bugün
- ali erbaş10
- akp seçmeni13
- sinemaların batma aşamasına gelmesi22
- sivasspor'a verilen penaltı26
- anın görüntüsü17
- belediyeler el değiştirince bütün foyalar döküldü22
- patiswiss17
- 23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı14
- bülent uygun13
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi19
- ismail kartal8
- 22 nisan 2024 sivasspor fenerbahçe maçı31
- trollerin karışması8
- fenerbahçe12
- sözlük yazarlarının pankekleri13
- yoga eğitmeni uzun boylu motorcu şamatacı erkek9
- her yaptığı yemeği paylaşan kızın amacı8
- profesyonel fotoğraf makinası tavsiyeleri10
- türk kızlarının beğenmediği erkek tipi13
- inmesi binmesinden daha zor olan şeyler14
- stanleywhite10
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı9
- junkman8
- siklememenin getirdiği huzur9
- icardi190511
- fenerbahçe'nin bu sene de şampiyon olamaması8
- yazarların en rum özelliği11
- galatasaray9
- bakire misin diye soran erkek12
- xdearm8
- johnny bellington17
- icardi1905'in adam gibi adam olması15
- chp genel merkezi önündeki aşırı üks araçlar9
- icardi1905 silik olsun kampanyası16
- binali yıldırım'ın servet15
- mersinden kıbrısa yüzmek12
- sözlükte fake alacak kadar ezik olmak8
- güzel kızların size abi demeye başlaması11
- arda güler9
- türk kızlarının zenci sevdası13
- susmayan durmayan israile gemi ticareti8
- evlenmezsek yaşlanınca ne yapacağız sorunsalı8
- bir insan sizi ne kadar kırabilir13
- şu anda çalan şarkı11
- sevgili kendim12
- afrika ülkeleri ve türkiyedeki enflasyon oranları29
- abberline tarzı saçma sapan başlıklar açmak8
- icardinin bir haftada 600 üzeri entry girmesi8
- ekşi sözlük11
- türk kızlarının beğendiği erkek tipi16
aramıza yetmez ulu cami minaresi
bizi ancak ayırır bakırköy tımarhanesi
sevgilim ben seni inek gibi sevdim
sen de bu sevgiyi katır gibi teptin
sevgilim aşkınla başım belada
seni düşünürken uyumuşum helada
not: sözler bana ait değildir. kaynak yazmak isterdim ama nereden duyduğumu hatırlamıyorum.
bizi ancak ayırır bakırköy tımarhanesi
sevgilim ben seni inek gibi sevdim
sen de bu sevgiyi katır gibi teptin
sevgilim aşkınla başım belada
seni düşünürken uyumuşum helada
not: sözler bana ait değildir. kaynak yazmak isterdim ama nereden duyduğumu hatırlamıyorum.
seviyorum ama kimi
en tatlı birisini
nasıl söylesem sana
ilk harflere baksana
en tatlı birisini
nasıl söylesem sana
ilk harflere baksana
Avuçlarımda beş çakıl taşı
Birkaç midye kabuğu senden arda kalanlar
Yanaklarımda sonbahar hüzün göz yaşı
Anılarsa mazideki yalanlar
Oysa senle gelmişti yüreğime bayram
Akdeniz seninleydi seyran
Sen; kelebeğin kanatlarında
Deniz aşırı ülkelerden gelip saran
Mavilerime maviler karan sevgilim
Kutsal ateşe benzerdi o buselerin
Tortusuydun , şarap tadında gecelerin
Sen hayallerim sendin gerçeğim
Eylül bezenmiş gurbet çiçeğim
Sıla kokardı tenin burcu burcu
Yokluğun bana ölüm orucu
Sınırsız yaşasak da bu aşkı
Yüreğimden tut beni, sımsıkı
Düşersem umutlarım düşer, ben biterim
Düşlerim sevgilerim biter, çeker giderim
Sessiz bir şarkı olurum dudaklarında
Kayıp yüz olurum bu şehrin sokaklarında
Beynimde vurgun veda sözleri
Göğsümde aşkın ayak izleri
Beni abislere gömdüğün günden beri
