bugün

1980 yılı öncesi el mecbur binilmek zorunda kalınan, peugeot marka, muavinlerinin
her daim kapının dışında iki eliyle kapıya tutunmuş ve kapıdan taşan ayaktaki yolcu yığınına içeriye doğru doğal destek verdiği, 14 oturan yolcuya karşılık, ayakta en az 15 yolcuyu balık istifi alan, inmenin daha zor olduğu, sert fren yapmaması için dua ettiğiniz, yolcuları kadar çilekeş minibüslerdir. ilk seferinde, dışarı taşmış yolcularıyla acayip bir profil göstererek, yana yatmış bir halde yaklaşan minibüsün durmayacağını zannetmiştim. ancak, minibüs durdu ve şaşkınlıktan bakakalmış haldeyken, muavinin "hadi abi binmiyor musun" sorusuna "nereye" diye cevap veremeden, kendimi bitişik nizam, bezgin bir insan istifi içinde, orhan gencebay şarkılarının teskin edici tınılarını dinlerken buldum.