bugün

herkesin başına gelebilecek anlardır, ve çeşitli sebeplerden dolayı utandırır bu anlar.
benim başıma gelen en utandığım anı ise;
arkadaşlarla ev tuttuk ve kira kontratına imza attıktan sonra ev sahibi evden gitmişti. bende, ayıptır söylemesi ihtiyacımı gidermek için tuvalete gitmiştim. ilk defa o tuvalette bulunduğum için kapıyı kilitledim sanmıştım garip bir kilit idi zaten. neyse ben tuvalete girdiğimden bir kaç dakika sonra bir grup kız öğrenci eve bakmaya gelmişler idi, malum bütün katlar aynı olduğu için bizimkine bakıp bir alt kattaki evi kiralayabilirlerdi. neyse ben kapının kilitli olduğuna güvenerek devam ettim işime. havada sıcak olduğu için üzerimde tişörtte yoktu. kızlar konuşmaya başlamıştı işte yok salon güzel yok odalar iyi falan filan gel zaman git zaman, tuvaletin önüne gelmişlerdi, ben hala rahattım çünkü kilitli idi ve o anda olanlar oldu, kapı açıldı ve karşımda kızları öylece görüverdim ve ne olduğumu şaşırdım kızlar da şok olmuştu, neyse ani bir hamle ile kapıyı kapadım ama iş işten geçmişti. sonra kızlar evden ayrılana kadar tuvaletten çıkamamıştım, neyse ki alttaki katı tutmadılar.
Kendini karizmatik bir erkek olarak göstermeye çalışan bir erkek olarak lisenin ilk günü kızlar tuvaletine girip işedim. Pisuvar yoktu ama arama gereği de duymadım. Elimi yıkarken tuvalete 3 tane kız girdi. "Napıyosunuz ya" dedim. Bir tanesi "Asıl sen napıyosun ya" dedi. Neyse efendim çıktım tuvaletten. Sonraki teneffüs tuvaletin önünden geçerken "Kız Wc" yazısı gözüme takıldı. Okulun ilk gününden mal olduğum bir andı. 2 sene geçti. O kızlar beni ne zaman görseler gülerler.
tv deki şebekleri görünce çok utanıyorum sözlük.
ailecek tv seyrederken birden tv' dekiler afedersiniz cima etmeye başlıyorlar. işte o zaman çok utanıyorum sözlük
bundan çok utanmıştım ama şimdi hatırladıkça gülerim. bir keresinde daha birinci sınıftayken son derse altıma işedim tutamadım yani saldım kasıktan ta bileğime kadar. sıcacıktı nasıl rahatladım ama anlatamam. sonrada montum vardı kırmızı renkli onu sardım belime eve kadar utana sıkıla herkesten kaça kaça bir kere daha işedim altıma. sonrada eve varmadan bir su birikintisinin içime attım kendimi sözde suya düşüp ıslandım. tabi ki evdeki dişi kurnaz tilki yer mi bunu bide dayak yedim bunun üstüne. sonrada oturdum televizyon başına power rangers izlemeye.
yazarların en çok utandıkları anlardır.
şahsen benim çok vardır. en garibi ise bir kafeye girerken cam kapıyı açık sanıp, kapıya kafa göz girmemdir. herkes bana "vay gerizekalı" diye baktı. içimden "ne bakıyonuz muna koyam, sizin de başınıza gelebilir" diye teselli etmeye çalışsamda olmadı. 5 dakika sonra arkadaşlarımla beraber oradan çıkıp gittim. bir daha da oranın önünden geçmedim.
(bkz: anket var dediler geldik)
(bkz: yer yarılsa da içine girsem denilen anlar)
hakkımda güzel şeyler söylenildiği an.

mahal vermiyorum bunu için, peh!
Lisedeyiz o zaman. Kızlar dedi 'film gelmiş, gemide diye. Tamam dedik, gidelim. Anlaştık 5 kız çıktık okuldan. Evlere dağıldık her zamanki gibi ben geç kaldım.

