bugün

cogu oldukca genc oldugundan* fazlaca zaman almayacagini dusundugum caba. * ***
- 3. kattan aşağı ip sarkıtıp kedilerle oynamak
- karşı apartmandaki arkadaşın balkonuna şeker,çikolata atmak;kalmayınca geri istemek
- aile fertlerini amuda kaldırmak, onlara köprü kurdurtmak
- barbi-ken evlendiren kızlara tuhaf tuhaf bakıp erkeklerle koşu yarışı yapmak,yenilince dövmek
- halk oyunlarına katılıp kendinden ağır kıyafetlerle yıl sonu gösterisine çıkmak
- bisiklet hastası olmak;hatta kaykay,paten yarışları yapmak,bu tiplerle komik çeteler kurmak
-iki apartman arası ip gerip voleybol oynamak
-bir sürü çatpat alıp karınca yuvasına tıkmak, orada patlatmak
-kurbağa toplamak
-uyumayıp bir köşeye saklanıp aile büyüklerini dinlemek
-sabaha karşı güm be de güm gelen ramazan davulcusuna sinir olup ağlayarak babayı istemek
-tapa,bilye** oynamak
-mustafa sandal'ın ilk şarkısı bu kız beni görmeli bana kazak örmeli bilmem ne diye bağıra bağıra şarkı söyleyen kızları anneye şikayet etmek,annenin ağlamaklı ve umutsuz bakışlarına maruz kalmak
-abinin gece yarısı gitar tıngırdatmasını dinlemek,konserlerine gidip yaptığı işten anlıyormuş gibi davranmak**
-balık kurşunu yutup hastanelik olmak
-abi tarafından yine 3. kattan aşağı sarkıtılmak,dünyanın kaç bucak olduğunu görmek
-etrafta perende atarak gezmek *
radyo uludağ'da çokca yapılan terapi seansları, özellikle beninharfleri tarafından. (bkz: radyo uludağ ın terapistleri)
(bkz: ücretsiz terapi seansları)
gök gütültüsünden çok korkmak.
sabah erken okula giderken köpek sülalesiyle karşılaşmak, kaçacak delik arayıp bulamamak.
ders çalışamadan okula gidildiğinde öğretmen tahtaya kaldıracak diye ödün kopması.
annenin ağlamasına dayanamamak.
okul günü aileden birini okulda görmek, kötü bir şey olmuş hissine kapılıp paniklemek. *
cok eglenceli olacagını düşündügüm çalışmadır. merak etmedigim kişilerde yok degil hani. *
- balkonu, yan balkondaki komşu çocuğuyla babannenin el emeği,göz nuru, sandıktan çıkma dantelleriyle sürte sürte silmek...
- her yağmur yağdığında, kapıyı açık buldukça kaçıp bahçede çamurların içinde zıplamak....(geçen gün farkettim ki annem bize hiç -üstünüzü batırdınız- diye kızmamış. Sabırlı kadın vesselam. Hep derim.Allah onu yanlışlıkla aşağıya,buraya yollamış)
- küçükken bahçede kümes ve tavuklar vardı. Civcivler çıkmadı mı daha diye * yumurtaları her gün kontrol ederdim *
- beyazeşya kolisinden terasa ev yapmak. Kızıp bahçeye taşınmak, komşu bahçenin çocuklarıyla çamur savaşları...
- terasta patlatılan maytaplardan dolayı 2 apartman ötedeki karakoldan aileye şikayet edilmek
- düşen kuş yuvasını sahiplerinin ağaca çıkartamayacağından endişe edip tırmanıp yerine koymak. Tutunulamayan dallardan dolayı yere hızlı iniş... * korkudan aile morlukları görene kadar söyleyememek.
- öğledensonraları bisikletle, kardeş ve kuzenlerle gezmeye gitmek. Beğendiğimiz bahçelerin meyvelerinden faydalana faydalana dinlenmek. Ya da hiç olmadı ordan sağa sapıp nehirde yüzmek.
- sabah denize gidip, bütün gün akdeniz güneşinin altında ızgara olup, akşam ezanında eve sürünerek * dönüp, duş, yemek, sonra yatsı ezanında jilet gibi tekrar dışarı çıkmak.
- gündoğumunu seyretmeye gidip arabada uyuyakalmak
- minik kurbağalar yakalayıp balkonda beslemeye kalkmak, ertesi sabaha bulamamak (hain kuşlar!)
- geceyarısı su içmeye kalkıp uykusersemi üzerine basılan küçük pembe kertenkele için 1 hafta yas tutmak
- bilyede herkesi ütüp eve bir çuval bilye ile dönülmesi. Annenin uzun süre onları tepecek yer bulamaması. Sonunda yaşın yeterince büyüdüğüne beni * ikna edip bilyeyi mahalledeki çocuklara dağıttırması...
- börtü böceğe merakımı faydalı alanlara (!) yönlendirmek için ailemin bana minik bi mikroskop alması. Herşeyi didik didiki inceleyip odamı "örnek"lerle doldurunca da bisikletimi yenilemişlerdi....
(bkz: freud un sözlükte yazar olması)
yazarların ipliğini pazara çıkarma gayretinde olan girişim.*
Kişinin neden yazar olduğunun sebebini bulmak.
çocukluğuna inilen kişinin emrah olması durumunda psikoloğun duydukları karşısında ne tepki vereceği merak konusudur.

emrah: odaya girdim, bi adam vardı, anam vardı, adam anamı bağlamış bişey uzatıyodu sonra bana baktı devam etti sonra ben ...
psikolog : başka
emrah :çalışıyodum ustam vardı, kahveye gitçem dedi, dükkanı kapatıp eve gittim, evde ustam vardı, fermuarını çekti, kapıdaydı, halden anlarsın demi dedi ben anlamadım, kapıyı açtım,..
psikolog : değiştir
emrah : anam vardı, evden kaçtı, aradım bulamadım, sonra kerhanede çalıştığını duydum, gittim ordaydı,..
psikolog :yeter leyn, freud gelsin kendi bulsun senin derdini, başlıcam anana!!!
emrah :şu yetime bi sen koymamıştın, sen de koy ne bakıyosun he , hiç o. çocuğu görmedin mi..
-bakkala gidip şeker,çikolata,bisküvi... gibi onca şey alıp sonra bakkala 'dayım sonra ödeyecek' diyerek veresiye yazdıran sonuçta dayısından olan azarı işiten çocuk benim!

-anneannesi banyodayken kapıyı kilitleyip anahtarıda alarak evden kaçan, sonrada parkta oyun oynarken bulunan ufaklık benim!

-öndeki dişi biraz yukarıda olduğu için ağzını ne kadar kapasada o dişi görünen ve inatla diş göstermenin yasak olduğu bir oyuna katılan sonuçta sürekli ebe olan saf çocuk da benim! (tabi tel takıldı sonra)