Kırmızı güllere düşen şebnem
Ey gönlümün güzelliği diğer yarısı
Yapraklar sararınca mı düşer
Düşeceğinden mi kesilir safran sarısı
Bu nasıl tutkudur nasıl ilk kalp ağrısı
Hangi canan saçlarında asar bir canı
Hangi gurbet sinesine basar
Böyle ayrılığı, ey canımın sancısı
*
Birkaç midye kabuğu senden arda kalanlar
Yanaklarımda sonbahar hüzün göz yaşı
Anılarsa mazideki yalanlar
Oysa senle gelmişti yüreğime bayram
Akdeniz seninleydi seyran
Sen; kelebeğin kanatlarında
Deniz aşırı ülkelerden gelip saran
Mavilerime maviler karan sevgilim
Kutsal ateşe benzerdi o buselerin
Tortusuydun , şarap tadında gecelerin
Sen hayallerim sendin gerçeğim
Eylül bezenmiş gurbet çiçeğim
Sıla kokardı tenin burcu burcu
Yokluğun bana ölüm orucu
Sınırsız yaşasak da bu aşkı
Yüreğimden tut beni, sımsıkı
Düşersem umutlarım düşer, ben biterim
Düşlerim sevgilerim biter, çeker giderim
Sessiz bir şarkı olurum dudaklarında
Kayıp yüz olurum bu şehrin sokaklarında
Beynimde vurgun veda sözleri
Göğsümde aşkın ayak izleri
Beni abislere gömdüğün günden beri
Kırmızı güllere düşen şebnem
Ey gönlümün güzelliği diğer yarısı
Yapraklar sararınca mı düşer
Düşeceğinden mi kesilir safran sarısı
Bu nasıl tutkudur nasıl ilk kalp ağrısı
Hangi canan saçlarında asar bir canı
Hangi gurbet sinesine basar
Böyle ayrılığı, ey canımın sancısı
*
arka sokaklarda bulmuştuk birbirimizi,
yaratmıştık kendi çizgimizi.
en güzel anlar kayıp giderken zamanımızdan,
kader ne yapıp edip ayırdı kalplerimizi.
hep böyle mi olmalıydı?
dürüstlük kazanmamalı mıydı?
nasırlaşırken benim kalbim,
sana orada bir yer kalmalı mıydı?
zaman dediler ilaçtır dediler,
kandık, dinledik birer birer.
bir daha kaybetmeyeceksem eğer,
yalan da söylerim ne fark eder?
yaratmıştık kendi çizgimizi.
en güzel anlar kayıp giderken zamanımızdan,
kader ne yapıp edip ayırdı kalplerimizi.
hep böyle mi olmalıydı?
dürüstlük kazanmamalı mıydı?
nasırlaşırken benim kalbim,
sana orada bir yer kalmalı mıydı?
zaman dediler ilaçtır dediler,
kandık, dinledik birer birer.
bir daha kaybetmeyeceksem eğer,
yalan da söylerim ne fark eder?
bir gün gelir de unuturmuş insan,
en sevdiği hatıraları bile.
bari sen her gece yorgun sesiyle,
saat on ikiyi vurduğu zaman,
beni unutma.
çünkü ben her gece o saatlerde,
seni yaşar ve seni düşünürüm.
hayal içinde perişan yürürüm.
sen de karanlığın sustuğu yerde,
beni unutma.
o saatlerde serpilir gülüşün,
bir avuç su gibi içime, ey yar.
senin de başında o çılgın rüzgar,
deli deli esiverirse bir gün,
beni unutma.
ben ayağımda çarık, elimde asa,
senin için şu yollara düşmüşüm.
senelerce sonra sana dönüşüm,
bir mahşer gününe de rastlasa,
beni unutma.
(bkz: ümit yaşar oğuzcan)
en sevdiği hatıraları bile.
bari sen her gece yorgun sesiyle,
saat on ikiyi vurduğu zaman,
beni unutma.
çünkü ben her gece o saatlerde,
seni yaşar ve seni düşünürüm.
hayal içinde perişan yürürüm.
sen de karanlığın sustuğu yerde,
beni unutma.
o saatlerde serpilir gülüşün,
bir avuç su gibi içime, ey yar.
senin de başında o çılgın rüzgar,
deli deli esiverirse bir gün,
beni unutma.
ben ayağımda çarık, elimde asa,
senin için şu yollara düşmüşüm.
senelerce sonra sana dönüşüm,
bir mahşer gününe de rastlasa,
beni unutma.