Filme girmiş kızlar, her yer karanlık bulamıyorum. Neyse gittim oturdum bi yere, arkadan şşt pişt sesleri geliyor, sesin geldiği yöne gittim.
-Ayşe sen misin? diye birinin kollarını uzun uzun mıncıkladım ta ki arkadan kahkahalar yükselene dek. Mıncıkladığım herifin hiç gıkı çıkmadı ya neyse.
Kızları buldum sonunda, başladık filmi izlemeye. Ne küfür bitiyor, ne tecavüz. Hadi çıkalım, gidelim diye yalvarıyoruz, cimri bir arkadaş var. Onca para verdim diyor, çıkmıyor filmden. içimizden küfrede küfrede, dışımızdan kızara kızara izledik filmi.
Film 15 dk ara olayına girdi ve o an ışıklar açıldı. Tüm salon erkek dolu. Tek farkla 5 tane mal kız var. (Biz.)
Birbirimizi ite kaka çıktık salondan. Ve afişi en son okuduk.
' gemide seks var' *
Küçükken televizyonda sevişme sahnesi çıkınca elime telefonu alıp mesaj yazdığım an.
üniversitedeydim. gnctrcll'nin yaptığı bir bilet alana bir bedava kampanyası ile pazartesi ve perşembe günleri oda ahalisi * olarak soluğu sinemada alırdık. film ayırt etmeden girerdik salona. işte yine böyle bir kampanya gününde bir arkadaşımla birlikte bilet almak için gişeye gittik. gişede genç bir kızcağız vardı ve o oturduğu için biz de ayakta dikildiğimiz için kızcağızı tepeden görebiliyorduk.
her neyse yerler beğenildi, biletler alındı. ben de bilet parasını uzattım. paranın üstünü beklerken kızcağızın göğüslerine kaçamak bir bakış fırlattım. tam bir zamanlama harikası olarak, kızcağız paranın üstünü bana uzatırken bu bakışlarımı yakaladı. öylece 2 saniye bakıştık. bana 2 yıl gibi gelen o sürede gözlerimi de çekemedim. kızdan gelen o bakışları da tam olarak adlandıramadım. ama şunu biliyorum ki hayatımda en utandığım andı. utana sıkıla para üstünü aldım ve arkama bakmadan çektim gittim.

(bkz: çek git bebeğim uzaklara)
üniversitede malum ilk ders ve tanışma faslının ardından hocanın * "arkadaşlar fazla kasmayın, ve korkmayın, ismi büyüktür, bölümde kalitelidir ama iti bağlasan 4 bilemedin 5 senede mazun olur" der. sınıftaki uğultunun bir an susması ve benim sesimin yankılanması ile hoca ile göz göze geliriz. "Az daha bağlarlarsa okula profesör bile olunuyor heralde" Vay aq o adama kantinlerde, koridorlarda, hatta dışarda ne çaylar ısmarlamışımdır ne çaylar. utandım mı bilmem de tırstım valla.
metrobüsle her sabah okula giderken kız arkadaşlarımla buluşurum ve her arkası dönük habersizce gördüğüm arkadaşımı korkutmak gibi bi huyum var çok zevk alıyorum bundan her neyse. Bir gün yine beni bekledikleri yere giderken baktım önden kıvırcık saçlı bi kız gidiyor boyuda aynı benim arkadaşım gittim ve fena şekilde dürttüm acayip korktu ama bana dönen yüz arkadaşım değildi hiç tanımadığım bir yüzdü şok oldum ve acayip utandım. Özrün haddi hesabı kalmadı ama kadın tek kelime edemedi. Şoka girmişti galiba.
Markette sepeti doldurmuş bir şekilde sıraya girdim arkamda hoşlandığım zat-ı muhterem neyse efenim herşey güzel derken sıra bana gelir ve cüzdanı evde unttuğumu farkederim tepeme baktığımda kaynar suları dökülürken görürüm ve durumu kurtarmak o anda zordur. Hay allah hehe görüyomusunuz unutmuşum ev de yakın gerçi gibi ve benzeri cümlelerle saçmaladım o zat-ı muhterem hala bana bakmakta ki gözgöze gelmemeye çalışmaktayım o değil tüm sıradakiler bakıyor kimi acıyarak kimi dalga geçerek derken herşeyi orda koyverdim cüzdanı almak üzere evin yolunu tuttum. Eve nasıl geldim bilmiyorum. Basit gibi görünse de oldukça utanç vericiydi.

