bugün

ugur mumcu'nun yine korkusuzca, yine tum ciplakligiyla can yakan gercekleri ortaya serdigi kitaplarindan biridir.
hikmet çekinkaya'nın türkiye'nin şeytan üçgeni, kuzu postunda kurt ve şeriat pazarı isimli kitaplarından oluşan üçlemesi.
(bkz: 3f)

football, fiesta,fatima.
(bkz: sahte din)
üçü bir olup adamı ihya eden kavramlardandır.
'Tarik' Arapça 'yol' demektir. Bundan türetilen tarikat ise yol, yöntem, usul, tarz manalarına gelir. Tarikatlar Allah'a gitmek için bir yoldur, bir mecburiyet değildir şeklinde yumuşak izahlarla tarikat bağlılığını açıklayan tarikatçılar vardır. Fakat birçok tarikatçı Mürşidi olmayanın mürşidi şeytandır uydurma hadisiyle tarikata girmeyi, tarikatın şeyhini mürşit kabul etmeyi dini bir vecibe, kurtuluşun bir şartı gibi sunmaktadır.

Şimdi sormak lazım yüzlerce yıl tarikatların yokluğunda Müslümanlar eksik Müslümanlar olarak mı yaşadılar? Tarikat şeyhlerinin yaygın olmadığı bu dönemde Müslümanların mürşidi şeytan mıydı? Kuranın izahları bu yıllara kadar Müslümanların manevi gelişimine rehberlik etmekte yetersiz mi kaldı ki tarikatlara ihtiyaç doğdu? Kurana göre Kuran din adına her şeyi açıklamaktadır. Peygamberimiz ise Kuran'ın uymamız konusunda kefil olduğu tek insandır. Oysa tarikatların ürettiği birçok şeyh tartışılmaz kişi ilan edilmiş, bu şeyhlerin etrafındakiler kurtulanlar, diğer kimseler cehennemlik olanlar olarak sınıflandırılmış, bu şahıslara uymak dinin en önemli şartı gibi kabul ettirilmeye çalışılmıştır. devamı için : (bkz: http://www.kurandakidin.c...ler/15tarikatlar.htm#15.1).
uğur mumcu'nun değerli eserlerinden biri. okuyun, okutun arkadaşlar.
Uğur mumcu'nun 1 mart 1987-24 haziran 1988 arası ilgili 72 köşe yazısı ile ortaya çıkmış olan eser.
Uğur Mumcu'nun 1980'lerin sonlarında yazdığı köşe yazılarından oluşan yapıtı.

Malum, ülkemizin kahvesinden, yemek kültüründen öte büyük ekonomik suçları, yolsuzlukları, hayali ihracatları, kaçakçılıkları meşhurdur. Dolayısıyla Mumcu, çeşitli siyasetçilerin başta isviçre olmak üzere Avrupa'daki dolu banka hesaplarından kaçakçılara gönderdikleri paraları, hak edenler yerine hısım ve akrabalarını önemli mevkilere getirmeleri, Usulsüz kredileri, altın kaçakçılığını, yeşil sermayeyi, serbest piyasa ekonomisi adı altında devlet destekli akraba/arkadaş şirketlerinin haksız rekabetle zengin olduğu leş gibi lümpen ahbap çavuş kapitalizmini, bazı milletvekillerinin bankaları uluslararası düzeyde dolandıran kardeşlerini, hayali ihracatları anlatmaktadır.

inşallah maşallah deyip paraları cukkalamak, fuhuş gibi bazı suçların işlenmesine kolaylık sağlayan yasa değişiklikleri, basın özgürlüğünün tepesinde demokles'in kılıcı gibi sallanan savcılar, antidemokratik yasalar, ölçüsüz para ve hapis cezaları, halihazırda 9 makam aracı olan Özal'ın iki tane daha sipariş etmesi, islami cemaatlerin konferansları ve bu konferanslara konuşmacı olarak katılan cia ajanları, kara harp okulu'nda türk islamcı yetiştirme çalışmaları, dinsel tarikatların devlet kurumlarındaki kadrolaşma hareketleri Mumcu'nun değindiği diğer konular.

Ayrıca Mumcu'nun "dönek marksist" olarak adlandırdığı Çetin Altan'a yönelttiği eleştiriler de kitapta yer almaktadır.

Uğur Mumcu'nun 1980'lerin başlarında yazdığı yazılar için:

(bkz: Terörsüz özgürlük)
Ülkeyi bu durumlara getiren mendebur sac ayağı.
başkanlık için kullanılan anahtar kelimelerdir.
türkiye'de güncelliğini maalesef hiç yitirmeyen önemli bir eser.

ruhun şad olsun uğur mumcu.
güncel Önemli Başlıklar