(bkz: ümit yaşar oğuzcan)
bu yaşa geldim içimde bir çocuk hâlâ
sevgiler bekliyor sürekli benden.
insanın bir yanı nedense hep eksik
ve o eksiği tamamlayayım derken
var olan aşınıyor azar azar zamanla.
anamın bıraktığı yerden sarıl bana
anıların kar topluyor inceden
bir yorgan gibi geçmişimin üstüne.
ama yine de unutuş değil bu
sızlatıyor sensizliği tersine.
senin kim olduğunu bile bilmezken.
sevgiden caydığım yerde darıl bana.*
sevgiler bekliyor sürekli benden.
insanın bir yanı nedense hep eksik
ve o eksiği tamamlayayım derken
var olan aşınıyor azar azar zamanla.
anamın bıraktığı yerden sarıl bana
anıların kar topluyor inceden
bir yorgan gibi geçmişimin üstüne.
ama yine de unutuş değil bu
sızlatıyor sensizliği tersine.
senin kim olduğunu bile bilmezken.
sevgiden caydığım yerde darıl bana.*
ben şimdi biraz da
senin için görüyorum;
gökyüzünün parlak
bakış seken mavisini.
ben şimdi biraz da
senin için duyuyorum;
gecenin o sarsak
yokuş çıkan ezgisini.
ben şimdi kanayarak
senin için yaşıyorum;
sazan derisi gibi
günlerimi külle soyarak.*
senin için görüyorum;
gökyüzünün parlak
bakış seken mavisini.
ben şimdi biraz da
senin için duyuyorum;
gecenin o sarsak
yokuş çıkan ezgisini.
ben şimdi kanayarak
senin için yaşıyorum;
sazan derisi gibi
günlerimi külle soyarak.*
ben güzel gözlü kadınları severim
bir de küçük ayaklıları, uzun boyunluları
hem nasıl severim, öyle severim işte
terler avuçları, kesilir solukları
ben mahzun kadınları severim
yavru ceylanca kadınları, ürkekçe
hem nasıl severim, öyle severim işte
bilemezsiniz ne güzeldirler, öpüştükçe
ben akıllı kadınları severim
düşünen, az konuşan, çok bilen
her yerde, her zaman nazı çekilen
hem nasıl severim, öyle severim işte
içimde büyük, sonsuz ateşler yanmalı
ölümüm bile o kadının yüzünden olmalı
ümit yaşar oğuzcan
bir de küçük ayaklıları, uzun boyunluları
hem nasıl severim, öyle severim işte
terler avuçları, kesilir solukları
ben mahzun kadınları severim
yavru ceylanca kadınları, ürkekçe
hem nasıl severim, öyle severim işte
bilemezsiniz ne güzeldirler, öpüştükçe
ben akıllı kadınları severim
düşünen, az konuşan, çok bilen
her yerde, her zaman nazı çekilen
hem nasıl severim, öyle severim işte
içimde büyük, sonsuz ateşler yanmalı
ölümüm bile o kadının yüzünden olmalı
ümit yaşar oğuzcan
dilsiz apartmanından vefa apartmanına
bir dilsiz,bir kör,bir sakatım:
gönlümün yarasına bunları yazmaktayım
geceleri gündüzleri kenara koymaktayım
gidilecek tek yer var kokun olmayan
oraya doğru yol almaktayım
vefa apartmanı:
kapa kapılarını,dön sırtını,
asla sana koşmayacağım
nasıl ki kırdın kolumu kanadımı;
bekleme;
pencere gül atmayacağım.
vefa apartmanı*
dik yamacın en tepesinde dört katlı
dışı sarı boyalı,yirmiiki kapılı
dördüncü kapıda bıraktım;
gençliğimi,hayallerimi,umutlarımı
fakat yine de doymaz vefa apartmanı!
i̇hanet en çok sana yakıştı
şimdi çek perdelerini,kapa kapılarını
ankara* bugün seni izlemeli
yakma ışıklarını,
öyle karanlık ol ki
kimse fark etmemeli içindeki karanlığı
vefa apartmanı*
yıkıl git hayatımdan
adın dilime dokunmamalı
dilsiz apartmanı*
yol üzerinde beş katlı
boyası dökülmüş,dokuz kapılı
sekizinci kapıdan girdi ihanet
soydu yalnızlığımı;öptü kokladı
elimden tutup pencereden baktı:
bakdedi:
bütün yollar bana çıkıyor,gördün mü?