Not: hoşlanılan kişi o an itibariyle kaçılan kişi olarak sıfat değiştirdi.

(bkz: cüzdana küfreden insanın dramı)
bir müşteri yeni aldığı dairesine kat kaloriferi yapmamı istemişti. parasını da peşin verdı. dairesine çıktık isteklerini not aldım .iki gün sonra daireniz hazır dedim ve kadıncağız gitti. bina inşaat halindeydi. ben de ustalara işi tarif edip oradan ayrıldım. müşteri, üç gün sonra işi görmeye gitmiş ve yanıma geldi biraz tuhaf yüz ifadesi vardı. dedi ki;
- benim dairede hiçbir şey yapılmamış ama bir alt kata tam istediğim gibi bir sistem döşenmiş.
ustalar 6. kat yerine 5. kata döşemişler. o andaki utancımı hiç unutmam.
bundan 2 yıl önce şuan eski olan sevgilimle tatile gitmiştik. erkek arkadaşım bir süreliğine dışarı çıkmıştı. benimde midemde biraz sorun vardır. bende odada biraz uyukluyordum. sonra telefonla beni arayarak hazırlanmamı ve dışarı çıkacağımızı söylemişti. bende yavaştan hazırlanmaya başladım ama telefon konuşmamızdan hemen 2 dakika sonra geleceğini hiç tahmin etmemiştim ve odada nede olsa yalnızım diye pırt yapmıştım ama ne pırtı. yok öyle bir koku. malum midemde biraz sorunluydu.kapı çaldı içeri girdi hemde o kokunun üzerine. o utancımı anlatamam. elim ayağım birbirine girmiş zaten yeni uyanmışım. hemen çaktırmadan parfüm sıkmaya başladım balkonun kapısını açtım. oda pek bozuntuya vermemişti ama bir on saniye kaldı etrafa bakarak. gerçekten iğrençti.o koku hala burnumda okadar yani.
deneme sınavında aşırı sıkışmama rağmen tuvalete gitmeyip kıvranırken osurmuştum, işte o zaman çok utanmıştım.
olaylara kendi siyasi görüşü ile bakan, kendinden olmayan düşüncelere düşman, bunu zikreden insanları ise haksız yere çaylak yapmaktan zerre kaçınmayan, eleştriye cevap vermeyen, sözlük moderasyonu ile karşılaştığınız andır.
alt kattaki komşu hanımefendinin; "üst kata çık. bir çocuk var, uçanı kaçanı biliyor. ona sor!" demesiyle evime yol almasını sağladığı güzel komşu kızının oda kapısını açtığı anda, burhan çaçan'dan nene türküsünün dinleniyor olması..

http://www.youtube.com/watch?v=zmOAqD1BK50
küçükken mahallede hoşlanılan kızın evinizin önünden geçerken o an annenizin yanağınıza indirdiği tokadıdır efendim.
karşı cins tarafından süzülmek.
* *
otobüsten inerken merdiven var sanıp ayağımı boşluğa atıp düşüşümdür. o anda herkesin bana baktığını bazılarının ise kahkaha atmamak için kendini zor tuttuğunu gördüm.
Ailemle birlikte film izlerken sevişme sahnesi çıktığında çok utanıyorum. Hemen su içmeye gidiyorum.

Gerçekten televizyonda ailece izlenebilecek birşey kalmadı.
özel mesajla burç muhabbeti yaptığım kişiyle yazışırken argo tabirleri kullanmam sonucu kibar ol öküz demesi. Meğersem bayan bir yazarmış.
Yerın dıbının adresını versenız cok guzel gıdebılecegım anımdır. Henuz 2 saat once yasadım olmıycak bırsey soyledım ve hakkında konustugum kuzenım kapıyı caldı duymamıs olma ıhtımalı de var ama bence duydu. Hay allahım ya kotu bırımıyım ben.
güncel Önemli Başlıklar