bugün

tanımları boşa çıkartacak olan partizandır. bir partinin il örgütlenmesinde fiilen bulunmakta ve sözlükte de kendi görüşüne yakın şeyler yazan insanları kendi partisine çekmeye çalışmaktadır. 30 kişilik msn toplantıları düzenlemek sureti ile sözlükte sevmediği, farklı düşündüğü yazarları linç etme girişiminde de bulunmaktadır. msn toplanmalarındaki tavrı da "meydanı bunlara bırakmayalım, hep birlikte hareket edelim" cinsindendir. kendisine acımak ile birlikte propaganda konusunda ufak bir nasihatte bulunalım...

sen sahip olduğun dünya görüşünü, siyasi düşünceni, yaşam felsefeni anlat, bağlı olduğun siyasi oluşumdan bahset... eğer ki aklıma yatarsa zaten sen teklif sunmadan ben gelip sana "ben de sizinle beraber yürümek istiyorum" derim. ama partizanlığın temelinde saygısızlık olduğundandır belki bu patavatsızlık. sırf kendine adam toplayabilmek için hakkında gram bilgi sahibi olmadığın konularda yırtık dondan çıkar gibi çıkıp da avukatlığını yapmak da insanların aynı saygısızlık temeline oturtulmuş bir savunma psikolojisinin bir sonucudur belki. söyleyeceklerini doğrudan söylediğin takdirde cesur olursun, bunu yaparken de kullandığın üslup seni insan olanlardan kılar... he yoksa tüm yazarları dahi kendi safında toplasan ne çıkar? en çok toplaşıp kellemi vurursunuz, cinsel organımı taşla ezersiniz kurduğunuz mahkemelerde yargılayarak(!) ki bu manzara da çok tanıdık canlarım...
tkp'den olduğu da konuşulmaktadır kulislerde. kendi görüşüne yakın ama kendi ile aynı düşünmeyen adamları da, kendisine karşı düşüncelerini savunanları da yaftalamakta gecikmez ilgili hanım kızımız...