baktım:
tepeye doğru üç yol
üçü de karanlık
dilsiz apartmanı*
aç kapılarını
yak ışıklarını
seni kimse görmemeli
ah kimse bilmemeli:
sekizinci kapıda neler yaşandığını
şimdi susuyorsun dilsiz apartmanı*
en büyük gururlar kapında yatmalı
dilsiz apartmanı*
yak ışıklarını,aç perdelerini
bin bir renkle doldur kapılarını
bugün bayramındır;
toprağa gömdün
vefasız ankaranın
vefasız apartmanını .
bir dilsiz,bir kör,bir sakatım:
gönlümün yarasına bunları yazmaktayım
geceleri gündüzleri kenara koymaktayım
gidilecek tek yer var kokun olmayan
oraya doğru yol almaktayım
vefa apartmanı:
kapa kapılarını,dön sırtını,
asla sana koşmayacağım
nasıl ki kırdın kolumu kanadımı;
bekleme;
pencere gül atmayacağım.
vefa apartmanı*
dik yamacın en tepesinde dört katlı
dışı sarı boyalı,yirmiiki kapılı
dördüncü kapıda bıraktım;
gençliğimi,hayallerimi,umutlarımı
fakat yine de doymaz vefa apartmanı!
i̇hanet en çok sana yakıştı
şimdi çek perdelerini,kapa kapılarını
ankara* bugün seni izlemeli
yakma ışıklarını,
öyle karanlık ol ki
kimse fark etmemeli içindeki karanlığı
vefa apartmanı*
yıkıl git hayatımdan
adın dilime dokunmamalı
dilsiz apartmanı*
yol üzerinde beş katlı
boyası dökülmüş,dokuz kapılı
sekizinci kapıdan girdi ihanet
soydu yalnızlığımı;öptü kokladı
elimden tutup pencereden baktı:
bakdedi:
bütün yollar bana çıkıyor,gördün mü?
baktım:
tepeye doğru üç yol
üçü de karanlık
dilsiz apartmanı*
aç kapılarını
yak ışıklarını
seni kimse görmemeli
ah kimse bilmemeli:
sekizinci kapıda neler yaşandığını
şimdi susuyorsun dilsiz apartmanı*
en büyük gururlar kapında yatmalı
dilsiz apartmanı*
yak ışıklarını,aç perdelerini
bin bir renkle doldur kapılarını
bugün bayramındır;
toprağa gömdün
vefasız ankaranın
vefasız apartmanını .
desem ki
desem ki vakitlerden bir nisan akşamıdır,
rüzgârların en ferahlatıcısı senden esiyor,
sende seyrediyorum denizlerin en mavisini,
ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim,
senden kopardım çiçeklerin en solmazını,
toprakların en bereketlisini sende sürdüm,
sende tattım yemişlerin cümlesini.
desem ki sen benim için,
hava kadar lazım,
ekmek kadar mübarek,
su gibi aziz bir şeysin;
nimettensin, nimettensin!
desem ki...
inan bana sevgilim inan,
evimde şenliksin, bahçemde bahar;
ve soframda en eski şarap.
ben sende yaşıyorum,
sen bende hüküm sürmektesin.
bırak ben söyleyeyim güzelliğini,
rüzgârlarla, nehirlerle, kuşlarla beraber.
günlerden sonra bir gün,
şayet sesimi farkedemezsen,
rüzgârların, nehirlerin, kuşların sesinden,
bil ki ölmüşüm.
fakat yine üzülme, müsterih ol;
kabirde böceklere ezberletirim güzelliğini,
ve neden sonra,
tekrar duyduğun gün sesimi gökkubbede,
hatırla ki mahşer günüdür!
ortalığa düşmüşüm seni arıyorum.
(bkz: cahit sıtkı tarancı)
desem ki vakitlerden bir nisan akşamıdır,
rüzgârların en ferahlatıcısı senden esiyor,
sende seyrediyorum denizlerin en mavisini,
ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim,
senden kopardım çiçeklerin en solmazını,
toprakların en bereketlisini sende sürdüm,
sende tattım yemişlerin cümlesini.
desem ki sen benim için,
hava kadar lazım,
ekmek kadar mübarek,
su gibi aziz bir şeysin;
nimettensin, nimettensin!
desem ki...
inan bana sevgilim inan,
evimde şenliksin, bahçemde bahar;
ve soframda en eski şarap.
ben sende yaşıyorum,
sen bende hüküm sürmektesin.
bırak ben söyleyeyim güzelliğini,
rüzgârlarla, nehirlerle, kuşlarla beraber.
günlerden sonra bir gün,
şayet sesimi farkedemezsen,
rüzgârların, nehirlerin, kuşların sesinden,
bil ki ölmüşüm.
fakat yine üzülme, müsterih ol;
kabirde böceklere ezberletirim güzelliğini,
ve neden sonra,
tekrar duyduğun gün sesimi gökkubbede,
hatırla ki mahşer günüdür!
ortalığa düşmüşüm seni arıyorum.
