bugün

Robert Louis Stevenson'ın orijinal adı The Strange Case of Dr.Jekyll and Mr.Hyde olan kitabının sinema uyarlamalarının adıdır. dünya klasikleri arasındaki yerini bu tarzdaki ilk roman olmasına borçludur. aslen muhteşem bir konu değildir. birazcık faust'dan etkilenmiş bile diyebiliriz.

pek çok defa sinema filmi olarak çevrilen kitabın bir de onlarca farklı versiyonu ve yeniden uyarlanmış hali bulunmaktadır.
dr jekyll and mr hyde sinema uyarlamalarının orijinal kitap adıdır. iskoç yazar robert louis stevenson tarafından yazılmıştır. ilk uyarlaması 1931'de çekilmiştir.
r.louis stevenson tarafından yaratılmış harika klasik. dr jekyll içtiği iksiriyle mr hyde olur. insanların içinde beraber yaşayan iyi ve kötüye yaptığı göndermelerle insanlık gerçeğini burnumuza sokan nefis hikaye. müzikali de yapılmıştır. unutulmadan geçilmemesi gereken bir bkz için; (bkz: fight club)
fantazi edebiyatin kralice victorya dönemi ingilteresi döneminde geçen bir kitaptir. bildiğiniz üzere konu olarak insan doğasını karıştıran doktorun mevlasini bulmasini anlatir.

bir vakitler trt'de sık sık yayınlanan bir cizgi filmide yapilan bu kitap bazi odaklar tarafindan bir nevi anglosakson doktor faust'u olarak nitelendirilsede, nazar-i celbimde hollywood'un senaryo kabizliklarina fitil olarak deva olmuştur.

fantazi darasini düsersek kitabin bize vermiş oldugu mesaj -bence- sütü bir katre sinek nasil bombok edersek kötülük insanin içinden dışarıya cikarsa bir daha önlenemez bir şekilde bütün herşeyi ele gecirir.
my jekyll doesnt hide diye bir metal parça vardı. ozzy osbourne du yamulmuyorsam. ya da yamultun beni hazırım.
(bkz: jeckyl hyde)
psikanalize jung konseptinde bir bakış açısı ile değerlendirmeyi sağlayan bir eserdir. daha çok jung un ifade ettiği schatten kavramının bir yansıması gibidir. sevmediğimiz ötekileştiridiğimiz yanlarımızın simgesel bir ifadesidir. "gölge" olarak adlandırılır. ama bir diğer anlamda da Mr Hyde daha çok "id"in sembolize edilmiş halini temsil eder. bu tip kullanımlara daha çok freud'un das unheimliche/uncanny/tekinsiz ini temsil eder nitelikte e.t.a hoffman'ın karakterleri de örnek verilebilir.
bir ara dizisi de çekilmiş kült. çok eskilerde bir ingilizce öğretmenim kitap hakkında hiç bir fikrim yokken hyde'ın, hide fiili ile aynı şekilde telaffuz edildiğini söyleyerek can alıcı noktayı söylemişler. *
fantastik korkunun temel taşlarından biridir bu eser. kanımca bir o kadar da felsefiktir. iyi ile kötü arasındaki devinimi yorumlar.
çok Kısaca:

Dr jekyll: yardımsever, iyi ve zeki, saygın bir doktordur. Hyde duygusuz, vahşi, kötü hayatı olan yaşamını sarmış bir nefret biridir. Dr. Jekyll yi ve kötü 2 kişiliğini de yaşatmak istiyor: içimizde toplumun bilmediği saklı olan biz.

Toplum + kurallar + sabit fikirler
Jekyll + değişim inancı / başarısız.

Toplumun kısıtlamaları bi nevi özgürlüğümüze engel. Jekyll'ın bu yüzden özgür olmak istiyor. Jekyll'ın iyi kişiliği sadece toplumun görmek istediği tarafı, topluma kabul görmek için takındığı maskedir. Fakat o gerçekte içinde bir Hyde taşımaktadır. Jekyll gerçekte Hyde'ın ta kendisidir. Jekyll Hyde olmak istiyor çünkü iç dünyasında özgür değil, bir nevi hapiste. Hyde Jekyll'ın bir nevi özgürlüğünü de temsil ediyor.

Dr. Jekyll'in Hyde olmaya başladıktan sonra hayır işleriyle pek ilgisi kalıyor. içindeki kötülük duygusu benliğini gitgide kaplıyor. Jekyll'ın içine düştüğü bu durumu, bu ikilemi, toplumun suçu olarak görüyor. Çünkü iyi tarafı, Jekyll toplumun istediği gibi bir insan. Kötü tarafını ise toplum sevmiyor, bu yüzden o da aslında kitabın sonunda babasının portresini parçalayarak toplumdan intikam alıyor. Topluma tepkisini böyle gösteriyor.

-Kötü kişilik = çirkinlik = Hyde'ın bu kadar çirkin olması aslında kötülüğü temsil etmesinden kaynaklanıyor.
tweety'nin yalnışlıkla hyde'ın formülünü içmesi sonucu yaratığa dönüşmüş hali.

(bkz: hyde and go tweet)
--spoiler--
dr. jeykll bir arayış içerisindedir ve bu arayışın sonrasında da her insanın içinde bir karanlık yolcusu olduğunu düşünür. yani ona göre insanlar çift kişiliklidir. ve bu kişilikler tamamen zıt karakterdedir. dr.jeykll iyiliğin bayrak adamı, mr.hyde ise kötülüğün. hyde olarak yaptığı kötülükleri, jeykll olarak hayır işleri yaparak kendince bir denge mekanizması oluşturur. onu vicdan azabından kurtaran da bu olur. bu denge mekanizması onu hayatta tutan.
--spoiler--
kitabını okudum, süper bir ingiliz polisiyesidir; felsefi yönü üzerine de çok şeyler yazılmıştır..
yapıldığı senelerde ki işlerle kıyaslarsak mükemmeldir.
goo.gl/l6glo
kişilik bölünmesinden muzdarip olan kişinin doktor olması tüm ironisidir.
(bkz: doktor faustus)
*
(bkz: no soporto el rap)*
mister hyde'ın, bir hayli ürpertici formolojisi vardır. "biçim özün aynasıdır" sözünü düstur edinen stevenson, kitabında, her yönüyle canavara dönüşmüş bir karakter vücuda getirmiş.
stevensona göre sorun, bu aksak hyde ile, doğrucu jeykıllın, aynı bedende hayat bulmasıdır. ayrı ayrı bedenlerde olsalar, farklı güzergahlar izleyip; aynı mutluluğa erişebileceklerdir. rezillik, pişmanlık, vicdan her iki kişiliğin birleşmesidir. birinin bulunduğu yerde diğeri omasaydı, kimseler acı çekmezdi. kötü pişmanlık düşüncesini doğuran iyilikten münezzehtir. iyi kişi ise zaten pişmanlık duyulacak şeyden uzaktır.
nihayetinde doktorumuz jeykıl, bir ilaçla mister hydi bedeninden ayırıp, londra sokaklarına salacaktır. artık pişmanlık ve vicdan olmadan kötülük kol gezecek şehvet ve yalan üzerinde durulacaktırç. kitap bunun üzerinden gider.
Türk gençliğinin mutlaka okuması gereken kitaplardan biridir. Okuyunuz bunu gençler.
güncel Önemli Başlıklar