sosyalist devrimden sonra türkiye de yapılacaklar

avrupa daki devrim muhabbettinden uzak kalan güzel vatanımın hakettiği günler yakındadır. dürüst olalım bunun hepimiz farkındayız. devrim hi. bu kadar yakın ve gerekli olmamıştı. 68 kuşağının başarısız ve acemi ayaklanma hareketi sonrası bu sefer daha güçlü, daha tecrübeli ve daha akıllıyız.

türkü, kürdü, ermenisi, lazı, çerkesi, arabı vs. ile yaptığımız devrimi sürekli kılmak geçmişte ölen bütün devrim şehitlerine olan borcumuzdur. yapacak çok iş var yoldaşlarım. bu köle yetiştiren ve tek tip insan oluşturmak için var olan eğitim sistemi olmak üzere tüm sistemleri yıkıp yenisini yapacağız. biz devrimcilere düşen görev sandığımızdan çok büyüktür.

kemalistleri, milliyetçikleri, din bezirganlarını dize getirmek ve pasivize etmek epey uğraştıracak bizi. ama olsun varsın hepimiz gönüllüyüz bu işte!

kaf dağındaki ejderhanın ağzındaki zehirli elma alınacaktır. ılımlı islam mı ılımsız islam mı tartışmalarının olduğu abd mandasına koşan memleketimde sosyalist devrimden sonra yapılacaklar işte bu kadar anlamlıdır.

- oğlum tonguç! hadi uyan okula geç kalacaksın!
+ ya bi dur anne ya. en güzel yerinde içine sıçtın rüyanın.

diyaloğuyla yarıda kalması muhtemel eylemler bütünüdür.

(bkz: hanım koş devrim var)

cahil kalma hakkının yasaklanması.
kimse cahil olmamalı

youtube açılacaktır. sonra tekrar kapanacaktır.

taksim de yüzbinlerce kişi halay çekecektir.

(bkz: devrimci kesimin hayal dünyası)

o sözde devrimciler 5 dk.içinde fraksiyonlara bölünüp birbirlerini yok edecekler ve halkı sosyalist devrim belasından kendi kendilerine kurtaracaklardır. hoş halkın sosyalist devrime destek vermesi bir rüyadır ama yine de kazara gerçekleşirse olacağı budur. içiniz rahat olsun, korkmayın sakın.

ek: eksi oy butonuna basmaktan başka bir halta yaramayan bazı sosyalist görünümlü sözlük karakterleri sıkı çalışmışlar. arkadaş söyledi de haberim oldu. 10 mayısın en kötü, 4-10 mayıs haftasının ise en kötü 3. mesajı olmuş yukarıda yazdıklarım.

ey eksi oy sevmekten başka bir marifeti bulunmayan topluluk. oylamayı umursamıyorum *, tıpkı sizi de takmadığım gibi. karmayla devrim rüyalarda bile olmaz. hadi siz butonlarla oynaşın biz de gerçek dünyada yaşamaya devam edelim.

onu bunu bilmem de;
bu sözü söyleyince yapılacak espri bir tane. o da kalk üstünü ört bilmem uyan.
neden bu kadar ütopya olsun ki, her sabah evinin önünü temizleyen çöpçüyle. her gün emirler yağdıran patronunun aynı seviye de olması bu kadar korkunç bişey mi?

(bkz: kemalistlerle dincileri bir tutan çakma devrimci)
edit: eksici ibneler boy boy, soksun size kovboy.

Yapılacaklar listesi hazırdır önemli olan nasıl yapılacağıdır. Gerçekten nasıl yapılacağı üzerinde detaylı bir analiz yapılmadığı sürece yapılacakların hiçbir anlamı yoktur. Aksi taktirde parti programında yazan üstün körü hedeflerle bir açmazın içine düşmek kaçınılmazdır. Öncelikle sosyalist üretimin yasalarına uygun üretici güçlerin oluşturulması ve tam bağımsız, reel üretimin(sanayi ve tarım) geliştirilmesi öncelikli olan bir kalkınma programı hazırlanmalıdır. Zira bu ülkeden nato'yu, ab ve abd finans sektörünü, yerli tekelci kapitalistleri, imf ve dünya bankasını defettikten sonra ilk yıllarımızın kübadaki gibi olması kaçınılmazdır. Ve bir zaruret olarak diğer sosyalist ülkelerle işbirliği.