(bkz: cahit sıtkı tarancı)
sararıp dökülmeden önce kızaran yapraklar ki onlar
şan verdiler ortalığa bütün bir sonbahar
mevsim dönüp de yeniden yeşermeye başlayınca rüzgâr
çıplağında o atın yine onlar koşacaklar
o çocuklar
o yapraklar
o şarabî eşkiyalar
onlar da olmasalar benim gayrı kimim var?*
şan verdiler ortalığa bütün bir sonbahar
mevsim dönüp de yeniden yeşermeye başlayınca rüzgâr
çıplağında o atın yine onlar koşacaklar
o çocuklar
o yapraklar
o şarabî eşkiyalar
onlar da olmasalar benim gayrı kimim var?*
Gözlerine bakarken
Güneşli bir toprak kokusu vuruyor başıma,
Bir buğday tarlasında, ekinlerin içinde
Kayboluyorum
Yeşil pırıltılarla uçsuz bucaksız bir uçurum,
Durup dinlenmeden değişen ebedi madde gibi gözlerin
Sırrını her gün bir parça veren
Fakat hiç bir zaman
Büsbütün teslim olmayacak olan...
Nazım Hikmet Ran
Güneşli bir toprak kokusu vuruyor başıma,
Bir buğday tarlasında, ekinlerin içinde
Kayboluyorum
Yeşil pırıltılarla uçsuz bucaksız bir uçurum,
Durup dinlenmeden değişen ebedi madde gibi gözlerin
Sırrını her gün bir parça veren
Fakat hiç bir zaman
Büsbütün teslim olmayacak olan...
Nazım Hikmet Ran
sevgilim kızma sakın
ve lütfen yalnış anlama
kırmızı rujunu sürünce
paramın yetmediği elma şekerleri
geliiyor aklıma
kosankarga
ve lütfen yalnış anlama
kırmızı rujunu sürünce
paramın yetmediği elma şekerleri
geliiyor aklıma
kosankarga
ne zaman yüksek bir ağaç görsem
en tepesine çıkar
aşkımızı yazardım
büyük harflerle
yıldızlar daha kolay görüp
aşkımıza şahit olsun diye
kosankarga
en tepesine çıkar
aşkımızı yazardım
büyük harflerle
yıldızlar daha kolay görüp
aşkımıza şahit olsun diye
kosankarga
Maviye
Maviye çalar gözlerin
Yangın mavisine
Rüzgarda asi,
Körsem,
Senden gayrısına yoksam,
Bozuksam,
Can benim, düş benim,
Ellere nesi?
Hadi gel,
Ay karanlık...
itten aç,
Yılandan çıplak,
Vurgun ve bela
Gelip durmuşsam kapına
Var mı ki doymazlığım?
ille de ille
Sevmelerim,
Sevmelerim gibisi?
Oturmuş yazıcılar
Fermanım yazar
N'olur gel,
Ay karanlık...
Dört yanım puşt zulası,
Dost yüzlü,
Dost gülücüklü
Cıgaramdan yanar.
Alnım öperler.
Suskun, hayın, çıyansı.
Dört yanım puşt zulası,
Dönerim dönerim çıkmaz.
En leylim gece ölesim tutmuş.
Etme gel,
Ay karanlık...
ahmed arif
Maviye çalar gözlerin
Yangın mavisine
Rüzgarda asi,
Körsem,
Senden gayrısına yoksam,
Bozuksam,
Can benim, düş benim,
Ellere nesi?
Hadi gel,
Ay karanlık...
itten aç,
Yılandan çıplak,
Vurgun ve bela
Gelip durmuşsam kapına
Var mı ki doymazlığım?
ille de ille
Sevmelerim,
Sevmelerim gibisi?
Oturmuş yazıcılar
Fermanım yazar
N'olur gel,
Ay karanlık...
