bugün

birileri öyle anlatıyor diye inanmak. dindar bir kimsenin dahi hocaların anlattığı saçma hurafelere inanması gibidir. hadis adı altında kendi istedikleri şeyleri itelerler.
Aksi yönde düşünürsek şükür etmemiz için aydınoğlu nu göndermiştir.
Kafir ve mümin gözlüğü farklıdır. Bir mümin baktığı bir yaprakta bile o sanatın yaratıcısına, o mükemmel dizayna, göze cazip gelen o görüntüsüne bakıp hayret edip düşünürken, kafir kendi gözünden herşeyi basite indirger. Akıldan istifa ederek herşeyi basit bir şeye bağlar.

Ayrıca daha temeldeki inancı sağlam olmayan birinin kalkıp da mucizelere inanmasını bekleyemezsiniz.
Dünya tuhaf biryer ve esas tuhaf olan bunun anlaşılabilir olması.
https://youtu.be/XaABhHKus1s
sol elinle sağ elini tutabilirsin.
Benim için ettiğim duaları birebir yaşamam mucizedir.Kazandığım üniversiteyi görmem,iyi dediğim insanın arkamdan iş çevirmesi gibi çok şeyi deneyimledim.Üç kere ölümden dönmüş biri olarak hala nefes almak mucizedir bana göre.
Senin düşünüp yazabilmenden daha büyük mucize mi olur ?
Belki de günlerdir farkına bile varmadığın kalp atışını düşünsen bir mucize tutabilirsin. Kalbinin atması elektriksel aktiviteyle olur. Ritmini iyonlar da dahil birçok şey düzenler. Vücudundaki potasyumun bir miligramlık değişimi aritmiyle seni öldürebilir. Bir miligram bir. Bu düzen benim bildiğim en büyük mucize.
Kızıldenizin yarılması örneği verilmiş mesela. Evet musanın allahın inayetiyle denizi yarması pek realist görünmüyor.

Ama bu antik yahudi masalında insan aklına en aykırı olan şey denizin yarilmasi değil. Kendinizi mısırlı bir asker veya direkt firavun yerine koyunca daha rahat anlaşılır. Daha evvelden de çeşitli mucizeler gerçekleştirmis bir adamı tam yakalayacakken olmayacak olan oluyor ve deniz yarılıyor. Peki biz ne yapıyoruz? hala peşlerine düşüyoruz. Ulan daha neyin peşindeyiz adam keramatli işte. Bırakalım gitsinler. Yok, firavun yarık denizin ortasına doğru ilerliyor hala.

Mesele şu anlatı bir stephen king anlatisi olsa ben bunu kurguda hata olarak yorumlarim.
insan kendinden güçlü olandan korkar. Daha da güçlü olanın boyunduruguna girer. Daha daha güçlü olana veya gücünün sınırı olmayana da tapar.

Burada hep akıl devrededir. Gerçek iman yani inanç akıl ile değildir. Mucize olmadan da inarsın.
(bkz: 19 mucizesi)
Nietzsche dediği gibi ‘Tanrı öldü’. Bırakın artık şu Tanrı’yı kendi haline.
güncel Önemli Başlıklar