bugün

türkiye genelinde sıklıkla karşılaşabileceğiniz bir belediye davranışıdır. insan hayatının hiçe sayıldığı, mültecilerin dahi gelecekleri politikacıların iki dudağının arasına sıkışmış ve hatta yine ülkelerin kendi aralarındaki pazarlıklarına bağlı iken sokak hayvanlarını konuşuyor olmak biraz abes olsa da çok basit bir uygulamanın hayata geçirilmesinde zorlanan belediyelerin yine birçok insanın hayatını etkileyebilecek ölçüde karar alma mekanizmasına sahip olması da düşündürücüdür.

sokak hayvanlarını toplayıp kulaklarına küpe takıp, kısırlaştırarak bu vehametin önüne geçeceğiz sanıyorlar ama o hayvanları tekrar sokağa salıyorlar. şimdi avrupa'da, misal ingiltere'de, tek bir hayvan göremezsiniz sokakta. - geceleri tilki ve parklardaki sincaplar hariç -

barınağı kur. gönüllü veteriner bul, sen belediyesin. kasapları haraca bağla. çıkan atık etlere el koy. benzer işletmelerdeki atık gıdalara da el koy. anlaş yani, el koy dediysek. bu hayvanları yedir. doyur. sokağa salma, şehir dışlarına bırakma.

bu başlık özelinde, üstteki entry baz alınarak, turhal belediyesi ve benzer davranışları sergileyen tüm belediyeler şahsımca politik ön yargılar ve sempatiler olmaksızın kınanmıştır.