gerçekleşmesi halinde*, rahmetli necip hablemitoğlu'nun sovyet rusya da devlet terörü isimli kitabında yazılanların birebir uygulanacağı eylemler bütünüdür.

türkiyenin kılınacak cenazesi için sala verdirip mevlit okutmak.

ciddi bir sürgün hareketine ihtiyaç vardır. zira ülke kanser olmuştur ve bu zararlı urlardan kurtulmanın tek yolu onları kesip atmaktır. bile bile eğitimsiz bırakılan halk ciddi bir şekilde ve ussal olarak eğitilmelidir. milliyet, din, futbol, seks iğretilerinin üstü örtülmeli; yerine insanın özü olan iyilik, güzellik ve gerçeklik getirilmelidir. aşk yüceltilmeli, cinselliğin aşkın meyvesi olduğu gerçeği insanlara verilmelidir. tüketim çılgınlığından insanlar ancak sosyalleşerek kurtulabilir. insanlara; barınma ve beslenme ihitiyaçlarının onlar için yeterli olduğu; her şeyin fazlasının dünyaya ve insanlara zarar verdiği; spor izlemenin değil, spor yapmanın faydalı olduğu; en başarılı hastalıkla mücadelenin hasta olmamak olduğu gerçekleri hatırlatılmalıdır. dönüştürülebilir enerji kaynakları kullanımı hızla teşvik edilmeli, tüm içten yanmalı motorlu ekipmanlar elektrikli olanları ile değiştirilmelidir. bu şekilde gidersek üzerinde yaşaycak bir dünya kalmayacağını anlatmalı, ülkedeki ve dünyadaki doğa katliamı durdurulmalıdır. istanbul hızla boşaltılmalı ve güvenli hale getirilmelidir(deprem, sel, doğal afet tehlikeleri). ülkedeki amerikan işgali altında bulunan askeri üstler geri alınmalı, önce yurtta, sonra da dünyada barış sağlanmalı; bütün dünya ile birlikte silahsızlanmaya gidilmelidir. aksi takdirde bu pis ve iğrenç sistem, kadınları ve erkekleri fahişeliğe zorlayan, insanları köleliğe iten, birilerinin sırtına basmayı öğütleyen kapitalist sistem içinde bulunduğumuz ülkeyi ve dünyayı kasıp kavurmaya devam edecektir.

kaybedeceğimiz tek şey zincirlerimizdir.

(bkz: kapitalizmin bilançosu)
(bkz: üçüncü dünya savaşı güncesi)

bu karanfil kokan ülkede yaşayıpta deniz görmeyen güzel gözlü insanlarımıza ülkenin tüm imkanları eşit olarak sağlanacaktır.

1 mayıs dışındaki tüm resmi tatiller iptal edilecektir. kıçımızı yaymaya değil çalışmaya ihtiyacımız var.

dini bayramlar konusunda da nacizane fikrim kitlesel bir bayram havası olur ama tüm gün tatil olmaz. çünkü tahmin edebileceğiniz gibi sosyalist türkiye nii dini yoktur. bizler için d müslümanlık ile hristiyanlığın farkı yoktur. ramazan bayramını tatil yapıpta christmas ı tatil yapmamak olmaz. daha bunun yahudisi var, ortodoksu var osu var busu var. ardı arkası kesilmez bunların.

caddelere fidel caddesi, guevera sokak gibi isimler verilecektir.

bilet alan, almayan herkese büyük ikramiye çıkacak, herkes para iadesini alacak.

artik yurdum insani da ulkemize gelen turistler gibi cok uygun fiyata tatil yapabilecektir. kendi ozgurlestirdigi toprakalrda gezinmek, stres atmak icin, emekli olmasina veya tomarla para harcamasina gerek kalmayacaktir.. cunku burasi herkes gibi kendi yurdudur. o kadder !

