bugün

can dündar'ın sunacağı, ntv'nin 1 bölümlük yeni programı.

gündemin sıcaklaştığı, ayrışmaların yaşandığı, ülke olarak keskin virajları dönmek üzere olduğumuz şu dönemde, gençliğimize, tarihimize samimice yaklaşan, gelmişimize geçmişimize küfreden bir program. konukları sabri sarıoğlu ve cezmi ersöz. sabri sarıoğlu bir köşede top saydırırken; cezmi ersöz ise diğer köşede mayışıp nefis uykularıyla programa renk katacak.

ne dönemdi yahu, o iğrenç hakan peker şarkılarına maruz kaldığımız yetmiyormuş gibi, bir de sırt çantasına yazıyorlardı. sırt çantasına yazdıkları yetmiyormuş gibi, gelip okutuyorlardı. okuttukları yetmiyormuş gibi bir gelip kulağımıza üflüyorlardı. inanılmaz, inanılmaz, inanılmaz idi.

neyse, "benim çıktığım var", "bitse de gitsek", "yalan mı gız yalan mı?" temalı rozetler çıktı da, hem biz kurtulduk, hem çanta üreticileri. misal sırt çantası üreticisi olan amcam, bizatihi o dönemde tükkanı kapatmış, yaptığı işin insanlığa zarar verdiğini düşündüğü için inzivaya çekilmiş, yengemden de muazzam bir dayak yemişti. "sanki atom bombası yaptı pezevenk de iş etiği diyor" diye de bir güzel basın açıklaması yapmıştı.

hayko haykonanane, çikinofinane ananne, çikinofinane.
come crawling faster
obey your master
your life burns faster
obey your master
master.

aynen bu yazıyordu hala da durur o çanta bir yerlerde. *
tam bir şebnem ferah manyağı olan ben, o zamanlarda.

ben sigara dumanının altında
yana yana en sonunda kül oldum...

yazıyordu. şimdi üstteki entryleri görünce kendimi pek bir eziksedim. millet ecnebi şarkılarla havanın kralını yapıyormuş meğersem.
ne mutlu ki çabuk atlatıldı. (bkz: kabus)
acı dönem. ortaokul ve lise yıllarıma denk gelen dönem. çanta kullanmadığım için hiç yazmadım. ama hiç unutmam sınıftan bir kızın çantasında ayna nin şarkı sözleri vardı;

"ayrılık unutanlara mahsus ben seni hiç unutamadım ki"

haki renkli çantalar. özenirdim lan resmen. yatılı okuduğum için hiç kullanmadım. ne dönemlerden gecmisiz be.
o şarkı sözleri neye istinaden seçilir bilemem ama hep bir isyan, hep bir terk edilmişlik, buram buram yalnızlık kokar.
gözde canlandırınca delici etki yaptı yeminle. anam anam anam diye feryat ettim şuan. biran gözümde yeşil askeri çantam ki o da o döneme iz vuran eserlerden biridir. ve üstüne yazdığım nothing else matters ne bileyim ölümler çıplak gelir şarkıları geldi. geldi gelmesine de o kadar ezberledim nothing else matters'ı ama hala ne anlama geldiğini bilmem. öyle de prensip sahibi bir insanım yanı.
peki ya sıraya kazıdığım nba yıldızları nedir? *
asker yeşili çanta kullandığımız dönemdir. tozluklar, walkman falan. 90'lar işte ne güzel.
iğrenç olmayan çok da güzel tadında günlerdi. vay anasını ne günlerdi ya dedirtir.
metal gruplarının ve en yakın arkadaşların adının yazılmasıyla kendini devam ettiren dönem.
bence gayet masumane , ve hoş görülen bir dönemdi.
benim çevrem için; daha çok kızlarda görülürdü ve aşk üzerine ingilizce sözler yazılırdı. (bkz: i will always love you)
evet, o iğrençliğin farkında olduğum için, müdahil olmadığımdan dolayı gururluyum hala.
bir de kafayı yanlardan kazıtma dönemi vardı. biraz daha düşünürsem birbirinden iğrenç bir sürü dönem ortaya çıkarıcam. büyümek güzel.
Hemen geçilmesi gereken dönemdir.
Tipik lise dönemidir.
iğrenç olmayan hatta özlenen dönemdir. bu dönemin sonrasıda çantaya rozet takma dönemidir.