bugün

25 ocak 08 de gösterime girecek olan tim burton-johnny depp ortaklığı. ayrıca kadroda Helena Bonham Carter, alan rickman ve Sacha Baron Cohen de var...

film 18. yy ın sonlarına doğru yaşayan sweeney todd adlı ingiliz psikopatın hayatını anlatıyor.

johnny depp hayranlarına duyurulur...
http://www.imdb.com/galle...lery&path_key=0408236
Harry Potter filminden tanıdıgımız Bellatrix Lestrange'i canlandıran kadının basrollerden birinde oynayacagı filmdir.

(bkz: psikopat berber)
filmin resmi sitesi için:
http://www.sweeneytoddmovie.com/
tim, depp ve elfman üçlüsünün bir efsane daha yaratacakları koyu tonlu film.
sabırsızlıkla bekletiyor.
tim burton'dan müzikal içerikli bir gerilim filmi. aynı isimli 1936 tarihli bir film olmakla beraber, filmin konusu bir broadway müzikali.

sweeney todd aslında sıradan bir adamdır ama elinde güç bulunan bir hakim haksız yere onu suçlar ve ülkeden sürdürür. böylelikle sweeney'nin karısını da elde etmiş olur. sweeney bir gemiyle gizlice ülkeye geri dönmeyi başarır ve intikamını almak için çalışmalara başlar...
tim burton ın johnny deep yanına kendi eşi olan Helena Bonham Carter da katıp nescafe 3 ü bir arada gibi mükemmel karışım oluşturdugu tadından yenmez film. *
bu sene sessiz sakin yapılan golden globe ödüllerinde sweeney todd en iyi film ve en iyi aktör johhny depp seçildi.

pek tabii ki ülkemize de gelecek olan film herhalde yine johnny depp' i vazgeçilmezim olmasını bir kat daha arttıracaktır zanlımca.
"sweeney todd fleet sokağının şeytan berberi" olarak 15 şubat'ta türkiye' de yayınlanacak film...
bu ay afişini empire dergisinin verdigi heyecanlandıran film.
afisinin nedensa bana su posteri hatirlattigi film.

önce afis;
--spoiler--
http://www.imnotallowedon...osted/st-movie-poster.jpg
--spoiler--

bu da aklima gelen baska bi filmden * bi poster;
--spoiler--
http://data-allocine.blog...row-the-chair-4900002.jpg
--spoiler--

cok mu benziyo? yooo. ama aklima geldi napim!
(bkz: johnny depp/#2949105)
imdb'de şimdiden 185.sırayı parsellemiş yeni tim burton filmi. müzikalden nefret eden biri olarak tim burton hatrına izlemeyi düşünüyorum yoksa bilumum kitlenin hayranı olduğu depp ile alakası yok. burtonn adamım..
Feci Spoiler icerir

--spoiler--
sweeney todd'un istemeden karısını oldurdugu film.Aynı zamanda filmde zararsız duran kucuk cocukta sweeney todd'un bogazını hc tereddut etmeden keser ve ondan hemen once de sweeney todd tim burton'un filmdeki karısını diri diri yakar
--spoiler--
--spoiler--
http://en.wikipedia.org/wiki/Sweeney_Todd_(musical)
--spoiler--
johnny depp'in ilk müzikalidir. Müziklerini danny elfman'ın yapmamış olması ilginçtir, ayrıca italian job ve ocean's eleven gibi bir yeniden yapımdır.
15 şubatın bu sene sinema severler için görsel bir şölene dönüşmesine ve ayaklar sallanarak beklenmesine sebebiyet veren film. there will be blood ile birlikte cuma günü vizyona giriyorlar. tim burton için gidip izleyecek olan birçok insandan biriyim ben de..
Helena Bonham Carter a birkez daha hayranlık duymama sebep olan film. bir kadın bu kadar mı yakışır perdeye. film bahane helena şahane. depp de döktürmüş. üstelik müzikal falan ama gerçekten son derece eğlendirici. özellikle filmin atmosferi harika.
johnny depp'in rolü için bir türk'ten kısa süreli bir berberlik eğitimi aldığı müzikal film.
tim burton yine olağanüstü bir atmosfer yaratmış, oyunculuklar süper, şiddet tam dozunda, şarkılar ayarında, yalnızca sonunda biraz baştan savmalık sezdim. daha iyi bir son yazılabilirdi diye düşünüyorum ama genel olarak yine tim burton kalitesinin altına asla düşmemiş bir film olmuş.
"bloody yeah!" diyerek en kısa ve öz tasviri yapılabilecek bir film.
intikam intikam sesleri arasında, usturanın o zarif inceliği ve parlaklığının arkasında bıraktığı kesik damarların müzik ile dans ettirilmesinin yanında bir hayatta kalma savaşı. görsel anlamda siyah tonun asaletini ve 18. yüzyıl sonları ingiltere'sinin eşsiz sokak görüntülerinin çok iyi kullanıldığı yapım.

