bugün

işte Tarkan’ın yaptığı açıklamanın tam metni;

Doğanın, toplumun ve bireyin; varlığın, hayatın ve vicdanın birbirinden ayrılamaz tarafları ve birbirlerinin tamamlayıcıları olduğunu düşünürüm.
Her birinin diğerinin aklına, duygusuna ve vicdanına sürekli ihtiyacı vardır çünkü.
istanbul Taksim Meydanı Gezi Parkı için de durum aynen böyledir bence.
Kentin soluk almasında önemi olan Gezi Parkı’nda şimdi ağaçlar kesiliyor ve doğa yok ediliyor!
Bu parkın yerine yapılması düşünülen projeye karar vermeden önce bu kentin insanlarının ‘oyu’na başvurulmalıydı; bu toplumsal ve demokratik bir gerekliliktir.
Bireyin direnmesi, üst düzey değerleri koruması için seslenmesi, pasif eylem yöntemini seçerek çadır kurması, müzik yapması kadar doğal bir şey yok. Buna karşılık yönetim kaba kuvvet kullanarak bu insanların çadırlarını yakıp, üzerlerine biber gazı sıkarak hem vahim sonuçlara yol açmış hem de bireyin hak ve özgürlüklerini çiğnemiştir..
Bir doğa tutkunu ve istanbul’u çok seven biri olarak bu insanların, bu masum direnişçilerin yanında yer alıyorum.
güncel Önemli Başlıklar