Dört yanım puşt zulası,
Dost yüzlü,
Dost gülücüklü
Cıgaramdan yanar.
Alnım öperler.
Suskun, hayın, çıyansı.
Dört yanım puşt zulası,
Dönerim dönerim çıkmaz.
En leylim gece ölesim tutmuş.
Etme gel,
Ay karanlık...
ahmed arif
--NAZAN--
Bu şiiri yazan
yazdı şiiri for nazan
O yea başlıyorum şova o zaman
Nazan,seni ilk gördüğüm anda
içimdeki sevgi kelebeklerini kıpraştırdın.
Bakışın,gülüşün
Hançerler sapladın kalbime
Sana dokunamıyorum çünkü kirpi gibisin
Şimdi sen gidiyosunya
Bende gitmiş oluyorum
Çünkü kalbimi çıkarıp sana verdim ya
mecazi anlamda tabi
Yoksa ne vercem lan sana kalbimi mal mıyım
insanlar hep ikiyüzlü sahte,oynuyolar flan çok fena
Çok üzülüyorum ben bunlara
Bitek sen ve ben akıllıyız nazan anla bunu
Dünya bi pislik biz o pisliğin içinden açan kardelenler misali.
Herkes bok parçası biz sevgi pıtırcıklarıyız seninle
O yüzden evlen benimle
Gözlerim sizin mahallenin orda kaldı
O sokaklar sen kokar hala
Bende hep koklarım hiç ihmal etmem
inanmıyosan bakkal kemale sor lan
Sapıklaşıyorum mütemadiyen
Gel nazan çık benimle
Arabam falanda var
birtek senden olur bana yar
yarın yağacakmış buralara kar.
işte o kar damlalarını benim göz yaşlarım gibi düşÜN nazan
Çok romantik oluyo o zaman...
Bırakma beni tut ellerimden
Gelirsen sana hamburger ısmarlarım
Pelinle şeydada burda zaten
Sana komiklikler yaparım güleriz eğleniriz negzel
Yada olmadı bana şu kankanı ayarla..
Bu şiiri yazan
yazdı şiiri for nazan
O yea başlıyorum şova o zaman
Nazan,seni ilk gördüğüm anda
içimdeki sevgi kelebeklerini kıpraştırdın.
Bakışın,gülüşün
Hançerler sapladın kalbime
Sana dokunamıyorum çünkü kirpi gibisin
Şimdi sen gidiyosunya
Bende gitmiş oluyorum
Çünkü kalbimi çıkarıp sana verdim ya
mecazi anlamda tabi
Yoksa ne vercem lan sana kalbimi mal mıyım
insanlar hep ikiyüzlü sahte,oynuyolar flan çok fena
Çok üzülüyorum ben bunlara
Bitek sen ve ben akıllıyız nazan anla bunu
Dünya bi pislik biz o pisliğin içinden açan kardelenler misali.
Herkes bok parçası biz sevgi pıtırcıklarıyız seninle
O yüzden evlen benimle
Gözlerim sizin mahallenin orda kaldı
O sokaklar sen kokar hala
Bende hep koklarım hiç ihmal etmem
inanmıyosan bakkal kemale sor lan
Sapıklaşıyorum mütemadiyen
Gel nazan çık benimle
Arabam falanda var
birtek senden olur bana yar
yarın yağacakmış buralara kar.
işte o kar damlalarını benim göz yaşlarım gibi düşÜN nazan
Çok romantik oluyo o zaman...
Bırakma beni tut ellerimden
Gelirsen sana hamburger ısmarlarım
Pelinle şeydada burda zaten
Sana komiklikler yaparım güleriz eğleniriz negzel
Yada olmadı bana şu kankanı ayarla..
Sen hayatıma girmeden önce değildim ben böyle,
Ve inanırmısın,kimseyi sevmemiştim böyle ölesiye.
Değer bilmedin.
Varmış gibi görünen aslında olmayan tek organdı kalbin.
Hani derdim ya sana sen "aşk" sın diye...
Sen bir hiçmişsin gözlerimde.
Ve son kez geçmişe bakıyorum.
"Neyim var?" diye.
Sen varsın.
Ve hep geride kalacaksın...
Ve inanırmısın,kimseyi sevmemiştim böyle ölesiye.
Değer bilmedin.
Varmış gibi görünen aslında olmayan tek organdı kalbin.