depp ve Bonham Carter'ın, izleyiciye hayal olarak lanse edilen deniz kıyısı görüntüleri oldukça hoş. özellikle todd'un, hapishane giysisi menşeili olan elbisesi ve ebleh olarak uzaklara bakışı küçük bi çocuğu andırırken bi hayli eğlendim. son olarak spoiler verelim;

--spoiler--

filmde ilk olarak adolfo pirelli'nin çırağı olarak gördüğümüz çocuktan başka hiçbir karakter hayatta kalmıyor. öyle bi kıyım ki, suretini sadece berber koltuğunda 20 saniye gördüğümüz 6-7 adam da çörek mi pasta mı neyim oldu. çörek pasta demişken, dev kıyma makinesi çok süper.

--spoiler--
johnny depp 'in deyim yerindeyse döktürdüğü dün izlediğim; tim burton' nın ve helena bonham carter' ın oyunculuğu karşısında saygıyla eğildiğim film. simsiyah ve bir tutam beyaz saçıyla, beyaz pudrasıyla ve yüzündeki nefretle sweeny todd' un havasına daha ilk sahneden girmiş bile.

johnny depp' in oyunculuğunu iyi olduğunu konuşmaya gerek yoktur zanlımca. zaten bunu dünya ahiret bilmekte ve söz etmekten de çekinmemektedir. ancak ne vardır ki bu filmin müzikal olduğundan da bahsedersek eğer johnny depp' in nasıl da şarkılar söylediğini sesinin bir anda nasıl alçalıp nasıl yükseldiğini ve bunu profesyonelce yaparken filmi çekmek istediği zaman tim burton teklifi götürdüğünde neden heyecanlandığını ve korktuğunu gayet iyi anladım. diyeceğim şudur ki sweeny todd'u johnny depp'ten iyi kimse oynayamazdı.

filmin siyah beyaz olması tim burton' nın aslında filmleri için nasıl bir taktik geliştirdiğini de açıkça ortaya koyuyor. filmde kasvet yaratmak istenerek yapılmış ve yeterince gerilimi yaşıyorsunuz zaten.

sweeny todd' un tek başına elinde usturasıyla sokaklarda şarkı söyleyerek ve sorular sorarak dolaştığı sahne ise bazı filmlerden kafanızda belirgin sahneler kalır ya işte o sahneler de kalmaya değer nitelikte.
bir tim burton filmini daha görmenin mutluluğuna erişmiş şahsım buyurur ki:
makyaj, kostüm, müzik , görüntü yönetmenliği, kurgulama açısından mükemmel bir filmdir. tipik bir tim burton filmi, kimi yerlerde Makas Eller ( Edward Scissorhands ) kimi yerlerde Ölü Gelin'i ( Corpse Bride) hatırlatan film, daha önce yıllar boyu müzikal olarak tiyatro sahnelerinde sunulmuştur.
londra'da geçen film eminim herkese şunu söyletir. 'en güzel londra tim burton'un gözündeki londradır.'
ayrıca Johnny Depp sürdürdüğü saçma korsan serisinden sonra, bence bu filmle, mükemmel oyuncu kimliğine geri dönmüştür.
film bir müzikal olduğu için herkese hitap etmez. sinemadan çıkan insanların alaycı bir şekilde 'benim karnım acıktı' cümlesini şarkı söylerek kurmaları sinir bozucudur, ama 'johnny depp'i görelim, aman hastasıyım, ay çook yakışıklı amaaaaağ' diye kikir kikir sinemaya giren kızlardan ve 'kan görelim, çatır çutur kafa kesiyomuşlar lan filmde' diye sinemaya giren pek vahşi, haşin erkek takımından daha farklı bir yorum beklenemezdi..

