bugün

Gunduzu huzur, gecesi huzun. Ozellikle de eylul. Mazlum bi ay eylul, sessiz sedasiz iddiasiz gelisiyle, gamsiz agustostan sonra, onarmaya geliyor sanki bizi.

Neden boyle?
"sular sarardı, yuzun perde perde solmakta
kızıl havaları seyret ki, akşam olmakta"

ahmet haşimin şu şiirine bayılıyorum. ömrün son demlerine, gün sonuna, sonbahar başlangıcına, yaşlılığa, vedaya hazırlığa .. el hasıl en hüzünlü zamanlara dikkat çekebilmekte bununla.

sonbahar gecelerinde yalnızlar, ayrı kalmışlar, sıladakiler, en önemlisi de evsizler veya yakacak odun kömür bulamayan anne babalar acı çekerler.
evet herşey edebiyat değil, hayatın tam kendisidir acı, acizlik.

biz edebiyatını yaparken birileri acısını tadıyor bu hayatın. sonbahar yaklaşıyorken düşkünlere bi el mi uzatsak ?