bugün

yıllarca emek verilip o emeğin boşa çıkması durumunda insanın alt üst olmasına sebep olan ruhsal bir bunalımdır denilebilir. ilişki boyunca birbirine bu kadar yakın olup ayrıldıktan sonra birbirine yabancılaşan insanların tümünün ortak noktasıdır mutsuzluk. "onu çok seviyorum" demek yetmez. iyi olmak hiç yetmez. mutsuzluktan mutluluk yaratmak gerekebilir.
cem yılmazın deyimiyle "amaaaan goy götüne be ya" başka bi deyişle "amin canım herşeyin hayırlısı", der çekilirim.
acısı büyüktür . zaman geçsin unutursun kendini boş yere üzdüğünü anlarsın . ama şu bir gerçek ki ne kadar aklından çıksa da küçücük kalbinde hep bir acı kalır .
o kızların ben var ya taa yedi ceddine kadar malafat uzatayım ulan. derler ki kız daha çok üzülür yok o yok bu. bazen delleniyorum gidip "sen hiç babayı aldın mı ?" diyesim geliyor kızlar daha çok sever diyene. geceleri bize müslüm baba açtıranların onlar olduğunu bilmiyorlar düdükler.

bilmiyorlar ki onları elde etmek için verdiğimiz çabayı... ayrılmadım ama bi o kadar acı veren bir durumdayım benle dostlar.

acınızı paylaşıyorum ve tatmin amaçlı "koy götüne rahvan gitsin" diyorum. biliyorum koyamacaksın bu gece aklına olacak önündeki her gece olacağı gibi ama olsun bir dene sen...
yalnızlığını bile benimle paylaşmanı istiyorum dediğim kız şimdi nerde? o yüzden düşünme, unut demiyorum. düşünme.
gerizekalı kezban ergen hüngürtüsü. geber amk oksijen kalitemiz yükselir en azından.
John Nash in bi sözünü hatırlatır.
Her denemede başarma şansım giderek artıyor. gerçek kişiyi bulmadan ölmek yok.aynen devam.