(bkz: bi ufak su dökmek)
(bkz: devrim yorgunluğunu tuvalette atmak)

planlar yine ulu sözlükte yapılacak, yapıldığı gibi kalacak, ülke bok yoluna gidecektir.

(bkz: uyanın lan artık 2000 li yıllara geçiş yaptık)

zamanla sahteleştirilmiş, kuklalaşmış insanlar tarafından hayal olarak görülebilecek kadar aciziz yazık ki. sosyalist bir görüşün hakimiyeti bu ülkede hakiki bir devrim olacaktır. uyanacaktır ülkem insanları kabus dolu geceden. erişecektir birey olmanın verdiği eşsiz duyguya. saygı duyacaktır kendisine en başta, çünkü saygı görecektir.

hile hurda, eşitsizlik, haksızlık, torpil olayı kalkacaktır mesela. kullanılmayacaktır bile bu kelimeler, güven olacaktır, sözde yöneticiye* ve tüm insanlara. kişisel çıkarın birinci planda olması değil midir bizi bize düşüren, koltuk sevdasını kara sevdaya dönüştüren... boynumuza atılan kalın ipleri kaldırıp atamayışımız, kardeşimize bile kazık atışımız, beleşten bir iğnemiz daha olsa mutluluğun doruklarına yükselişimiz, kuyruğun en arkasında olabilme ihtimalini düşünemeyişimiz...

bir ütopya değil başkalarının özgürlüğünü kısıtlamadan özgür kalabilmek, paylaşabilmek cebimizdeki iki olanın birini verebilmek, yardın edebilmek zorda olana...
ancak çok fazla çalışanın, çok fazla emek verenin diğerinden çok kazanmasından daha doğal ne olabilir. o kadar alışmış ve kabullenmişiz ki, koltuğunda oturan koca göbeklilerin kabarık cüzdanlarının olmasına ve bu ceplerine sığdıramadıkları cüzdanlarına saygı duymaya. sıradan bir öğrencinin parası yetmedi diye yediği yemeğe horlanırken; para babası, son model arabalı, dişi kürdanlı, koca göbekliden para bile istemeye tenezzül edilmez. 'çok ayıp sizden de mi para alacağız?' sözleriyle önünde eğilinir.

sosyalizm bekçileri kol gezerse beyinlerde, hayatın en ücra yerinde bile, son bulacaktır bütün bunlar. vurgulayamadığım daha milyonlarca derdimiz son bulacaktır. açılacaktır kardeşliğin kolları insanlarımıza.

eğer birşey yapılacak bir Türkiye kalırsa ortada, sosyalizmin hala hayatta olduğunu sananlar büyük bir hayal kırıklığına uğrayacaklardır. bu süslü kelimelerle ne kadar emperyalizmin esirmiymişiz gibi gösterilmeye çalışılsada bu ülke emperyalizmin en alasından tekrar ayağa kalkmıştır. yaşasın hakların kardeşliği sözündeki kardeşlik insan olmanın verdiği aç gözlülük ile savaşa dönüşecektir belkide devrimde sonra. * hala 19.yy dan kalma kuramları ayakta tutmaya çalışmak, uygulandığı ülkelerdeki sonuçlarını incelemeden ısrarla taparcasına savunmaya kalkışmak sosyalizm değil faşizmdir. sosyalist devrimden sonra bu yeni dünyanın uzaya çıktığı 21. yüzyılı yaşadığı zamanlarda ülkede yapılacak tek şey ülkenin bir yüzyıl daha geriye gitmemesini ummaktır. yoksa kardeşlik, sevgi kolları, ekmeğimi paylaştım al senin olsun güzel kardeşim hepimiz kardeşiz ben yemiyorum al sen ye usta şirin bana bir araba yap yok bunlar. * insanlar kişisel menfaatlerini düşünmelidir.* haklı çıkarlarına göre hareket etmelidirler. ne kadar itici bir kelime gibi gözüksede ekonominin olmazsa olmazıdır.*
(bkz: hacı koş devrim oldu) *

70 milyon kişi sibiryaya sürgüne gönderilebilir.