bugün

en çok korktuğumuz altımıza etmemize ramak kalan anlardır. örneğin;

sabri kaleyi gördü sabriiii

(gözler kapanmıştır yandaki arkadaşa)
-vurdu mu ?

+aç gözlerini abi vurdu vurdu.

-oh şükür görmedim.
(bkz: kedidir kedi)
bir kızın ofsayt nedir diye sorduğu andır.
(bkz: düdüklü tencere)
sözlükten uçurulduğunuzu öğrendiğiniz andır.
vizelerde gözlüklü gözlemcinin sizin arkanızdakine "hey sen! kopya çekmeye devam edersen okuldan uzaklaştırılırsın." diye hönkürdüğü andır. Yusuf Yusuf atar kalbiniz. Bir anlık kaynar sular boşalır kafanızdan aşağı.
ayrılık anı. çok korkuyorum. korktuğumun başıma geliyor olması daha korkutucu...
ekmek almaya gittim bakkal amcaya. son 3 ekmek vardı aldım onları tam çıkacakken bizim mahhalleden bi kız girdi çok tatlı bi kız öğrenci ünide. o da ekmek var mı diye sordu. bakkal amca beni gösterdi son 3 taneyi aldı diye.

kız bana baktı sonra ve "yaa rica etsem birini verseniz dedi bizim evde hiç kalmadı" dedi. anında koşarak uzaklaştım eve zor attım kendimi.

ekmeği kaptıracaktım az kalsın lan elim ayağım titriyor. *
- sabri kaleyi gördü sayın seyirciler!
gece tek başıma cinli, şeytanlı film izleyince çok tırsıyorum lan. tuvalete bile gidemiyorum. hele bide film izlerken rüzgar nedeniyle kapı, pencere kendi kendine kapanırsa, bazen gitmeme bile gerek kalmıyor. orada işimi hallediyorum. *
" - sırada ki sanatçımız nihat doğan.. "
karaköye giden o küçük turyol motorlarının içinde geçen her an. çok sallanarak gidiyo.
sözlükte iktidarı eleştiren cümleler kurduğumda çok tırsıyorum; ya sabah 5.30 da evi basıp beni götürürlerse diye düşünüyorum sonra geçiyor tabii.
diş hekimine gidince, bekleme salonundaki kasvetli süreçte çok korkuyorum sözlük. öyle böyle değil yani.
şuan yaşadığım, yazar olamazsam korkusu.
istisnasız her gece evin koridorundan geçerken karşımda duran aynadaki gölgeden korkuyorum. işin garip yanı gölge benim gölgem değil.
askılığın gölgesi. her gece korkulur mu amk.
5 sene evvel çeşme'de dalış sırasında yaşanan bir olay beni bitirmiştir.
45 m'de ekip olarak dalış yapmaktayız, bir ara uzaktan bize doğru yaklaşan birşey farkettim.
ulan beyaz arkaya doğru böyle uzanan tülümsü şeyler olan bu şey hafif hafif geliyor ama çok ağır hareket ediyor.
panikle yukarı çıkmak istedim sağolsun partnerim paleti yakaladı o da görmüş şey'i. tüm ekibi korku sardı, herkes geri çekilmeye
başladı. yukarı çıksan çıkamıyorsun 45 m'de deko yapmadan ne bok yiyeceksin vurgun kralı yersin.
farkettik ki bir ay balığı ağlara takılmış ve can çekişiyor. sonra ağır ağır uzaklaştı bizden.
ama ben de bulanık sıçtım tabi.
görsel
görsel
şu anda içinde bulunduğum anlardır. birisi son girdiğim entry'lerimi artılıyor. pm'den gelin lan korkuyorum olm.
boşalma anında odaya yabancı biri girmesi ve boşalmayı durduramamak.. istemsizce attırmaya devam etmek..
http://www.youtube.com/watch?v=Tl5Qx4M3jIE

işte bu insan bile denemeyecek varlıkları gördüğüm an. ara sıra açar izler korkudan ağlarım. * bunlar nasıl insanlar, bu nasıl ibadet, bu ne sapıkça korkunç bir şey ya. allahım evlerden uzak yarabbim..
birini üstüne basıp kırdığım, birini üstüne oturup yamulttuğum ve diğerini de bilinmeyen bir sebepten ötürü kullanılamaz hale getirdiğim için gözlüğümü bıraktığım yeri hatirlamadığımda bir telaş alıyor beni.
ekmek almak için evden çıkmıştım. Yürüdüm yürüdüm yürüdüm gideceğim yere vardım. Kafamı yukarı doğru kaldırdım. Bir de ne göreyim? "erkek kuaförü"ndeki yeşil maskeli adam! Ödüm bokuma karıştı onu görünce yemin ediyorum. O korkuyla ekmeği almadan geri döndüm.
bugün çöpçülerr çöp arabasına yetişemicek diye çok korktum arkadaşlar.
Az önce odamda otururken aniden bir torba sesi geldi, perde sallandı. Korkudan hemen başka odaya kaçtım. Böcekse eğer çok korkarım. Ya yanıma gelirse?
Dua et de insan olmasın böcek olsun.