sscbnin amerika tarafından kurulmuş olması

insanı gerçekten hayrete düşüren olaydır. Resmi tarihe göre devrim sonrası batılı devletler, beyaz orduyu desteklemiştir, oysa gerçek yani yazılmayan tarihte ise abd'nin derin devleti yani önde gelen aileleri ve bunların diğer ülkelerdeki uzantıları, pazar açmak maksadıyla bolşevikleri ve kızıl orduya yardım etmişlerdir, fakat anlam veremediğim ve bulamadığım yer kırılma noktasının neresi olduğudur, her şey güllük gülistanlıkken, 2.dünya savaşı sonrası yükselen komünizm tehlikesi mi bu iki ülkeyi düşman etmiştir?

devrim yapan halkın gücünü ve etkisini es geçen aşırı bir ifade.

bu arada abd belki baştan çok yüklenmemiş olabilir, ama yine de canla başla sscb kurulmasını desteklediğini iddia etmek biraz abestir (bkz: i dünya savaşı sonunda sibirya da itilaf işgali). kapitalizmin ilk iktidara geliş noktalarından biri olan bir devletin sscb karşıtlığını da tamamen 2. dünya savaşı sonrasında başladı gibi düşünmek biraz abestir. bununla birlikte 2. dünya savaşı öncesinde aşırı bir sscb karşıtı tavır izlememiş ve 2. dünya savaşı'nda da hitler gibi bir tehdit karşısında işbirliğine gitmiştir.

amerika diye bir ülkenin aslında olmaması realitesini öğrenmeden önceki son safhadır.

-düşmansız ideoloji yaşamaz efendim.
-iyi ama düşmanımız kalmadı, her kesi yendik.
-kendimiz yaratırız efendim... arzu edilen sosyal düzen zıt güçlerin kesişmesinden doğar...