Hani derdim ya sana sen "aşk" sın diye...
Sen bir hiçmişsin gözlerimde.
Ve son kez geçmişe bakıyorum.
"Neyim var?" diye.
Sen varsın.
Ve hep geride kalacaksın...
"...
sen
hala
anılarımın
en
beyaz
yanısın
sen buğulu bir camın ardından izlediğim hayatın
yarısısın
sen sağanakla gelen sabahlarda
çok eski bir şarkının adısın...
"
yılmaz odabaşı
sen
hala
anılarımın
en
beyaz
yanısın
sen buğulu bir camın ardından izlediğim hayatın
yarısısın
sen sağanakla gelen sabahlarda
çok eski bir şarkının adısın...
"
yılmaz odabaşı
Sevgili olmadığı, aşk kavramını zamanda kaybettiğin durumda hayali sevgili için bestelenebilir, misal:
A-rıyorum ama kimi
Ç-ok tatlı birisini
I-rak değilse benden
M-anasına baksana.
Baş harflerin oluşturduğu kelime şiirin yazıldığı zamandaki durumu tasvir eder.
A-rıyorum ama kimi
Ç-ok tatlı birisini
I-rak değilse benden
M-anasına baksana.
Baş harflerin oluşturduğu kelime şiirin yazıldığı zamandaki durumu tasvir eder.
Seviyorum ama kimi
seni la seni
uğraştırma beni
akrostişle falan
yeter sıkıldım...
seni la seni
uğraştırma beni
akrostişle falan
yeter sıkıldım...
""seni sevdim, seni birdenbire değil usul usul sevdim
"uyandım bir sabah" gibi değil, öyle değil
nasıl yürür özsu dal uçlarına
ve günışığı sislerden düşsel ovalara
susuzdu, suya değdi dudaklarım seni sevdim
mevsim kirazlardan eriklerden geçti yaza döndü
yitik ceren arayı arayı anasını buldu
adın ölmezlendi bir ağız da benden geçerek
soludum, üfledim,yaprak pırpırlandı ağustos dindi
seni sevdim, sevgilerim senden geçerek bütünlendi
seni sevdim, küçük yuvarlak adamlar
ve onların yoğun boyunlu kadınları
düz gitmeden önce ülkeyi bir baştan bir başa
yalana yaslanmış bir çeşit erk kurulmadan önce
köprüler ve yollar tahviller senetler hükmünde
dışa açılmadan önce içe açılmadan önce kapanmadan önce
nehirlerimiz ve dağlarımız ve başka başka nelerimiz
senet senet satılmadan önce
şirketler vakıflar ocaklar kutsal kılınıp
tanrı parsellenip kapatılmadan önce
seni sevdim. artık tek mümkünüm sensin.""
balböceğime...
"uyandım bir sabah" gibi değil, öyle değil
nasıl yürür özsu dal uçlarına
ve günışığı sislerden düşsel ovalara
susuzdu, suya değdi dudaklarım seni sevdim
mevsim kirazlardan eriklerden geçti yaza döndü
yitik ceren arayı arayı anasını buldu
adın ölmezlendi bir ağız da benden geçerek
soludum, üfledim,yaprak pırpırlandı ağustos dindi
seni sevdim, sevgilerim senden geçerek bütünlendi
seni sevdim, küçük yuvarlak adamlar
ve onların yoğun boyunlu kadınları
düz gitmeden önce ülkeyi bir baştan bir başa
yalana yaslanmış bir çeşit erk kurulmadan önce
köprüler ve yollar tahviller senetler hükmünde
dışa açılmadan önce içe açılmadan önce kapanmadan önce
nehirlerimiz ve dağlarımız ve başka başka nelerimiz
senet senet satılmadan önce
şirketler vakıflar ocaklar kutsal kılınıp
tanrı parsellenip kapatılmadan önce
seni sevdim. artık tek mümkünüm sensin.""
balböceğime...
Değmezmiş aslında,
Can çekişen umutların ardından,
Gözyaşı dökmeye
Üstelik herkese varken ölüm.
Ve sen razıysan uğurlamalara,
Ve ben hazırsam gitmelere.
Ne çıkar gideceğim yeri bilmesem.
Birkaç anıyı doldurup bavuluma,
Hatıraları takıp takıştırıp boynuma,
Terkederim kendimi.
Seni bulduğum yerde...
alıntı.
