bugün

gerçekten hangi ahlâk anlayışıyla bunu yapabildiklerini, hangi ahlâk anlayışının buna müsaade ettiğini anlamayı bırakın, duymak ve görmek bile istemiyorum.

tesettürden kastım kara çarşaf değilse bile, sımsıkı kot pantolon, fönlü saçlar, yoğun parfüm kokusu, sımsıkı gömlek gibi giysileri ve halleri hedefe koyduğum aşikârdır.

bir kadın kıçına geçirdiği kısa eteği ya da kot pantolonu ile sokakta yürüyebiliyorsa, saçlarını savurarak dört bir yana yoğun parfüm kokuları dağıtıyorsa, kısaca bu halde rahatça insan içine çıkabiliyorsa o kadında ahlâk anlayışının kötü tarafının bile mevcut olmadığı kanaatindeyim.
rengarenk tesettür takan kadınlardan daha az dikkat çeken kadınlardır. normal insanlardır.
(bkz: tereddütsüz sokağa çıkan kadınlar)
yolda gördüğü ve hiç tanımadığı insana karşı şehvet duyabilen hastalıklı beyinlerin üretimi düşüncedir. kimse kusura bakmasın birilerinin beni görünce çükü kalkacak diye yalnızca bir defa yaşayacağım bu hayatı onlara kurban edemem ve siktirip gitsinler...
türban takmayan kadınlardır.

size ne anasını satayım, derdi size mi düştü!?
siyasi görüşünü başında taşımayan insandır en azından.
ama tabii yeşile doğru gidiyoruz...
açıkta olan her tel saçı için ayrı ayrı cehennemde yanacak olan kadınlardır!***

yoğun eksilerden sonra gelen edit: yıldızın içini mi okuyamıyosunuz, yoksa daşşak geçildiğiniz için mi eksiliyosunuz?

şaka lan şaka!
işinde gücünde, toplumsal hayatta yer almak ve yaşamını kazanmak için o, şu, bu cemaatin muhtelif yerlerini yalamak zorunda hissetmeyen normal kadınlardır.
(bkz: türbanlı/#11241524)bu kadınlardır.
gayet doğal olan bayanlardır. Hür iradesi ve ahlakından tamamıyla kendileri sorumludur.
daha çok kendi ahlak anlayışlarından endişe duyanlarca ahlaksız olarak nitelenen kadınlardır.

tesettür takmadığı için eşime, anama, bacıma ahlaksız diyenler bunun hesabını allaha nasıl verecekler?!?!

"sen yorulma diye ben senin yerine onları ahlaksız ilan ettim" mi diyecekler?
başını kapatarak namuslu olunacağını zanneden, hastalıklı beyinler'den daha namuslu kadınlardır.

karısının başını kapatıp, sokak da gördüğü her kadına yiyecekmiş gibi bakan insan kılığında ki öküz erkekler den, daha erkek kadınlardır.
kendine güvenli ayakları yere basan bu takdir edilesi kadınlardan rahatsız olanlar kapatılmaları için düşündükleri tesettürü götlerine sokmakta özgürlerdir. şeri şer kokan iğrenç fikirlerinizi alın kazığa yazıp götünüze sokun. kimsenin giyimine kuşamına karışmak fındık kadar aklınızla üzerinize vazife değil. siz karışmaya kalkarsanız gün gelir örttüğünüz kadınlar sokakta çırıl çıplak dolaştırılır...
uçkuruna sahip çıkamayan erkekler yüzünden kadınlara dayatılan örtüye karşı çıkan kadınlardır. inançlı da olabilirler, inançsız da. ahlak anlayışını saçla, başla ölçen, ağzından tükürükler saçarak bunun doğruluğunu savunan, erkek diye geçinenleri ise hiç takmayacak kadar akıllılardır.
memleketteki herkes tesettürlülerden hoşlanmadığı için, sokağa tesettürsüz çıkmaları doğal olan kadınlardır. mesela her sabah-akşam şahsımı türban altından kesen evli barklı tesettürlü kadınla mukayese edersek; o mini eteğin altından çıkan ''ar'', adamı ezip geçebilir değil mi?
ahlakın tesettürle eşdeğer olmadığını bilen kadınlardır.
(bkz: sözlükten soğuma nedenleri)
sözlükte "tesettürsüz sokağa çıkan kadınlar" diye başlık açan, akıldan yoksun şekilde sözlüğe çıkan bebe gibidirler. sıkıntı yoktur yani.
tesettürün dini bir gereklilik olduğunu bilerek veya bilmeyerek sokağa çıkan kadınlardır. din ahlakla iç içedir zaten ama din * olmadan ahlak, yalnızca dünyevi karakterini belirler ve sadece dünyada işine yarar/ seni erdemli kılar. hem tesettürlü bayanları kafasına göre örtünüyormuş gibi yargılayıp, hem 'ben laik birisiyim' demek, hem de 'ben inançlıyımdır' demek, çelişkinin bir numaralı örneğidir. inançlı ve laik olan o arkadaş şu ayeti biliyordur o halde:

