bugün

bir dream theater albümü olan systematic chaosın yedinci parçası.. yedi dakika boyunca sakin sakin takılan parça tam ortasında bambaşka bir şekle girerek şaşırtır. özellikle outrosu tadından yenmez.
Tüm systematic chaos bununla ve in the presence of enemies ile olsa olurmuş aslinda*
07 : 22 - 09 : 35 arası mike portnoy un coştuğu, durdurulamadığı şarkıdır. şarkının yazarı john petrucci'ye göre şarkı bir kadını boğulmaktan kurtaran, fakat bu esnada kendisi hayatını kaybeden bir adamın hikayesini anlatıyor. sözler kurtulan bayanın etrafında gelişiyor, kendisi bu acı hatıra ile yaşayamıyor.bayan "öbür taraf" a gidip kendisini kurtaran adam ile tanışmak istiyor.kurtaran adam da bayanı doğal olarak "öbür taraf" a çekiyor. şarkının ilk satırı "suyun kenarı beklediği yer,kayıp ruhlar hala geziyor,ölmesi lazımdı, fakat bu dünyada sıkıştı (öbür tarafa gidemiyor)" sözleri mitolojideki styx nehrine bir göndermedir. hikayeye göre, ferry kaptanı charon yeni ölenlerin ruhlarını nehrin karşı tarafına buradan da yer altına götürüyordu. eğer ki ölülerin yeterli parası yoksa styx nehrinin kenarında 100 yıl boyunca dolanmak zorunda kalıyorlardı.
14 dakika 57 saniye * hiç sıkılmadan dinlenebilen bi dream theater şarkısı.
harika bir dream theater şarkısı.
systematic chaos'un bir kaç güzel parçasından birisi.

türkçe meali şöyledir:

suyun kenarı
onun beklediği yer
kayıp ruh hala geziniyor amaçsızca
ölmek demek bu
ama o takılmış, geçemiyor öbür tarafa

öbür taraf ise
onun beklediği yer
ruhu yetişiyor
kurtarmak demek bu
ama o korkuyor
elini tutmaya

sensiz bir dünyada yaşamak (geçmişte boğulmak)
bir dünyada yaşamamak demek mi?
ve ben de seni çağırıyorum

hatırladın mı beni?
sana hayat verdim
sen ise kabul etmedin
acı çekişin boşunaydı
bitmek üzere şimdi
arkanı dönme cennete

korkuyor, hazırlandı
her şeyi vermek için
dayanamıyor
yarısının yok olup gidiyormuş gibi

tek bir yolu
seçecek
onun acısını yok etmeyi
al onun ruhunu artık
karar verildi

aşksız bi dünyada yaşamak (ağır bir yük ruhum için)
değersiz bir dünyada yaşamak mı
ve ben seni çağıracağım

hatırladın mı beni?
sana hayat verdim
almayacaktın
acı çekişin boşunaydı
bitmek üzere

hatırladın mı beni?
çok gençtin
sana nasıl söyleyebilirdim ki?
hatırladın mı beni?
ben
o gece senin hayatını kurtaran kişiyim

senden vazgeçmeyecek tek kişiydim
ölürken bile seni terk etmeyecek tek kişiydim
seni korumak için özgürlüğümü kullandım
ve herzaman doğrudan sana
bu sefer hatırlıyor musun beni?
ölürken bile sana hayat verdim
hayat verdim sana

bir yere layık olmayı istedim
senin yanında bir yere
bu sefer elime uzandığımda
elim bütün yollarına uzandı cennetin

hatırladın mı beni?
sana hayat verdim
almayacaktın
acı çekişin boşunaydı
bitmek üzere
elveda
bitmek üzere
elveda

vakit geldi
seni bırakıyorum bu hayata
dönme sırtını cennete
Mistik bir havası olan dream theater parçasıdır. Son dakikalardaki petrucci soloları ile birlikte kayıp ruhlar bakanlığında bile kaybolabilirsiniz.
5 vakit ezan niyetine bu şarkıyı çalsalar, imana gelip diyanet işleri başkanı olmam işten bile değildi halbuse.

çok güzel şarkıdır lan, öyle böyle değil.
bunun üzerine bir octavarium, ardından bir trial of tears kapanış parçası olarak da in the presence of enemies part1 ve part2'yi ardı ardına dinleyince tadından yenmiyor.
hayvani uzunlukta olmasına rağmen hiç sıkılmadan dinlenen şarkıdır. yine de;
(bkz: bir finally free değil)
in the presence of enemies ile beraber systematic chaos albümünün en iyi parçasıdır. ağır ağır ilerlerken bir anda hızlanır, başka başka enstrümanlarla sizi mesteder. özellikle sonlara doğru atılan sololarla müzikal orgazm yaşatır. şarkının bütünü harikadır da, bana sorarsanız son yarım dakikanın verdiği tat bambaşkadır.