor koşullar altında çalışmayı tercih ettikleri için taktir edilesidirler.
1. zaman zaman konusmalarında "dilenci degilim" ögesinin bulunması "acaba duygu sömürüsü mü yapıyor?" sorusunu aklınıza getirsede "bak güzel kardesim orda sana allah rızası icin diyen adama para veriyosun ben onu yapamıyorum ama aldım bunları güzel güzel satıyorum" anlamında kullandıkları icin* saygı duyulması gereken insanlardır

2. calısma sartları cok zor *** oldugu icin saygı duyulması gereken insanlardır

3. insanla ugrasmak zorunda kaldıkları icin saygı duyulması gereken insanlardır

4. ve tekrar tekrar dilenmedikleri icin saygı duyulması gereken insanlardır
en meşhuru devamlı şehir hatları vapurlarında karşılaşacağınız ve hemen her istanbulda yaşayanın tanıdığı "burhan pazarlama" isminde şirketi de olan burhan isimli şahıs olan satıcılardır *
"şu elimde görmüş olduğunuz ..." kalıbıyla başlayıp sattığı mala göre devam eden, insanda sinir gerginliği ve strese neden olan canlı türü... söz konusu satılan ürünün cığırtkanlığını, satın alabilcek üç beş kişi dışında, ürüne ihtiyacı olmayan diğer pek çok kişinin de dinlemek zorunda kaldığı olay.
(tcdd ekspreslerinden biri) kompartımana bir adam girer.

herkese kolonya döker ve çıkar.

2-3 dakika sonra herkese, küçüçük poşetlerde nane şekeri dağıtır. ve çıkar

3-4 dakika sonra " nane şekeri ücretlerini alayım "
diyerek tekrar içeri girer. *
evet abiler ablalar, nane şekerlerim vaaarrr!

kansızlığa, şekere, kansere, vereme, cüzzama, kızamığa, böbreklere, dişlere hatta ve hatta ailevi akdeniz ateşine bilenem iyi gelir diyerek elindeki ürüne methiyeler sıralar.

veriyim mi ablacım?
sattıkları malın yanında birde hediye olarak verdikleri ürünler vardır,mesele cüzdan satan balon,limonluk satan düdük hediye eder,ürün ve hediyenin bir biri ile neredeyse alakası yoktur.
zamanında iyi paralar kazanan ama artık bir milyoncuların çıkmasıyla emekliye ayrılmış amcalardır.
küçükken ilgiyle ne sattıklarını anlatırken ki ciddiyetini ve önemliliğini mest olarak dinlediğimiz satıcı abilerdir. genelde piyasada her an bulabileceğiniz ama vakit ayırıp alamadığınız şeyleri satarlar.
ekmek parası için sabahtan akşama kadar dolmuşları, otobüsleri, garları, istasyonları
dolaşan adamdır. ekmeğini taştan, alın teri ile çıkarır. buram buram emek kokar.
insanımızdır, candır can.
Şehir hatları vapurlarında kaçacak yeriniz olmadığı için daha bir sırnaşırlar. bilirler ki öyle beş on durak yok, sıkılırsan inemeyeceksin, anca martıların ortasına atlarsın; hemen değerlendirip yılıştıkça yılışırlar, fenalık geçirtirler.
sokagin icine siciyonuz birde toplu tasimamiza sicin.
Karacabey otogarında var bir tane Kemalpaşa tatlısı satıcısı. Her zaman tazeymiş ve adam satsada satmasada bütün şehirlerarası otobüsleri bir turlar ve iner. Adam kendine görev edinmiş .
güncel Önemli Başlıklar