bugün

Evdekilerin sevgiliden haberleri yoktur. Çiçek büyük bir mutlulukla karşılanır fakat içten içe bir telaş vardır. Telaştan çiçekle beraber evin yakınındaki çöp konteynerinde kurtulunur.
Bunun birde sevgiliye alınan çiçeğin götürülememesi vardır. Ben mesela aşırı rahat bir insan olmama rağmen çiçek almadan önce markete gidip bir aylık alışverişi yapıp çiçeği içine sıkıştırıp kapının önüne gelince poşetten çıkarırım. Biri görse sanki parmakla gösterip, " aa çiçek almış vay dürrük" diyecek.
Bu da böyle bir çiçeği poşetten çıkarışımdı.
(bkz: liseli aşkı)
eedit: lisedeyken öleydi amk genelde liselilerde öle olru alala.
liseli olmak değil de evdekilerin sorularına maruz kalmamak için yapılan eylemdir diyelim. 25 yaşındaki bünyem bile hala kıyafet alıp torbanın içine çiçeğimi de saklamıştım. hala saklıyorum dolabımdaki ayakkabı kutusunun içinde.
Kadınların yaşadığı sıkıntılardan biridir. Biz erkeklere düşen çiçek almamak o halde.

Nasılsa eve götüremeyeceksin şekerim çiçek yerine ben sana 1 kilo baklava aldım bak.
ilişkinin evdekikerin haberi olmaması gerektiğinin basit geçici bir ilişki olduğunun kanıtıdır. yoksa kızlar eve kaçar şekilde girdirip kardeşiyle ablasıyla kuzeniyle bakıp bakıp konuşmadan dedikodu yapmadan duramazlar.
Salaklıktır. Yıl olmuş 2015.