bugün

evet hepsinin diyememekle birlikte birçoğunda gördüğüm durumdur bu. solcu ya da sağcı olmayan bir insanım, zaten günümüzde ikisininde içinin boşaldığına inanırım o yüzden objektif bakarak düşündüğümü söyleyebilirim. çevremdeki birçok solcu arkadaşta bunu görüyorum.

sağcı parti gelir ve kültür merkezi yapar semtine, başlarlar hemen itirazlara. ne gerek vardı, sanki oraya giden mi var, sergiyi kim ne yapacak, burdan para yediler zaten.

metrobüs konusu açılır, metrobüse gerek mi vardı, sıkış sıkış orda insanlar, sanki bize bir faydası var, para yemek için yapıldı belli.

yol yapılır, ihaleden para yemek için yol yapıyorlar buraya insanları düşündükleri yok, zaten buraya yol gereksiz iyice trafik sıkıştı.

e cehenenemin dibi canım. herşeye muhalefet herşeye muhalefet. bir yeniliğede güzel olmuş de, he para yenmiş yenmemeiş gene eleştir o allahın emri zaten ama en azından hergün kullandığın bir yeniliğide beğen, destekle.

solculuk neden bu halde ülkemizde anlamış değilim.
eskiden solcular yeniliğe açık,çok okuyan,çok yazan,kültürlü,samimi bir çizgide ilerliyorlardı ama ne olduysa doksanlardan sonra bu tam tersine döndü.şimdilerde sağcılar bu özellikleri barındırırken ya da barındırmaya çalışırken solcuların kısıtlamacı,içe kapalı,gittikçe kemalist bir çizgiye kaymaları,özgürlük düşüncelerinden ödün vermesi durumu ortaya çıkmıştır.türkiyede gerçek bir sol görüş tam anlamıyla hakim değildir.ve eski solcuların yerini bugün sağcı-muhafazakar kesim almaktadır gittikçe.
tayyibin zamanında gelecek tüm yeniliklere karşıdırlar. ülkenin kalkınmasını istemezler fakat lafa geldiğinde (bkz: milliyetçi)yiz diyerek geçinirler. bu şahısların gerçek milliyetçiler olmadığınıda en iyi kanıtlayan gazetecimiz (bkz: yiğit bulut)'tur.
(bkz: muhafazakarlık)