bugün

kayaların üstündeki yosunların altında gizlice sizin üstlerine basmanızı bekleyen keskin midyeler bu işe çok sevinir sevinçlerini ise ayağınızın altını çızıktırarak ifade ederler. girip çıkarken zorlanılır hatta sıcak kumdan ötürü hızlı hızlı denize doğru koşup atlama gibi bir lüksünüz yoktur, çünkü altınızdaki kayanın nerde kayganlık yapacağını bilemezsiniz. tüm bunlara rağmen yine de serinlemek ya da macera yaşamak isteyen tatilcilerimizin tercih ettiği yöntemdir.
(bkz: altınoluk)
cok can sıkıcı bi durumdur. yururken ayagı yakan taslar mı dersiniz, yoksa denizie atladıgınızda kafanızı carpma tehlikesimi dersiniz secim sizin.
kayalardan atlarken dikkatli olmanız ve asla kafa üstü atlamamanız gereken yerdir.
antalyalı olmanıza rağmen buket uzunerin kumral ada mavi tuna adlı romanında gaza gelip deniz yerine kayalıklara saplanıp ölen arastan sonra yapmaktan çekindiğiniz ama çok zevkli olduğunu da bildiğiniz eylemdir.
antalya'da oturanlar için olağan bir denize girme eylemi. Falezlerden atlamak adettendir.