bugün

ınsanın bir yandan bır anda bogmak gecer aklından, hemen sonra da basına bırsey mı geldı acaba dıye dusundurur ınsanı..garıptır, hastalıklıdır bu tur ılıskıler, tasvıp edılmezler pek.. cevredekıler hastalıklı bu ınsanlar demekten alamazlar kendılerını bu tur sevgılılere karsı..yazıktır sevgılılere, gunahtır..sonunda sevgıye de yazık eder sevgılıler zaten..

baska yerlere normal sevgılere yonelmeye calısırlar.. ama o da dogru cıkmaz, alısmıstır sevgı nefret ılıskısı yasamaya sevgılıler bir kere , sevmezler rutın sevgılerı, tutkusuz askları.. yavan gelır ıkısıne de.. mutlu olamazlar baskalarının kollarında, ama donemezler de bırbırlerıne.. hastalıklıdırlar ya cunku.. yıne yıyeceklerdır bırbırlerını.. bılırler bunu, ama vazgecemezlerde.. bınbır soru supheyle yaklasırlar bu tur ılıskılerı yasayanlar bır sonrakı ılıskılere.. ne normal sevgı sefkat dolu ılıskı yasayabılırler, ne de sevgı nefret ılıskısını yasayabılırler tadında..* * * * * *
büyük aşklar nefretle başlar sözünde de geçtiği üzere sevgi ve nefret iç içedir.
sevginin nefreti,nefretin sevgiyi içinde barındırması.Hayattaki en korkunç ikilemlerden biri.Ondan daha korkuncu (bkz: Nefret edememek)
(bkz: olmak ya da olmamak)
(bkz: sevgilinin olmesini istemek)
'nefret ediyorum ve seviyorum.neden diye sorarsan bilmiyorum,böyle geçiyor içimden, ve kahroluyorum!'*
diyalektik olaylar bunlar...
ikisi de daima bir şeylerin başında veya sonunda hissedilir.
nefret varsa sevgide vardır.hala kızgın oldukları insanı akıllarına getirebiliyorlarsa canları yandıklarından.
Sevgi ve nefret ilişkisi pek sağlıklı bir ilişki değildir. Şöyle ki; gerçek sevgide nefret yoktur. Eğer sevdiğinizi düşündüğünüz kişiye karşı nefret hissedebiliyorsanız, bir kere daha düşünmeniz gerekmektedir. içinde nefret barındıran bir duygu asla sevgi olamaz. Bu, sadece ego tatminiyle alakalı bir durumdur. Egonuza darbe aldığınızı duyumsadığınız an, duygularınızın rengi değişir. Sizin istemediğiniz gibi davranan bir sevgiliden nefret edersiniz çünkü istediğinizi yapmadığı taktirde kendinizi değersiz hissedersiniz.Onu değiştirmeye çalışırsınız, değişmezse nefret edersiniz ama tekrar yazıyorum, bunun adı sevgi değildir. Çünkü, sevgide herkes birbirini olduğu gibi kabul eder ve nefrete yer yoktur. Canınızdan çok sevdiğiniz, incitmeye kıyamadığınız o sevgiliden nasıl nefret edebilirsiniz? Edemezsiniz işte..
ikisi de karşılık bulamazsa birbirine dönüşür.
uzak durmakta fayda olunası durumdur. tehlikelidir, can yakar !
sevgi ve nefret yalnız değildir.bu kavramların yardımcıları vardır.

sevgi(tutku)
nefret(hırs)

sevginiz karşılık bulursa, tutkulu bir ilişki yaşarsınız. sizi önemsemez ise önce hırs sonra nefrete dönüşür, ama yinede küçük bir kıvılcımla nefret yerini bir anda sevgiye bırakır.aralarında ince bir çizgi vardır. b
ikisi de güçlü duygulardır. sevgi yürekte, nefret ise akılda saklı kalır.
sevgi belirsiz, nefret emin.
çoğuz zaman nefretin ağır bastığı, sevgiye baskın çıktığı iki duygu.

bu durum insanın hayattan alacağı hazzı azaltmakla beraber sevgisini de doyasıya yaşamasına engel olabileceği gibi, yanlış kararlar vermesine da ön ayak oluyor.

bizim türk insanın da vardır bu, sevdiğin desteklediğin takıma görüşe olguya vs.. sevgini gösterme, keyfini çıkarma çabasından çok, anti- yandaşı olduğun şeye olan nefretini sözlü ve fiili olarak gösterme, dışa vurma eylemi.

oysa nefreti değil de sevgiyi yaşamayı tercih etsek hayat bizim için daha güzel olacak sanki.