sevdiğini söyleyememek

dünyanın en kötü şeylerinden biridir.içinde çığ gibi büyür bu duygu.birde sevgilisi olduğunu öğrenirseniz tek bir öneri: (bkz: serdar ortaç) tan (bkz: kararsın dünyam).

hoşlandığınız ya da aşık olduğunuz kişiye duygularınızı açamama sorunsalıdır. her türlü zaman kaybı da denebilir. duygularınız karşılıklıysa boşa geçen onca zamana üzülürsünüz, yok eğer karşılıksızsa onun için ağladığınız kendinizi parçaladığınız onca zamana yine üzülürsünüz.

(bkz: kelin merhemi olsa başına sürer)

sıcamamak gibi bişi. cok kotudur mazallah.

soyleyip de bir sey olmamasından daha iyi bir durumdur.
gizem her zaman iyidir.

alakalı olarak,

(bkz: gizemli yazar)

her gencin değilde her türk gencinin başını yakan durum. ağır abiyizya söylemiyoz ansını satiyim.
(bkz: emroluk)

bazen insan o kadar çok sever ki sevdiğini söylemeye bile kıyamaz o insana.söylese kaybedecek diye korkar ve de o insanla kaybetmek fiili aynı cümle hatta aynı yazı içinde bile olmamalıdır.kaybetmenin yanı sıra sevdiğini söyleyememenin diğer bir sebebi o malum cümleyi duymamak içindir:" ben seni arkadaş olarak görüyorum"..bu cümle korkutur her insan evladını,rüyalarına girer, kabus olur.. amma velakin bütün bu hissiyat içindeyken insan , zat-ı muhterem sevilen insan zaten anlamıştır bütün o duyguları ve de sömürgeçlerini açmış beklemededir.en ufak bi ilginiz bu zat-ı muhteremin sömürgeçleri tarafından sömürülür ve de bi zaman sonra sevdiğini söyleyememk bir vezüv dağı olur insanın içinde.patlar da patlar.yara açılmıştır içine kanar.sonra öyle bi an gelir ki gözü kararır insanın ve de bu kara gözler başta sayılan mücbir sebepleri görmez hale gelir.ve de söyleyiverirsiniz sevdiğinizi.sömürgeçli insan evladı da artık bu cümleyi duyacağına ölmeyi tercih eder ve de hayatınızdan ebediyete kadar kaçar ve gider.siz de sömürülen duygularınız ve de artık daha da çok içine kanayan yaranızla kalakalırsınız ortada.

reddedilmekten korkmak ,zamanının gelmesini beklemek ve karşı cinsin senle ilgili düşüncelerini bilmek.

gercekten seven icin gercekten zordur,kolay cıkmaz yürekten de dildende.

ınsanın kendı gerceklerınden kacması olarakta tanımlanabılır.

bazen sevilen kişinin artık bu dünyada olmamasından kaynaklanan,hayatta yaşanabilcek en büyük acıyı veren durum.

AŞKIN INSANIN iÇiNDE GIDEREK BUYUDUGU CIKMAYA CALISTIGI AMA CESARET OLMAYINCA iNSANIN iÇiNDE PATLADIGI DURUMDUR.

şeyy ben senii çook ıımm nası derler çook,ya çok ss.. ohf ben bitirdim bu ilişkiyi eve gider ateri oynarım gabız oldum ya

Bir sonraki aşaması platoniklik olan hal. Çok kötüdür çook...

berbat bi şeydir söyleyemedikçe içinize dert olur. hayır o cesareti toplayamadıkça da daha çok seversiniz ya da sevdiğinizi sanarsınız.bence biraz şebnem ferah dinleyin ve söyleyin anasını satayım.

sevdiğini söyleyemediğinin sana başka birini söylemesiyle en beter ve en acı çekilesi zaman dilimlerini peşinden sürükleyen iğrenç durum.

söyleyemeyip, o söyleyemediğin kişi için geç kalarak başka birine kaptırıp, elinde ki fırsatı değerlendirememe olayı vardır ki; ömür boyu pişmanlıklar içinde bırakır, acabalara gömer seni..

"hiç değilse arkadaşım olarak kalsın,bana bakışı değişmesin" şeklinde düşünmenin bir sonucudur.

insanı gece uyutturmayan alık alık tavanı seyretmeye zorlayan şeydir bu.ya beni kardeşi,abisi olarak düşünüyorsa diye gereksiz kuruntular yapar.sadece kendi inanır..

-oğlum ahmet söylesene kimi seviyorsun
*söylemem lan sonra ağzınızda sakız olur
-yaw söyle bak kimseye söylemem yeminlennn
*boşuna ısrar etme yaa, sevdiğimi söyleyememmmmm

(bkz: başlığı kıçından anlamak)

sevdiği kişiyi ulaşılamayan bir hedef gibi görmek kendisini ona yakıştıramamak.
(bkz: kendisi ile barışık olmayan insan türü)

iyileşmekte olan bir yaranın, iyileşmekten vazgeçerek daima sızlamaya devam etmesi gibi birşeydir.

(bkz: sevdiğini gösteremeyen insan)

söylemenin sonucunda reddedilmek gibi bir ihtimalin de olduğunun bilinmesi gereken durumdur.insan herşeye kendini hazırlamalıdır. ama söylememek de hep bir kuşku bırakır insanda .. yani boktan bir durumdur..

"ben seni sevdiğumi da dünyalara bildurdum,
endirdun gaşlarinu,
babani mu oldurdim" türküsündeki akibete uğramamak için de çekinilen eylemdir.

bayansanız iyi olan bir hadisedir. erkek şahsın burnunu kaldırmaya luzum yoktur.