bugün

(bkz: olmaz bu bize yakışmaz)
Sürekli olarak yaptığımdır. Her an yanımdaymış gibi oluyor, her yerde okuyabiliyorum. Ha bu arada, okuduğum kitap kesinlikle kitaplığımda da mevcut olmuş oluyor. Göz yormuyor şimdilik, ilerleyen zamanlarda bilemeyeceğim. Yok kitabı yok kokusu yok sayfası edebiyatı yapmayın, önemli olan size ne kattığıdır. Her fırsatta okuyunuz efendim.
kitap taşıma derdi olmadan istediğiniz an istediğiniz yerde okuyabiliyorsunuz ayrıca seçenekleriniz alabileceğiniz kitap sayısından binlerce fazla. herkesin denemesini tavsiye ediyorum. yayın evlerini dert edenler d&r gibi internet sitelerinden e-kitap satın alabilirler biz dev epub arşivleri diye arama yapmaya devam edeceğiz.
kitaba para vermem ya çalıcam yada başka bi yöntem bulucaktım bende telefondan okumayı şey ettim.
Google play kitaplara epub yükleyerekde kullanabilen. Heran her yerde kitaba erişebilmenin güzelliğini taşıyor. Fakat uyaran çok, kitap okumaya başlayana kadar sosyal medyada zaman akıp geçiyor.
Galiba tam olarak telefonda okuyup bitirdiğim kitap Gılgamış Destanıydı. Gözü yoruyor lakin her an açıp okunabilir.
gözleri aşırı derecede yoran eylem. zaten küçücük telefon birde uzun süre yazı okumaya çalışmak insanı bitiriyor.
Yorar gözleri bozar.
Gelecekte olacak olandır, her şey sanal olunca.
Kitap okuyorum tribine girilemeyen etkinlik. Olmuyo ya, kendimi kitap okur gibi dil de wikipedya'da dolaşıyor gibi hissediyorum.
hiç keyifli değil.
Eğer amoled yada oled ekranlı bir telefonsa çok da kötü bir deneyim değildir. Kitabın beleşe gelmesi de ayrı bir güzellik.
bilgi edinmenin en kolay yöntemidir.

siz bakmayın "aaaahh kitap kokusuu yha boşalıciimmm", "tek sayfasını dahi kırıştırmam, bükmem etmem kitaplar bizim tanrılarımızdır" kafasındaki romantik pezevenklere. onlar içerikten çok şekile, kitap kahve kombosuyla ortamın aurasına kapıldıkları karşıdırlar böyle yeniliklere.
bir ara turkcell dergilik de deneyimlediğim nispi okumadır. kitap değil dergi ama o bile okunmuyordu.
hiç denemeye gerek yok, ölü doğmuş bir tecrübe.
okey oynamaktansa.
Asla beceremedim bunu. Kitapçıma giderim, yaşlı amcayla sohbet ederim bana önerdiği kitaplar, almayı düşündüğüm kitaplar hakkında derin bir söyleşiye gireriz. Ardından eve gelip hemen bitiririm o kitabı ve kitaplığımda yerini alır. Hayatta beni mutlu eden pek az şeyden birisidir, bir kitabın sayfalarında kaybolmak.
Benim dev pdf arşivim de var
kitaplıklar dolusu kitabımda.
Önemli olan okumak, algılamak, düşünmek.
Benim gibi eski kafa insanların asla benimsemediği durum.

Kitabın vurucu cümlelerinin altını çizmedikten sonra, sayfa ucunu kıvırmadıktan sonra, o kağıt kokusunu almadıktan sonra, kitabı aldığım tarihi ilk sayfaya atıp imzalamadıktan sonra kitabın içine giremiyorum. Ve okumak için kitap okunmaz bence.

Bir kütüphane hayal ediyorum. Ve telefondan bunu yapamayacağımı biliyorum. Onun için eski usül bence en değerlisi.
salaklıktır. alın bi e-kitap okuyucu gözünüze yazık.
kitap okumanın kağıdı küreği yoktur. Telefondan netflix izleyen nesil, kitap da okur.
Şu millet kitap okusun, isterse tuvalet kağıdına basılısını okusun. Ama yeterki okusun..
ben hala eski kafaliyim bu konuda. illa okurken altini cizerim,not alirim sayfalara. sesli kitap da denedim * ama yok,o hissi vermiyor.
Büyük kolaylık. 500-600 sayfalık kitapları yanımızda taşımaya gerek kalmadan okuyabiliyoruz. Teknoloji çok güzel bir şey ya..
(bkz: yenilik)
gelişmelere ayak uydurmakta fayda mülahaza etmekteyim.
Gözlere zararlı.