bugün

türk milletinin kararlarına saygı duyup, seçimle başa getirenlere saygıyla bakan, emir komuta zincirini iyi uygulayan, siyasette olup bitene hiç karışmayan, sadece askerlik görevini yapan türk askerinden bahsediyoruz.

siz hiç gördünüz mü askerimizin devlet yönetimine el koyduğunu, bizim askerimiz şöyle söyler "biz askeriz siyasete karışamayız, halk kimi istiyorsa onu başa getirir, biz de ona saygı duyarız" böyle değil midir? nasıl ki din ve devlet işleri birbirinden ayrıysa aynı şekilde askerimiz de siyasetten bir o kadar ayrıdır. bu konuda türk askerini gerçekten tebrik etmek gerekir, dünya askerimizin bu özelliğini örnek almalıdır.

ek: inandın mı hacım?

ek 2: asker genellemesi büyük rütbeli, darbe planı peşinde koşan, subaylar için yapılmıştır.
askerimizin hiç darbe planı yapmayacağını düşünmek kadar saçma bir söylem.
türk tarihinde görülmemiştir. osmanlının yükselme dönemlerine kadar ülkenin padişahı fiili olarak ordunun başkomutanıydı. sonraki dönemlerde padişahların komutanlıkları simgeselleştikçe yeniçeriler siyasetin içine girmiştir. türkiye de bu gelenek devam etmiştir. ilk sivil cumhurbaşkanımız 8. cumhurbaşkanı turgut özal dır mesela.
ancak günümüz siyasal konjoktürü bu durumu kaldırmamaktadır. zaten son yıllarda siyasetteki askeri ağırlık epey azalmıştır. kişisel fikrim artık bu döngünün tamamlanması. tarihimizle gurur duyarım. ama bazı konulardada değişim şart.
belki bir dahaki yüzyıl gerçekleşebilecek olan bir olgu.
olması gereken durumdur fakat ordunun her zaman cumhuriyeti koruma görevi mevcuttur ve bu görev türk ordusuna, milletin atası mustafa kemal atatürk tarafından verilmiştir. cumhuriyet rejimine karşı bir tehdit oluşması takdirde demokrasi flan dinlemeden ordunun görevini yerine getirmesi pek tabiidir.
Türk Askerinin siyasete karışmaması değil. Türk Askerinin Siyasete karıştırılmaması.