bugün

dünyanın en kötü şeyi değildir*
düzeltilip tekrar yakılıp keyifle içilebilecek sigaradır.dert edilmemesi gereken durumdur.
başa gelebilecek iğrenç bi durumdur.ya keyif için ayrılmıştır o ya da parasızlıktan içilmek için doğru zamanı bekliyordur.doğru zamanda yanlış bi hareketle her şey mahvolur...
filtreyi kırıp atar, 'daha tok bir içime kavuştum' diye kendinizi kandırırsanız
üstesinden gelinebilecektir.
izmariti kesip atılırsa afiyetle içilebilecek keyif sigarasıdır.
kişinin dalgın olduğuna işarettir.
hele de gece geç saatte yapılmışsa günün en kötü anıdır. mecburen filtresiz moda ayarlanarak içilmesi gereken sigara haline gelir. sigarayı filtresiz içemeyenler için acı sondur. ağlama duvarıdır.
basindan kaynar su dökülmesiyle esdeger olaydir. sinir, caresizlik, cocuksu bir isyan sözkonusudur.
söz konusu sigara sabah ezanından bir iki dakika önce yakılmış ve de evde başka sigara kalmamış ise intihar teşebbüsü caizdir.
öl daha iyi.
tekellerde filtresiz pall mall'in satılmamasına küfür ettirir.
(bkz: #2254228)
makasla yanan kısım kesilir, filtre biraz küçülür ve içime hazır bir sigara elde edilir.
yıllar sonra gelen edit: yakma lan sakın tersten falan. kaç para oldu sigara. vay amk.
bir nevi küfür talimi.
son golü artistik olsun diye popoyla ya da eğilerek kafayla atmak gibidir. nfs oynarken bitiş çizgisine yaklaşıldığında diğer rakiplerle aradaki fark açılmışsa arabayı ters döndürüp geri geri giderek finish çizgine gelmek gibidir. evin içinde çıplak koşmak gibidir. aslında bir anlamı olmadığı halde muazzam bir anlamı varmış gibi davranmaktır, bir yaşam tarzıdır.
geri dönülemeyecek kadar fena yakılmışsa, izmarit kırılır. ve yine izmaritin olması gereken yerden yakılarak tüttürülür.

abartı gelmesin

eğer en yakın sigaraya bir dört saat kadar uzakta ise, hiç bir şekilde içilemeyecek olan sigaranın tütünlerini yiyenler de var.

edit: açıp açıp kaçıyorlar efendim başlıkları.
kimse sahibi çıksın ulan.
dumanı götten üflemekle sonuçlanır.
benjamin button'ın yapmasını beklediğim harekettir.
aksam eve dönerken arkadaştan yatmadan önce içmek için bir sigara alınmıştır ve eve gitmek için yola koyuldugunda çoktan son sigaranın vereceği keyfi düşünerek tatlı hülyalara dalınmıştır. ta ki bu durum anahtarı kapının deliğine sokana kadar devam eder. şimdi sırada kettle a su koyup sallama çay hazırlamak vardır. su kaynayana kadar gecelikler giyinilir ve sigara içmek için bütün hazırlıklar tamamlanır. çay demini alırken son kontroller yapılmıştır ve sigara yerli yerinde hala sağlam bir şekilde durmaktadır. mutlu bir şekilde elinde bardakla odaya girilir. pencere açılır ve gökyüzündeki eski sevgiline benzeyen ay a selam verilir. artık olay senden kopmuştur gidersin uzak diyarlara cebinden sigarayı cıkartığını bile farketmezsin sigarayı ağzına götürsün ve cakmağını çıkartırsın. bahçedeki ağaçlar, elektrik telinde ki baykuş hatta eski sevgiline benzeyen ay bile feryat figan eder sakın yakma dur tersten tutuyorsun ama nafile çoktan kendinden geçmişsindir duymazsın hiçbirini. herşey bir kaç saniye içinde olup biter geriye kalan tek şey izmaritin yanmış olan pis kokusudur.
Eğer sigara alınamayacak bir saate ise hayatta yapılabilecek en büyük hatalardan biridir.
züğürtlüğün en coşkulu anlarını yaşadığınız bir zamanda gerçekleşirse, nirvanaya göz kırpmanıza neden olacak durumdur. para yoktur. saat gece yarısını göstermektedir. "gece canım çeker lan içmeyeyim ben bunu" düşüncesiyle saklanmış sigaraya huşu dolu gözlerle bakılır. şefkatle okşanır. duygusal bir ortam oluşturmak için ışık söndürülür. baba korkusuyla cam açılır. oda kokusunu giderecek kokulu mum yakılarak duygusal ortamın içine sıçılır. zira mum şeftali kokuludur. mumun tavanda oluşturduğu titreşimler, ay ışığıyla dans etmektedir. radyo açılır. tesadüf bu ya, ilk açılan frekansta "sigaramın dumanına sarsam saklasam seni" parçası çalmaktadır. açık camdan sızan soğuğu iliklerinde hisseden bünye mum ışığı ile aydınlanan odada sigarasını yakma gafletine düşer. sigarasına son kez bakıp çakmağı ateşler. fakat o da ne! sigaranın ucu tutuşmuştur. bu duruma anlam veremez. içine derin bir nefes çeker ama sigaradan alev fışkırmaktadır. korkuyla sigarayı söndürür ve acı gerçeği görür. sigaranın izmariti kömür olmuştur. acıların en büyüğünü sindirme zamanıdır şimdi. o zaman ben turuncu giyeyim der anlamsızca. nirvana kapısı aralanır, ışığa doğru uzun bir yolculuk başlar.
sari izmarili sigaralar icerek, ortadan kaldirilabilecek bir sorundur.
sarı izmaritli sigarayla bile aşılamamıştır, filtresiz sigara içmenin o kadar da kötü olmadığı bünyeye kabul ettirilmeye çalışılmıştır. (bkz: ben değil bir arkadaş)
beyaz filtreli sigaralarda, loş ortamlarda yapılması muhtemel eylemdir.
(bkz: mallık parayla mı)
kendine küfürler yağdırmak ile sonuçlanacak olaydır. Çaresizlik ve öfkenin karışımından oluşan garip bir duygu hali içine girilir. Beterdir.