--spoiler--
Sweeney Todd, cinayet işlerken olaylara tanık olan erkek çocuğu sandığı, tanımadığı, hiç görmediği deli gibi görmek, sarılmak istediği öz kızına 'yüzümü unut' der ve bunlar ona söyleyeceği son sözleridir.
--spoiler--
an itibariyle izlemekten sıkılmış bulunmakta olduğum kan dolu sahneleri olan filmdir.johnny deppin oyunculuğuna lafım olamamakla beraber,filmin müzikal olması beni son derece sıkmıştır. filmi özetlemek gerekirse ki, sweeney todd isimli eleman evli ve süper şirin bir kız çocuğuna sahip bir babadır.asıl adı benjamin barkerdır.alçak hakim trufin sweeneynin karısına göz dikip sweeneyi bir şekilde karısından uzaklaştırır ve kendisi sahiplenir ve tabiki de çocuğunu. daha sonra karısı dilenci kılığına girip hatta direk dilenci olup kızının zorla kapalı tutulduğu evin olduğu mekanda takılmaya başlar ve kızına bakan abazaları sweeney todd ruhunu affetmez diyerek uzaklaştırır ki bir eleman onun lafını dinlemez, ki zaten dinlemese iyi olur çünkü sweeneynin elemanıdır kendisi birazcık.kızın takip edildiğini farkeden alçak hakim trufinse kızı başka yere kapatır ama izim sweeneynin elemanı onu ordada bulur ve bir şekilde onu sweeneynin yanına getirir. sweeneynin karısı için kendisini zehirledi diyen kadınsa sweeneye aşıktır ve onun işlediği her cinayetten kalan insan parçalarını keklerine koyar ve satıp para kazanır,ilk önce sweeney kurbanlarını berber koltuğuna oturtur sora boyunlarını keser,daha sonra hazırladığı koltuğun ayak kısmına basarak alt kattaki hazneye düşer kurbanlar ve daha sonra orda ayıklanıp yanan kazana atılır.kıyma makinasından geçirilip kek yapılır ama dilenci bu sıralarda sweeneyin yanına gelir ve gariptir ki tanımaz ve sen katilsin der,bu sırada sweeney onu tanımaz ve öldürür aşağı atar. sweeneyin kızı orda bulunmaktadır ki sweeneynin elemanı kızı kurtarıp evine getirir. ama kızı orda bırakır ve meçhul bir yere gider. daha sonra sweeney kızı tam görüp öldürecekken aşağıdan gelen çığlık sesine koşar ve kızada sakın kıpırdama der.merak ediyorum ki kıza öyle dedi ama kız öleceğini bile bile nasıl orda bekler,salak mı bu kız niye kaçmasın ki kapı baca açık yani.her neyse devam ediyorum.sweeney aşağı iner ve bir şekilde orda öldürdüklerinden birisinin karısı olduğunu farkeder,sonra kendisine kurbanları kamufle etme konusunda yardım eden kadını yanan kazana atıp diri diri yakar ki zaten kadın canlı cenaze gibidir.kendilerinin yanında çalışan ufaklıkta cesetleri gördükten sonra bir yere saklanmıştır ve sweeney karısının başında oturup zırlarken,bizim velet yediği kaba tükürmek suretiyle sweeneyi öldürür.aynen sweeneynin taktiğiyle tamda boyundan.peki aklımda kalan soru işaretleri ne olacak.kızını bulup getiren çocuk nereye gitmiştir ve ona ne olmuştur.ufak çocuk ne olmuştur.yani film hoş olmakla beraber kopukluklarla doludur özellikle son yarım saati.film tamamen karanlık ortamlarda çekilmiş ama bir iki rüya sahnesi güneşlidir.onun dışında filmde mum ışığından başka güneş ışığı dahil başka aydınlanma nesnesi bulunmamaktadır.
Müzikal sevmem , hayatta izlemem diyorsanız gitmeyiniz (Ki film için tam olarak bir müzikal denilemez). He bunun dışında müzikallerle hiç bir sorunum yok diyorsanız son iki üç yılın en iyi 3 filminden birini izlemiş olacaksınız. O kadar şahane...
londra'da yasamis ve bir suru cinayet islemis berberin hikayesini anlatan film.

konu: super.
oyunculuk: super otesi.
muzikler: guzel.
goruntuler: muhtesem.

olmus mu ? olmamis.

ben hic sevmedim. korku ve muzikal bir arada olmamis. ben ciddi bir korku filmi bekliyordum ama muzikale razi olmak zorunda birakildim. bence tarantino bu filmi yapsaydi cok daha guzel olurdu.

muzikal seviyorsaniz zevk alirsiniz belki. sevmiyorsaniz uzak durun. sinema'da hayal kirikligina ugramis onlarca insan gordum.