bugün

mehmet akif ersoy ve bazı yazarların tarih-i kadim şiirine gösterdikleri tepki nedeniyle tevfik fikret in tarih'i kadim şiirine yaptığı ektir.

'düşünüp işlemek ayinimdir
yaşamak dini benim dinimdir.'
mehmet akif ersoy tarafından şu sözlerle eleştirildikten sonra, tevfik fikret tarafından cevap niteliğinde yazılan şiirdir:
''şimdi allah'a söver... sonra biraz bol para ver,
hiç utanmaz, protestanlara zonguçluk eder.''
Günümüz sürü insanına ithafen yazılmıstır.

TARiH-i KADÎM E ZEYL
(Kadim Tarihe Ek)
Molla Sırat'a (Mehmet Akif Ersoy)

Paraya hiç dayanmayan bir şairmişim
Zangoçluk edermişim protestanlara gider,
Size edebi saygılarımı sunarım efendim
Yani yıldizlı bir kurşunun üstadına
Bilgin şairine yani islam dininin
Molla Sırat hazretlerine yani Lütfen bize ne güzel
Zangoçluğu yakıştırıvermişler
Ama aldanmış olmayasın sakın üstadım
Müslüman oğluyum ne de olsa
Sen o güzel dini anlatma bana
O dinden senin kadar ben de anlarim Ben de okudum o Tanrı kitabını
Yüreğe doğan o sözleri ben de dinledim
Ben de dolaştım sizin gibi cami cami
Tanrı onünde ben de oldum iki kat
Açılırdı hayalimde cennet yolu
Dolardı yüreğime cehennem korkusu Ulu Tuba'ya ben de tırmandım
Ben de çıktım melekler katına
Ezanı duydum mu bayılırdım
Nasıl koşardım o "Tanrı" sesine!
Ben de tesbih çektim, dua ettim
Ben de namaz kıldım oruç tuttum, Hepsini hepsini yaptım halt ettim!
Çünkü ne dendiyse inanmıştım
Kanmıştım senin kandıklarına
Bağlanmıştım korü korüne
Canımi adamıştım dinime canımı.
Tanrıyı da sevmiştim peygamberi de. Ama onlar bugün cok uzaklarda
Anladım ben asıl gerçek nerde
Anladım Hanya'yı konyayı
Bizi hakka götüren yol baska
Senin şu saydikların var ya hani
Şu şaşılacak şeyler hani doğaüstü Onlar hep masal hep kafadan atma
Bugün hiç durmadan arıyor insan
Gitgide goruyor isin icyuzunu de
Senin hokkabazlar unutmuşlar geleceği
Isa ile Musa, aldatılan ve aldatan
O büyülü değnek, bir koca kuyruklu yalan Işte insanoğlu bir yerde böyle sapık
Beşerin böyle delaletleri var
putunu kendi yapar kendi tapar
Git ara kiliseyi, dolaş Kabeyi
Çan sesini duy, tekbiri dinle
Umduğun, beklediğin şeyler nerde hani Ortada bir tek şey göreme
Seytanı da düzme, Allah'ı gibi
Buda'sı düzme, Ehrimen'i düzme, Yezdan'ı düzmece
Bir korkak kuşku yaratmış bunların topunu
Gölgeler baktım, gölgeler, gölgeler...
Sonra baktım bir karanlık uçurum Haydi dön geri, dön geri, dön, oğlum!
Ve beynimden vurulmuş gibi devrildim.
Şimdi benim ne cennet, ne cehennem umurumda
Bakarım evrene, şaşar şaşar kalırım.
Ne tapılan tanırım, ne taptıran tanırım
Yaradılışın kuluyum ben artık Ben yaradılışın kulu
Pıtrak gibi işte gökyüzünde mescitler
Işte onlara orda vicdanım secde eder
Işte benim bundan böyle tapınmam bu
Işte bundan böyle benim vaktim böyle geçer
Artık öyle rahat, öyle rahat ki içim Ayırt edemem kendimi bir kayadan
Tapınmakta biraz biraz minnacık bir kuşla
Bir ishak kuşu da, la ililahe illallah der
Ben de lailahe illallah derim
Ve doğruluk ve alçak gönüllülük ve sıkı dostluk
Ve el uzatma ve koruma ve insaf ve acıma Ve sonra bir saire zangoç dememek
işte buyuran bunlar benim vicdanıma
Benim ayinim düşünüp yapmaktır
Benim dinim insan gibi yaşamaktır
inanmışım: Taparım ben varlığa
Her kanat bana bir melek sesi getirir Ne işim var peygamberle benim
Beni Hakka bir örümcek götürür
Kitabım işte yeryuzu kitabı
Bendedir iyilik, kötülük tohumu
Varırım hep böyle ta mezara dek
Yeniden dirilmek bizim nemize gerek Taşır insanların hem aşkını, hem acısını
Bağrımdaki şu deli, şu ince yürek
insan gibi yaşamaktır bugün gerçek din
insan gibi yaşamak.
güncel Önemli Başlıklar