Can çekişen umutların ardından,
Gözyaşı dökmeye
Üstelik herkese varken ölüm.
Ve sen razıysan uğurlamalara,
Ve ben hazırsam gitmelere.
Ne çıkar gideceğim yeri bilmesem.
Birkaç anıyı doldurup bavuluma,
Hatıraları takıp takıştırıp boynuma,
Terkederim kendimi.
Seni bulduğum yerde...
alıntı.
Sen yürürsün rüzgar yürür
Sabahlar sığmaz olur gözlerine
Her adımda çözülür bir karanlık
Şafaklar çiçek sunar ellerine
Gün tutuşur
Dağlar aydınlanır
Yeniden aydınlanır
Yeniden canlanan bu yaşam
Türküler dizer saçının tellerine
Sen yürürsün rüzgar yürür
Alıp savurur beni saçların
En kalabalık alanlara götürür
Bir cellat çıkar apansız
Bir fidan yeşermeden çürür
Ve kana bulanır ırmaklar
Baştan başa geçer kentleri
Kan temizlenir cellat ölür
Sen yürürsün rüzgar yürür
Mahpuslar soluğunla umutlanır
Toprak çatlar
Gökyüzü bıçak bıçak şimşeklenir
Görkemli bir yürüyüş başlar içimde
Ve bir tan vakti
Kırılır bütün güzellik yasaları
Ağaçlar aşk açar bahçelerimde
Sen yürürsün rüzgar yürür
Dallar eğilir
Yapraklar secde eder yürüyüşüne
Sular kabarıp dalgalanır
Köpüklü başlarıyla selamlar seni
Ve tanrılar kalır önünde
Ne beyler ne krallar
Seninle yazılır en büyük destan
En güzel tarih seninle başlar
Sen yürürsün rüzgar yürür
Bir sevinç boylanır dünyada
Çocuklar korkusuz büyür
Kan boğulur susar
Dokunup geçtiğin her kuraklık
Yemyeşil bir vadiye dönüşür
Sen yürürsün rüzgar yürür
Bizi bu deprem günlerinde
inan ki bir şiirsiz yaşamak
Bir de sensiz savaşmak öldürür...
Sabahlar sığmaz olur gözlerine
Her adımda çözülür bir karanlık
Şafaklar çiçek sunar ellerine
Gün tutuşur
Dağlar aydınlanır
Yeniden aydınlanır
Yeniden canlanan bu yaşam
Türküler dizer saçının tellerine
Sen yürürsün rüzgar yürür
Alıp savurur beni saçların
En kalabalık alanlara götürür
Bir cellat çıkar apansız
Bir fidan yeşermeden çürür
Ve kana bulanır ırmaklar
Baştan başa geçer kentleri
Kan temizlenir cellat ölür
Sen yürürsün rüzgar yürür
Mahpuslar soluğunla umutlanır
Toprak çatlar
Gökyüzü bıçak bıçak şimşeklenir
Görkemli bir yürüyüş başlar içimde
Ve bir tan vakti
Kırılır bütün güzellik yasaları
Ağaçlar aşk açar bahçelerimde
Sen yürürsün rüzgar yürür
Dallar eğilir
Yapraklar secde eder yürüyüşüne
Sular kabarıp dalgalanır
Köpüklü başlarıyla selamlar seni
Ve tanrılar kalır önünde
Ne beyler ne krallar
Seninle yazılır en büyük destan
En güzel tarih seninle başlar
Sen yürürsün rüzgar yürür
Bir sevinç boylanır dünyada
Çocuklar korkusuz büyür
Kan boğulur susar
Dokunup geçtiğin her kuraklık
Yemyeşil bir vadiye dönüşür
Sen yürürsün rüzgar yürür
Bizi bu deprem günlerinde
inan ki bir şiirsiz yaşamak
Bir de sensiz savaşmak öldürür...
b enim ilk aşkım
a nlamım, hayatım,
b iriciğim canımın içi
a rtık kalk ayağa da
m utlu mesut sarılayım sana.
a nlamım, hayatım,
b iriciğim canımın içi
a rtık kalk ayağa da
m utlu mesut sarılayım sana.
sen vefakar nadide çiçeğim
jeosantrik nakaratların sevda tanrıçası
mutlak tebcilliğin layemutu
jeosantrik nakaratların sevda tanrıçası
mutlak tebcilliğin layemutu
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar