bugün

böyle hocalar var birde di mi? her ne kadar kitap açtırsam da yapamayacak andavallar diyerekten. eski ev arkadasımın başına gelmişti böyle bir olay. ben talihsizlik olarak adlandırıyorum. sınava bir ay önceden aynı dersi aldığı arkadaşla çalışmaya başlarlar. e bir aylık çalışmayla geçmeleri gerek tabiki. malum birinci dönem biter herkes memlekete döner. sonuçlar açıklandığında beklendiği üzere sınıfın yarısı kalmış. bizim ikiliden biri kalır diğeri geçer. arkadaş dayanamaz telefonla arar hocayı.
+hocam beni bırakmışsınız.
+sen kimsin kızım?
+şu şu dersinizi almıştım hocam.
+istediğimi yazmamışsın ki bırakmışım.
+hocam nasıl bırakırsınız ercanla çalıştık biz o geçmiş ben kalmışım.aynı şeyleri çalıştık hep.
+kopyamı çektin sen?(sınavda kitaplar açıktır)
+hayır tabiki hocam. şikayetçiyim sadece.
+dilekçe getir ozaman.
+hocam ankara dayım gelemem
+izmir deyim bende ankara ya gelemem...
kazığın en kalınını atacak hocadır.
çok vardır bunlardan. biz de az girmedik zamanında, coğrafya kitabı ile edebiyat sınavına.
kitaptan doğrudan alıntı yapıldığında sıfır puan veren hocadır.
genelde yoğun işlem gerektiren matematik türevi derslerin hocasıdır. zira o kadar özgün ve uzun işlemlere karşın o kadar az zaman vardır ki eğer nasıl olsa kitap, defter serbest bir şekilde yaparım diye düşünülüyorsa hemen çalışılmaya başlanmalıdır. yoksa bir bakmışsınız kağıtlar toplanmaya başlamış bile.
cennetlik insandır.
soruları kitaptan sormamış hocadır.
Öğrenciyi rencide eden hocadır.

''işte! siz bu kadar malsınız ve yine kalacaksınız, biliyorsunuz di mi?''
büyük ihtimalle matematik hocasıdır ve sorduğu sorulara güvenmektedir. bilgiyle değil, zekayla cevaplanabilecek sorular sormuştur. idoldür.
güncel Önemli Başlıklar