bugün

kişiye indirgenmiş tartışmaların vazgeçilmez ifadesi.

meali şudur: "benim sevdiğim insanı sen de sevmek zorundasın yok sevemiyosan onun hakkındaki düşüncelerini açıklama benim olduğum yerde."

bi kere kimse kimseyi sevmek zorunda değil. hem de karşılığında ne iyilik görmüş olursa olsun. bunu iyice kavraması gereken arkadaşlar var hala. sanırım yaşları küçük akli melekeleri tam olarak gelişmediği için hala bir takım devlet başlanlarının ya da cemaat liderlerinin icraatlerini sayıp "ama o olmasaydı şimdi şu şu şu da olmazdı, ama o olmasaydı hepimiz siki tutardık sen de olmazdın" diye saçmalayarak servgi saygı devşirmeye çalışıyorlar. ulan ona bakarsak hz. adem olmasaydı şimdi hiçbirimiz olmayacaktık inanışa göre! farzımahal tarihçiliğini bir kenara bırakın bi beş dakka! öte yandan bir baba oğluna yüklü bir miras bırakmış olabilir, ona huzurlu bir hayat yaşaması için her şeyi sağlamış olabilir ve fakat bütün bunlara rağmen çocuk babasını sevmeyebilir, saygı duymayabilir. kemdisini sürüm sürüm süründüren bir kıza ise kendine zarar verecek kadar aşık olabilir, kime ne?

lan ne demek yahu! sevmediğim insana niye saygı duyacakmışım! bak bir de saygı duymak zorundaymışım! kim zorluyor lan beni buna! ya da seni kim zorluyor bunu söyleyen arkadaş, gel beraber mücaadele edelim böyle istemediğin bir zorunluluk hissediyorsan, baskı altındaysan. kimse kimseye saygı sevgi duyma mecburiyeti dikte edemez. sen sev, say, karışan mı var? sevmediğim bir insan hakkında kimse benden saygı bekleyemez. ben de kendi sevdiklerim için beklemem, hakkım yok. kimse hiçbir şeye mecbur edilemez bu konuda..
cahil ayaktakımının, faşistlerin ve statükocuların zırvalarından biri. bu adamların saygıdan anladığı eleştirmemektir.

(bkz: atatürk ün eleştirilemez olduğu gerçeği)
"kimse kimseyi sevmek zorunda değil ama saygı duymak zorunda" dense de yalandır. ahlaki değerlerden yoksun şerefsiz birine nasıl saygı duyar insanoğlu, akıl sır ermez.
(bkz: eleştiriyi hakaret olarak algılamak) ile birleşirse statükoculuğu, adam kayırmacılığı, fanatik/partizan/militan faşizanlığını oluşturacak cümle.
doğru bir önermedir. sevmek öznel olabilir fakat saygı genel bir yargıdır.
Doğruluğu benim için de kabul edilebilir
ancak uygulama konusunda aynı şeyi söyleyemeyeceğim.
yaşadığın ülkeyi, içinde bulunduğun toplumu ve en önemlisi aileni.
akıllı olun yakışıklılar, güzeller.
ögretmenlık yaptıgım süre ıcınde neredeyse her gün terbıyesiz
ögrencılere söylemek zorunda kaldığım cümle.
saygıya değer birşey yoksa saygı duyulmaması gerektiğinden çürüyen önermedir. mesela * *
en kötü insandan bile öğrenilebilecek bişeyler vardır. yok ben kendi fikrimden başkasına saygı duymam diyorsan, kafasını kuma gömmüş gergedandan başka bir şey değilsindir.
meali şudur ki;

azıcık insanlığın varsa ve bir topluma istemesen de dahilsen, o toplumdaki bireyleri ağzından salyalar akıtarak azarlayamazsın. kendinde bu cür'eti görmene lafım yok lakin, aslında bir sperm parçasının yumurtaya saldırmasından ibaret olan bir var oluş öykün var. bu yüzden de haddini bil insan gibi yaşa. senden bir önceki sperm seni geçseydi hiçbir kifayetin olmayacaktı. bu denli tesadüfi bir varlığa emanet edilmiş ruhunu, köpek gibi havlamak yerine insan gibi konuşmaya harca.

daha da özeti: insan ol.

edit: saygının kelime manasını bildiğinizi umarak bu yazıyı yazmış bulunmaktayım. saygı duymak; türlü densizliklere sessiz kalmak değildir. saygı duymak, göreceli olmayan bir saldırganlık haline "aman o da kendi fikri" deyip sırt dönmek değildir. saygı, bencilliği en aza indirgeyerek karşındaki insanın da yaşama, düşünme ve kendini ifade etme hakkı olduğunu bilmek ve idrak etmek demektir. bu idrak halini geride bıraktıktan sonra, sevmek zorunda olmadığınız zatlarla, önce dinleyip anladıktan sonra konuşmayı (çemkirmeyi değil) denerseniz yeterince saygılı olmuşsunuz demektir.
duyulmak zorunda olan saygıdır. evet sen başkasını sevmiyorsun onada saygı göstermiyorsun diyelim ama bu son derece bencilce bakış açısıdır. aynı şeyler karşı taraf içinde geçerli olur o da seni sevmek zorunda olmaz ve saygı görmezsin. ama işine gelmeyince
-bana böyle davranamazsın demeyide bilirsiniz.
oh ne güzel bir ortam dimi! saygısız ve şerefsizlerle dolu bir dünya çekilmez.
saygı duyulacak bir tarafı olmayan insanlar tarafından ortaya atılmış cümledir. saygı kazanılır, göte sürülecek tarafı olmayan adama saygı duymam. ne duyacağım ya. hiç bir şey için zorunda değil kimse lakin;

kişinin hakları başkasının hakkını engellediği anda biter düsturundan dolayı, saygı göstermediğimiz kişilerin hakkını kullanmasına izin verilmelidir, yoksa kişinin de saygı duyulacak bir tarafı kalmaz.
saygi duymayi saygisizlik yapmanin zitti sanan insanlarin agzina pelesenk olmus laf. sevmiyorum, terbiyesizlik de yapmiyorum. sana karsi net bir bicimde bir saygisizlik yapmiyorum ve icimde saygi barindirmak zorunda da degilim. aciklayici mi? saygi duymak apayri bir sey, saygisizlik yapmak baska. bunun ayirdina bi varin artik.
"ya sev ya terket" lafını anımsatmış başlıktır.