"Mümin kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. Ziynetlerini açmasınlar. Bunlardan görünen kısım müstesna. Başörtülerini, yakalarının üstünü (kapayacak surette) koysunlar. Zinet (mahal)lerini kendi kocalarından, yahut kendi babalarından, yahut kocalarının babalarından, yahut kendi oğullarından, yahut kocalarının oğullarından, yahut kendi biraderlerinden, yahut kendi biraderlerinin oğullarından, yahut kardeşlerinin oğullarından, yahut kendi kadınlarından, yahut kendi ellerindeki memlukelerden, yahut erkeklerden yana ihtiyacı olmayan hizmetçilerden, yahut henüz kadınların gizli yerlerine muttali olmayan çocuklardan başkasına göstermesinler. Gizleyecekleri ziynetleri bilinsin diye ayaklarını da vurmasınlar. Hepiniz Allaha tövbe edin ey müminler. Taki korktuğunuzdan emin, umduğunuza nail olasınız." (Nur Suresi/31)

şimdi laik olan birisi için ise örtü, tamamen eski adetlerden kalma bir şey olarak görülmekte. çünkü her laikinsanın betimlediği kadınların tabiri şöyle; modern, çağdaş kıyafetli,... olmalı.
yani hem inançlı olup hem laik nasıl olunur, merak ettim doğrusu.

demek ki o tesettürlü kadınlar kafalarına göre, geleneksel olarak örtünmüyormuş. ha, geleneksel olarak örtünenleri yok mu, var. dışardan baktığımızda başörtüsünü takıp da en ala açık kıyafet giyen bayanlar yok mu, var. kafalarında başörtüsü olup da kafasını bir metre yukarıda olarak şekil verenler yok mu, onlar da var. işte bu tesettürlüler de yanlış. peygamber efendimiz uyarmıştır hatta o şekilde giyinilmemesi için. dolayısıyle tesettürü yanlış şekilde uygulayanları göz önüne alıp da 'ben bu açık halimle onlardan daha makbülüm' demek çok da şahane bir fikir değil.

ediT: birkaç hem laik, hem inançlı, hem de tesettürü anormal karşılayan arkadaşı tatmin etmedi cevap sanırsam, eksilendiğime göre.
okula girerken zorluk çekmemiş ve çekmeyecek olan kadınlardır.
mesela türban takıp altına dar kot giyen bayan arkadaşlarımıza çok ayıp.
tesettürlü şekilde bol makyaj yapıp veya dar pantolon giyen bayan arkadaşlar;

''Sahih-i Müslim'de Ebû Hüreyre (r.a.} tarafından bir rivayette Peygamberimiz, giyindiği halde açık olan, yani ince ve şeffaf elbise ile dolaşan kadınların Cehennemlik olduklarını, Cennetin kokusunu bile alamayacaklarını bildirirler.'' (Müslim, Libas.-125.)
hadisinden bihaber olan kadınlardır.

edit: hadis yerine ulaştı sanırım eksilendiğine göre. veya tesettürsüz bir arkadaşı tatmin etmedi cevap, anlıyorum.
görsel
''Sahih-i Müslim'de Ebû Hüreyre (r.a.} tarafından bir rivayette Peygamberimiz, giyindiği halde açık olan, yani ince ve şeffaf elbise ile dolaşan kadınların Cehennemlik olmadıklarını, Cennetin kokusunu taşıdıklarını bildirirler.'' (Müslim, Libas.-135.)
tesettürle sokağa çıkan kadınlar kadar normal olan kadınlardır. estetik olarak daha da güzel bir görünüme sahiptirler hatta. bireyin kendi benimsediği dinin gereklerini başkasından beklemesi de acayip bir durum. *
fesat düşünen insanların söylemi.
-açık yada kapalı bundan önce edep diye birşey vardır. kadın açıktır terbiyelidir oturmasını kalkmasını bilir ; kapalıdır elinde içki şişesi sevgilisiyle sokak ortasında.. insanları fesat düşüncelerle yargılayamazsınız. sen kadınlara sapık gözüyle bakıyorsan kapalı da olsa açık da olsa farketmez. parlak örtüler yüksek topuklar dar pantolanlar giyip kapalı olunuyorsa bırak biz açık kalalım. başındaki örtüye saygı duyacaksan kapanacaksın. zorla olmaz bu işler. şimdiki kapananları görüyoruz. geçenlerde gördüm düğünde kadın kapalı diz üstü etek bir ton makyaj ayıp ya. oturunca çamaşırı gözüküyor. bu mudur tesettür?